PİRHA-Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’nin görevden alınması talebiyle açılan davanın 7. duruşması öncesinde Ankara Dışkapı Adliyesi önünde basın açıklaması yapıldı. TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, iktidara tepki göstererek, “Verilecek karar ne olursa olsun hekimlik mesleğinin toplumsal sorumluluğunu yürekten hisseden Türk Tabipleri Birliği dün susmadı, bugün de susmayacaktır” dedi.
Duruşma öncesi adliye önünde bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya TTB Merkez Konseyi ve seçili kurulların üyeleri, tabip odalarının yönetici ve üyeleri ile hekim örgütlerinin, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin temsilcileri ve milletvekilleri katıldı.
“KARAR NE OLURSA OLSUN TTB SUSMADI, SUSMAYACAK”
Uzun zamandır Sağlık Bakanı’ndan randevu istediklerini hatırlatan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, “Hukuki temelden yoksun bir siyasi davanın yeni bir duruşması için tekrar Dışkapı Adliyesi önündeyiz. Seçilmişleri yargıyı kullanarak görevden almaya çalışmak, meslek örgütleri ve demokratik kamuoyu temsilcilerini susturmak iktidarın siyasi ajandasında önemli bir yer tutuyor, bunu biliyoruz. Anayasa’yı tanımayan ve hukukun üstünlüğü ilkesini rafa kaldırmış olan iktidar hukuksuzlaştırmayı anayasasızlaştırma ile taçlandırmakta, her bir kurum ve birey için hayati olan anayasal hakların ilga edilmesine uğraşmaktadır. Aynı zihniyet, bugün yine benzer yollarla TTB Merkez Konseyi’ni ‘amaç dışı faaliyet gösterme’ gerekçesiyle görevden almaya çalışmaktadır. Amaç dışı faaliyet gösteren TTB değil, Anayasa’yı ve adaleti korumakla görevli olan kurumlardır” dedi.
Fincancı, açıklamaya şöyle devam etti:
“TTB’nin amacı; meslektaşlarının güvenli çalışma ortamlarında çalışmasını sağlamaktır, koruyucu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesidir, akademik özgürlüklerin tesisi ve nitelikli tıp eğitimi için mücadele etmektir, nükleere karşı yaşamı savunmaktır, pandemide toplumdan gizlenenlerin açığa çıkarmaktır, deprem bölgesinde dayanışmayı örgütlemek, yıkılan bir kentin çocuklarının sağlıklı büyümelerini sağlamaktır, kadın sağlığını koruyup geliştirilmektir, savaşa karşı barışı savunmak, sağlık emekçilerinin ve kurumlarının dokunulmazlığını sağlamaktır, Kaz Dağları’nı, Cudi’yi, Akbelen ormanlarını yaşatmaktır, toplum sağlığını bütüncül olarak ele almak ve geliştirmektir, hekimlerin mesleki bağımsızlığını korumaktır.”
“Biz görevimizin başındayız” diyen TTB Merkez Konsey Başkanı Fincancı, “Topluma kendi söylediğini tekrarlamak dışında bir amaç biçmeyenler için Türk Tabipleri Birliği’nin faaliyetleri amaç dışı gibi görünebilir. Aldırmıyoruz! Biz görevimizin başındayız. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi tüm baskılara rağmen bilimsel bilginin kılavuzluğundan, hekimlik mesleğinin etik ilkelerinden taviz vermeden; toplum sağlığı, meslektaşları ve tüm sağlık emekçilerinin hakları için mücadele etmeye devam edecektir. Verilecek karar ne olursa olsun hekimlik mesleğinin toplumsal sorumluluğunu yürekten hisseden Türk Tabipleri Birliği dün susmadı, bugün de susmayacaktır” ifadelerini kullandı.
“TTB DEMOKRASİ MÜCADELESİNİN YUVASIDIR”
DİSK adına konuşan Fikri Kalender ise, “TTB’nin değerli yöneticileri ile övünüyoruz. Uğradığımız engeller ne ilktir ne de son olacak. İnanıyoruz ki bir gün halkımızın yüzü gülecektir. TTB Merkez Konseyi’nin görevden alınmasına ilişkin 10 aydır süren dava Türkiye’deki hukuksuzluğun kanıtıdır. TTB yalnız değildir. Hekimlik yargılanamaz” dedi.
KESK adına söz alan Şenol Köksal da, “Bugün 7. duruşmaya katılıyoruz. İktidarın kendisine memur etmeye çalıştığı TBB’nin amacını bir kez daha buradan onlara söylüyoruz. Bu hukuksuz davaya karşı burada hep beraberiz. Onların memuru olmayacağız, direneceğiz” diye konuştu
TMMOBB adına konuşan Dersim Gül, “Yine TTB’nin siyasi olarak yargılandığı bir dava için buradayız. Ülkemiz Cumhuriyet’in en zor dönemini yaşarken isteniyor ki bu yıkım sürecine kimse ses çıkarmasın. Türkiye’nin hekimleri, mimarları, avukatları her zaman mücadele etmiştir, mücadele etmeye de devam edecektir. Bir an önce bu davanın düşürülmesini bekliyoruz” dedi
HEDEP Milletvekili Mithat Sancar ise, bu davanın TTB’nin amaçlarına uygun faaliyet gösterdiği için açıldığını belirterek, “TBB’de geçmişten beri, kuruşundan beri Türkiye’de barış ve demokrasi için önemli bir faktör olmuştur. TTB sesi gür çıktığı, mücadeleden vazgeçmediği için hedef seçilmiştir. Bu dava hukuksuzdur. Ortak mücadele; demokrasi, barış için büyüdükçe haksızlık elbet mağlup olacaktır” diye kaydetti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, TTB’nin demokrasi mücadelesinin yuvası olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Bugün burada yaşam hakkını, toplumun sağlığını, demokrasiyi, insan haklarını savunduğu için siyasi bir dava ile yargılanan TTB’in yanındayız. TTB demokrasi mücadelesinin yuvasıdır, beşiğidir. Bizler hekimler olarak, meslek ilkelerimizi Tabipler Birliği’nde öğrendik. Bugün burada açılan dava hukuki değil, siyasi bir davadır. Halkımızın sağlık hakkını, yaşam hakkını savunmaya devam edeceğiz. Bu davalar ile bizleri yıldıramazlar. TTB’yi susturamazlar.”
TİP Milletvekili Ahmet Şık da, “Bu siyasi davanın tek bir nedeni var, TTB’nin çok doğru bir tespit yapması. Dayanışma hepimizi çok güçlü kılacaktır” diye ekledi.
Konuşmaların ardında dava için duruşmanın yapılacağı salona geçildi.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.