PİRHA- Tunceli Barosu Seyit Rıza, oğlu ve arkadaşlarının idamının 80. yılı dolayısıyla bir açıklama yaptı. Seyit Rıza ve arkadaşlarının 15 Kasım 1937 tarihinde Elazığ Buğday Meydanı’nda idam edildiğini hatırlatan Baro, Dersim’de o dönem binlerce insanın kasıtlı olarak katledildiğini belirtti ve devletten 8 talepte bulundu.
Seyit Rıza, oğlu ve arkadaşlarının idamının 80. yılı dolayısıyla Tunceli Barosu bir açıklama yayınladı. Baro, “Adil bir yargılama yapılmadan Seyit Rıza 15 Kasım 1937 tarihinde Elazığ Buğday Meydanı’nda oğlu Resik Hüseyin ve diğer 5 Dersim ileri geleniyle birlikte idam edilmiştir. Gelinen aşamada Seyit Rıza ve diğer Dersim ileri gelenlerinin idamı ile sonuçlanan muhakemenin iadesi gerekmektedir” dedi.
“BİNLERCE İNSAN KATLEDİLDİ, SÜRGÜN EDİLDİ”
Tunceli Barosu açıklamasında, Dersim’de her yaş grubundan kadın ve erkek binlerce insanın kasıtlı olarak katledildiğini belirterek, binlerce kişinin de Türkiye’nin çeşitli yerlerine sürgün edildiğini ve gönderildikleri yerlerde mecburî iskâna tabi tutulduğunu hatırlattı.
“EVLATLIK VERİLEN ÇOCUKALRDAN HABER YOK”
1937/38/39 yıllarında birçok çocuğun ailelerinden alınarak çeşitli ailelere evlatlık olarak verildiğini ve bu çocukların tamamına yakınından bir daha haber alınamadığını dile getiren Tunceli Barosu, “1937/38/39 Askerî Harekâtı süreci ve sonrasında on binlerce çocuk, kadın ve erkeğin insanlık vicdanını derin bir şekilde yaralayan hayal bile edilemeyecek kötülüklerin kurbanı olduğu tarihsel bir gerçektir” vurgusunu yaptı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 23 Kasım 2011’de bir toplantıda Dersim Katliamı’yla ilgili belgeler açıkladığını ancak bugüne kadar devletçe herhangi bir eylem ve işlemde bulunulmadığını kaydeden Tunceli Barosu şu talepleri sıraladı:
1.Özür dilenmesine ve özrün kamuoyuyla paylaşılmasına,
2.Dersim 1937/38/39 sürecine dair hakikatin tamamının kamuoyuyla paylaşılmasına,
3.Öldürülenlerin yakınlarının onurlarını, itibarlarını ve haklarını iade eden resmî bir açıklama yapılmasına,
4.Kayıpların nerede olduklarının araştırılmasına; kaçırılan çocukların ve öldürülenlerin kimliklerinin tespiti için araştırma yapılmasına; öldürülenlerin naaşlarının bulunması, tanımlanması ve ailelerin ve toplumların kültürel pratikleri veya mağdurların vasiyet ettiği veya ettiği varsayılan şekillerde yeniden gömülmesi için gerekli işlemlerin yapılmasına;
5.Dersim 1937/38/39 süreci ve sonrasında meydana gelen hadiselerle ilgili olarak sorumlulukların kabûlünü ve gerçeklerin tanınmasını içerecek şekilde kamuoyundan özür dilenmesine,
6.Öldürülenler için anma törenleri düzenlenmesine,
7.Dersim 1937/38 süreci ve sonrasında meydana gelen ihlâllerin doğru bir anlatımının uluslararası insan hakları hukuku ve uluslararası insancıl hukuk eğitimi ve çalışmalarına yönelik dokümanlara dahil edilmesine,
8.Söz konusu ihlâllerin bir daha tekrar edilmeyeceğine dair garanti verilmesine; Avukatlık Kanunu’nun 76. ve 95. maddeleri hükümleri çerçevesinde talep ediyoruz.
Yoruma kapalı.