Alevi Haber Ajansi

Tunçdemir: MEB’in müftülüklerle yaptığı protokollere sessiz kalmak onaylamaktır

PİRHA- Eski PSAKD Kartal Şube Başkanı, Eğitimci Songül Tunçdemir, Amasya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İl Müftülüğü arasında geçtiğimiz ay imzalanan ‘Ahlak eğitimi protokolü’ne ilişkin konuşarak, “Anayasanın laiklik ilkesi gasp ediliyor. Çocuklardan, din dersinde öğrenilen bilgiler doğrultusunda yaşamaları isteniyor. Özellikle Eğitim Sen ve Alevi kurumlarının böyle durumlara anında tepki vermesi çok önemli” dedi. 

Amasya İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile İl Müftülüğü arasında geçtiğimiz ay ‘Ahlak eğitimi protokolü’ imzalandı. Söz konusu protokol, ‘Ahlak eğitimi’ adı altında her okulda ve yurtlarda öğrencilere, öğretmenlere seminer verme, eğitim faaliyeti yapma, pano kullanma, afiş asma, broşür dağıtma gibi faaliyetleri içeriyor.

Eski Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Kartal Şube Başkanı, Eğitimci Songül Tunçdemir, imzalanan protokole ilişkin konuşarak; Anayasa’nın laiklik ilkesinin gasp edildiğini ve AKP iktidarının ülkeyi şeriat düzenine götürmeye çalıştığını söyledi.

Bu tür protokollere demokrasi, laiklik ve özgürlüklerden yana olan tüm kurumların ve kişilerin tepki göstermesi gerektiğini de vurgulayan Tunçdemir, sessiz kalmanın onaylamak olduğunu, bunları yapanlara cesaret verdiğini aktardı.

“ÇOCUKLARDAN, DİN DERSİNDE ÖĞRENİLEN BİLGİLER DOĞRULTUSUNDA YAŞAMALARI İSTENİYOR”

Tunçdemir, imzalanan ‘Ahlak eğitimi protokolü’nün, eğitim ve öğretime uzun zamandır yerleştirilmeye çalışılan siyasal islam politikalarını meşrulaştırma aşamalarından biri olduğunu söyledi.

AKP’nin iktidarı boyunca fiili olarak bu tür uygulamaları olduğunu, bu işbirliği protokolü ile bunu pekiştirdiğini kaydeden Tunçdemir sözlerine şöyle devam etti:

“Geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde kurulan Diyanet Akademisi de bu amaca hizmettir. İmzalanan bu protokolle temel eğitim ve orta öğretim çağındaki öğrencilere milli, manevi, ahlaki değerlerin benimsetilmesi amaçlanıyor. Her okulda ve pansiyonlarda öğrencilere, öğretmenlere seminer verme, eğitim faaliyetleri yapma, pano kullanma, afiş asma, broşür dağıtmaya ilişkin faaliyetleri içeren protokol, okuldaki tüm faaliyetlerin din yapılacağını çağrıştırıyor ki öyle de olacaktır. Bunun ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz. Din kültüründe öğrenilen bilgiler doğrultusunda çocukların yaşamın her alanında bu bilgilere uygun davranması, öğrendiklerini yaşamının her alanında uygulaması ve kontrol altına alınması anlamına geliyor.”

“BU TÜR PROTOKOLLERLE ANAYASANIN LAİKLİK İLKESİ GASP EDİLİYOR”

Ahlak kavramının dinlerden önce oluşan bir kavram olduğunu ve dinlerden bağımsız olduğunu ifade eden Tunçdemir, “Ahlaki, milli ve manevi değerleri sadece Sünni-İslam ile bağdaştıran bir yönetimle karşı karşıyayız. Yani İslamiyeti kabul etmişsen ve bunun gereklerini yerine getiriyorsan ahlaklı bir bireysin, değilsen senin ahlakın yok. Bu durum farklı inançtan olanlara, inanmayanlara daha çok mahalle baskısı demek. Ayrıca bu protokolle Anayasanın laiklik ilkesi gasp ediliyor. Kendi bekasını güçlendirmek için dini duyguları sömürmekten hiç geri kalmayan siyasal iktidar, anayasanın laiklik ilkesini ayaklar altına almaktan hiç çekinmiyor. AKP iktidarı anayasal suç işliyor. Ülkemizi götürmek istediği nokta ise şeriat düzeni” şeklinde konuştu.

“SESSİZ KALMAK ONAYLAMAK VE BUNU YAPANLARA CESARET VERMEKTİR”

Amasya Eğitim Sen Şubesi’nin bu protokolün yürütmesinin durdurulması için mahkemeye başvurmasının yerinde bir karar olduğunu aktaran Tunçdemir, Amasya’nın siyasi iktidar tarafından seçilen pilot bölge olduğunu düşündüğünü dile getirdi.

Bu tür uygulamaların önümüzdeki süreçte diğer illere de yayılacağının altını çizen Songül Tunçdemir, “Özellikle Eğitim Sen ve Alevi kurumlarının böyle durumlara anında tepki vermesi çok önemli. Bu tepkilerin demokrasi, laiklik ve özgürlüklerden yana olan tüm kurumlar tarafından büyütülmesi gerekiyor. Sessiz kalmak onaylamak ve bunu yapanlara cesaret vermektir. Biz karanlığa karşı aydınlığı örgütlemeliyiz, tıpkı güçlü bir kampanyayla ana sınıfına indirilmek istenen zorunlu din derslerini engellediğimiz gibi bu tür uygulamaları da engelleyebiliriz. Söz konusu olan çocuklarımız, yani bu ülkenin geleceği. Söz konusu olan bu ülkenin kadim halkları ve kültürel değerleri. Bu ülkede yaşayan tüm farklılıkların kendi rengiyle bir arada kardeşçe yaşayabilmesi tek tipleştirici politikalarla mümkün değildir. Bizler, her türlü ayrımcılığın karşısında durmalı ve ayrıştırıcı, baskılayıcı politikalara karşı mücadelemizi büyütmeliyiz” dedi.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak