PİRHA- İnsan Hakları Derneği Malatya şube Başkanı Gönül Öztürkoğlu, “Türkiye’nin insan hakları ve demokrasi sorununu çözebilmesi için barış sürecinin inşa edilmesi gereklidir” dedi.
İnsan Hakları Derneği Malatya şube Başkanı Gönül Öztürkoğlu, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Emeksiz Üst Kavşağı’nda açıklama yaptı.
Öztürkoğlu, “İnsan hakları ve demokrasi için barışı inşa etmeliyiz” dedi.
“İHD demokrasi ile insan hakları arasında koparılamaz bir bağ bulunduğu düşüncesindedir. O nedenledir ki, İHD Türkiye’nin temel sorununun insan hakları ve demokrasi sorunu olduğunun altını çizmiş ve bu temel sorununun en önemli halkasının da Kürt sorunu olduğu tespitinde bulunmuştur” diyen Öztürkoğlu, şunları belirtti:
“BARIŞ SÜRECİNİN İNŞA EDİLMESİ GEREKLİ”
“Türkiye’nin insan hakları ve demokrasi sorununu çözebilmesi için barış sürecinin inşa edilmesi gereklidir.
Türkiye, Kürt sorunu gibi temel sorunlarını diyalog ve müzakereye dayalı çatışma çözüm yöntemleri kullanarak çözememiş bir ülkedir. Bu nedenle silahlı çatışmalar ülke içi ve ülke dışında devam etmektedir.
Kürt sorununun çözümsüzlüğünün yarattığı silahlı çatışma hali, hayatın tüm alanlarını etkilemektedir.
TİHV verilerine göre ise 16 Ağustos 2015’ten 1 Ocak 2020 tarihine kadar geçen süre içerisinde toplam 11 il ve en az 51 ilçede tespit edilebilen en az 381 resmi sokağa çıkma yasağı ilanı gerçekleşmiştir. Sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı il ve ilçeler ile kırsal bölgelerdeki silahlı çatışma halinin sonuçları oldukça ağırdır. Yüzlerce sivil can kaybının yanı sıra tahrip edilen yerleşim yerleri sonucunda yerlerinden zorla edilen yaklaşık 500 bin kişi bulunmaktadır.
Oysa barış ve çözüm süreci olarak adlandırılan 2013-2015 tarihleri arasında, çatışmasızlığın Türkiye toplumuna yaşattığı huzur dönemidir. Son beş yılda ise yaşanan silahlı çatışmalarda binlerce insan yaşamını yitirmiş ve yaralanmıştır.
Bütün bu bölgelerdeki başta sivil can kayıpları olmak üzere meydana gelen ağır insan hakları ihlallerinin soruşturulmadığı, sadece uluslararası kuruluşların raporlarında yer verildiği, BM yetkili organları tarafından yakın takibe alındığı bilinmektedir. Bunun dışında kesin can kayıpları hakkında herhangi bir sağlıklı bilgi de alınamamaktadır.
Görüldüğü gibi Kürt sorununun çözümsüz kalması durumunda, çatışma ve savaşın kapsadığı alan giderek büyümektedir. Bunun insani ve mali açıdan sürdürülebilir bir yanı yoktur.”
Açıklamada, “Türkiye’de barışın inşası, barış hakkı mücadelesidir” denilerek, “Türkiye’de barışın inşasına giden yolda, insan haklarının temeli olan insan onuru, eşitlik, özgürlük ve adaleti asla unutmamamız gerekir. Türkiye’nin kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve kadın erkek eşitliği bakımından mutlaka savunması gereken Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi nedeniyle yapılan tartışmalar oldukça ibret vericidir. Kadına yönelik şiddetin önlenemediği ve giderek arttığı bir dönemde İstanbul Sözleşmesinin tartıştırılması şiddet politikalarının ne denli egemen olduğunu da göstermektedir” ifadeleri yer aldı.
“BARIŞ İÇİN MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Açıklamanın sonunda şunlar vurgulandı:
“Türkiye’nin yönetim sisteminin otoriterleştiği koşulların ortadan kaldırılarak demokrasi ve insan haklarına dayalı yeni bir toplum sözleşmesi yapması, barıştan ve barışı savunmaktan geçmektedir. Bunun için de ülkemizdeki demokrasi güçlerinin kararlı birlikteliği sürdürülebilir yeni bir barış sürecinin başlaması için en önemli güvence olacaktır. İHD, Türkiye’de barış ve demokrasiden yana kesimlerin birlikte mücadelesinin sonuç alacağı inancındadır. İHD olarak, ülkemiz başta olmak üzere tüm dünyada barışın egemen olduğu bir yaşam için insan hakları mücadelemizi sürdüreceğiz.”
PİRHA/ MALATYA
Yoruma kapalı.