PİRHA – Yazar Turan Eser, İstanbul’da yenilenecek olan seçimlere dair “Çünkü AKP ve siyasal İslamcılar için İstanbul’un tarihsel bir önemi vardır. Sonucu hazmedemediler. Umutla, akılla, vicdanla hep birlikte, gelin canlar iri, diri, bir olarak sandığa gidelim. Bahar’ı kazandık, Yaz’ı da kazanacağız” yorumunu yaptı.
YSK’nin aldığı İstanbul yerel seçimini yenileme kararı tartışmaları sürüyor. Yazar Turan Eser, YSK kararına göre, sandık kurullarının kusurlu gösterilmesine işaret ederek, aynı kurulun muhtarları, ilçe belediye başkanları ve ilçe belediye meclis üyelerini kusursuz bulduğunun altını çizdi.
BirGün gazetesindeki yazısında ortaya çıkan tabloyu, “Bu durum elbette ‘tuhaf” değil, hukuka ve demokrasiye rağmen korunmak istenen tek adam rejiminin bekası için alınmıştı” şeklinde yorumlayan Eser, İstanbul’un AKP için olmazsa olmaz bir öneme sahip olduğu vurgusunu da yaptı.
Eser yazısında, seçimin yenilenmesinin nedenlerine değinerek şunları kaleme aldı:
“YSK, sadece hukuksuz bir karar vermemiştir. Verdiği karar ile Türkiye’de siyasal İslamcılığın ekonomik, ideolojik, kurumsal ve rant ilişkileri üzerinden besleyen İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin, AKP ve siyasal İslamcı odaklara teslim edilmesi müdahalesidir.
İBB üzerinden beslenen siyasal İslamcı cemaatlerin, derneklerin, vakıfların, yandaş medyanın ve yandaş iş dünyasının beslenmesinin devam kararıdır. İstanbul’un milyonlarca TL kamu kaynağının yandaşlara aktarılmasına son verme iradesini beyan edenlere gözdağıdır.
YSK, siyasal İslamcıların İstanbul merkezli ümmet inşasına kesintisiz devam etmesine destek olmuştur.
Çünkü “İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır” sözü boşuna söylenmemiştir.
İstanbul’da ya demokrasi, insan hakları, laiklik, sosyal bir hukuk devletine dayalı cumhuriyet kazanacak ya da İstanbul’u tek adam rejimine dayalı, siyasal İslamcılığın ve ümmetin birliğinin başkenti ilan etmeyi hedefleyen iktidar bloku kazanacaktır.
Çünkü AKP ve siyasal İslamcılar için İstanbul’un tarihsel bir önemi vardır.
AKP camiasında yükselen “2019’da kaybedersek sadece biz değil ümmet kaybeder” sözü, İstanbul merkezli düşünülmelidir.
Zira, İslamcılık denilince, ağırlıklı olarak akla Mısır, Suudi Arabistan, kısmen Hindistan-Pakistan, devrimden sonra da İran merkezli algılanır olmuştu. AKP ise bu algının, İstanbul merkezli değişmesini istiyor.
Bu nedenle, İslami esaslara dayalı eğitim veren Mısır El Ezher Üniversitesi yerine İstanbul İslam Üniversitesi’nin merkez olmasını istiyorlar.
Cidde merkezli İslam Ekonomik İşbirliği Merkezi’nin İstanbul’a geçmesini istiyorlar.
İslamcılık için, modern İslam devleti ve Başkanlık rejimi modeli Türkiye ve İstanbul olmasını hedefliyorlar.
Türkiye İslam ümmetinin kıblesi, İstanbul ise teolojik, ideolojik ve ekonomik merkezi haline gelmesini istiyorlar.
“Yeni devlet kuruyoruz” dedikleri şey, tam da siyasal İslamcıların tarih tekerrür ettirmek isteyen bu arzusudur. 1870’lerin ve 1908’lerin 1918’de iflas etmiş siyasal İslamcılığın, bugün AKP ile ümmetin birliğini İstanbul merkezli olarak “yeniden” kurma rüyasındalar.
31 Mart seçim sonucu, İslamcıların ve rantçıların bu rüyasını bozmuştur. Bozulan rüya şimdi YSK ile tekrar tutulmaya başlama umudunu yeşertmek istiyor.
…
Yani, İstanbul AKP için “kutsal” bir davanın adıdır. Çünkü 1924’de hilafetin kaldırılışına kadar İslamcı fikriyatının ve hareketlerin merkezi İstanbul’du. Türkiye İslamcılığın merkezî konumunu, 1923’den beri gizli ve açık ajandasında tutmuştur. Bugün İslamcı bir iktidar üzerinden, 2023 hatırlatma yapmak istiyorlar. İstanbul’suz bir hatırlatma ise mümkün olmayacağını biliyorlar.
Dolaysıyla İstanbul seçimi, sadece bir İBB Başkanlığı seçimi değil, İstanbul üzerinden Türkiye’nin geleceğinin inşasına dair oylama olacaktır.
Zira Ümmetin dünyasında ukde kalmış “cumhuriyet, laiklik demokrasi ve hukuk rejiminden” öç almakta vardır. Bu nedenle İstanbul Türkiye halklarının ve memleketin geleceği ile ilgili bir seçimdir.
Bu açıdan 23 Haziran, laikliğin, demokrasinin, hukukun, adaletin, insan haklarının ve sosyal devletin ve demokratik bir cumhuriyet hedefinin kazanılması açısından hayati derecede önemlidir.
…
İstanbul’da 16 milyon 31 Mart’ta kazanmıştı. Hazmedemediler. 23 Haziran’da yine kazanacağız. İstanbul için, hak için, adalet için, hukuk için, halkla, umutla, akılla, vicdanla hep birlikte, gelin canlar iri, diri, bir olarak sandığa gidelim. Bahar’ı kazandık, Yaz’ı da kazanacağız.”
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.