PİRHA-Tüm Bel-Sen Başkanı ve yöneticileri, referandum sürecinde tek adam rejimine ve kamu emekçilerinin üzerindeki baskılara karşı ‘Hayır’ı haykıracaklarını söyledi.
KESK’e bağlı Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Başkanı ve yöneticileri, referandumla ilgili örgütsel olarak ne gibi çalışmalar yürüttüğünü PİRHA’ya anlattı.
Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Genel Başkanı Ömer Salih Erol, Tüm Bel-Sen üyesi çok sayıda kişinin Kanun Hükmünde Kararnameler ile açığa alınıp ihraç edildiğini hatırlattı. “İhraç edilen ve açığa alınan arkadaşlarımız hala neden ihraç ve açığa alındıklarının nedenlerini bilmiyorlar” diyen Salih, kamu çalışanı üzerinde yapılan baskıların özellikle KESK’e bağlı sendikalardan Tüm Bel Sen üzerinden yaşanan sıkıntıların bir an önce giderilmesini talep etti.
“KAMU EMEKÇİLERİ ÜZERİNDEKİ BASKI SÜRÜYOR”
Erol, “Yeni Anayasa, demokrasi ve insan haklarının, insan yaşamının, emeklinin, yoksulun fukaranın, geleceğini destekleyecek huzur ve barış getirecek ise söyleyeceğimiz bir şey yoktur. Ama geldiğimiz noktaya baktığımızda Türkiye genelinde birçok kamu emekçisi üzerinde baskıların hala devam ettiğini görüyoruz. Türkiye’de köylünün çiftçinin, emekçinin yoksulun, fukaranın önümüzdeki süreçte geleceği ile ilgili ‘Hayır’ diyeceğiz. Bunun sadece Tüm Bel-Sen olarak değil, konfederasyonumuz KESK olarak geleceğimiz için, çocuklarımız için, sağlam ve güvenli bir gelecek için, örgüt olarak hayır oyu kullanacağımızı ifade ediyoruz” sözlerini kullandı.
“ANAYASA KADINLARI EVE HAPSEDİYOR”
Tüm Bel-Sen Genel Kadın Sekreteri Meliha Beysülen, son dönemde tekçi ve erkek egemenliğine dayalı bir anayasasının var olduğunu söyledi. Beysülen, yeni anayasanın da kadın ve emekçiler açısından antidemokratik uygulamaları beraberinde getireceğini ifade etti.
Beysülen sözlerini şöyle sürdürdü:
“Örneğin 302 tane Sivil Toplum Örgütü mühürlendi. Bunların pek çoğu kadın mücadelesi veren derneklerdi. Bu anayasanın kadınlar için tekçi, muhafazakâr, kadını yok sayan, kadını çocuk bakıcısı olarak eve hapis etmek isteyen, bir yaklaşım söz konusu. Kamudan kadını uzaklaştırmak istediğini ve anlayışla bu derneklerin mühürlenmek istediğini biliyoruz. Bununla birlikte, parlamentodaki 3. parti durumunda olan HDP’nin eş başkanının kadın olmasından dolayı vekilliğinin düşürülmesi kadına bakış açısının bu anayasada olmamasına örnek oldu. Bununla birlikte söyleyebileceğimiz birçok sözümüz olmakla beraber kadın özgürlüğü açısından bu referandumda rengimiz ‘Hayır’ olacaktır. Kadınlar olarak bütün toplum kesimlerini içeren toplumsal bir sözleşme ifade eden, demokratik bir anayasa önümüze getirilmesi durumunda onu destekleyeceğiz.”
“ZORUNLU EMEKLİLİK SİSTEMİNE HAYIR”
Tüm Bel-Sen Genel Eğitim ve Basın Yayın Dış İlişkiler Sekreteri Mümtaz Başar da şöyle konuştu:
“Gezdiğimiz bütün illerde anayasaya ezici bir çoğunluğunun ‘Hayır’ dediğini biliyorum. Çünkü Tüm Bel-Sen üyeleri bilinçli, örgütlü ve uygar insanlar. 16 Nisan referandumunda evet çıkması durumunda hayatlarının bugünkinden daha kötü olacağının bilincindeler. Neden ‘Hayır’ diyoruz. Her şeyden önce zorunlu emeklilik sistemine ‘Hayır’ diyoruz. Sendikamızın önünde engel olacağı için ‘Hayır’ diyoruz. ‘Evet’ çıkması durumunda çalışma hayatımızın, üyelerimizin güvencelerinin ortadan kalkacağını biliyoruz. Kıdem tazminatlarının ortadan kaldırılacağını bildiğimiz için bireysel olarak da örgütsel olarak da ‘Hayır’ diyoruz.”
“ÇOCUKLARIMA DAHA İYİ BİR GELECEK İÇİN…”
Tüm Bel-Sen Genel Hukuk ve TİS Sekreteri M. Osman Şeheri de, yasama, yürütme ve yargının tek elde toplanmasının doğru olmadığını söyledi. Şeheri, egemenlerin üstünlüğü değil hukukun üstünlüğü için ‘Hayır’ diyeceklerini ifade etti.
Şeheri, “Evrensel insan haklarına aykırı davranılması ve bunların tek adamın inisiyatifi altında olmasına ‘Hayır’ diyoruz. Laik demokratik parlamenter sistemin devam etmesi için ‘Hayır’ diyoruz. Halkın iradesi yok sayılarak bir adamın dudağı arasında gözaltına alınıp tutuklanmasına ve bölgede halkın iradesi ile seçilmiş belediyelere kayyum atanmasına ‘Hayır’ diyoruz. 2 çocuğum var onların askere giderek ölmemesi için ‘Hayır’ diyorum. Çocuklarıma daha iyi bir gelecek için ‘Hayır’ diyorum.” diye konuştu.
Cebrail Arslan/ANKARA
HABERİN VİDEOSU
Yoruma kapalı.