PİRHA-TTB COVID-19 İzleme Kurulu, Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının resmi olarak açıklanmasından bu yana geçen 11 aylık süreci kapsayan değerlendirme raporunu yayınlayarak, “İlk basamakta etkili mücadele için ücretsiz hizmet, dar bölgede geniş hizmet yöntemi, ekip hizmeti, sözleşme değil devlet görevliliği, ev ziyaretleri, sağlık hizmetinde eşgüdüm ve işbirliği gibi koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyen yeni bir Sosyalizasyon Programı gereklidir” dedi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) COVID-19 İzleme Kurulu, Türkiye’de ilk koronavirüs vakasının resmi olarak açıklanmasından bu yana geçen 11 aylık süreci kapsayan değerlendirmesini, çevrimiçi düzenlenen bir basın toplantısı ile duyurdu.
TTB’nin Youtube ve Periscope kanallarından canlı yayımlanan basın toplantısına TTB Merkez Konseyi, COVID-19 İzleme Kurulu, Halk Sağlığı Kolu, Aile Hekimliği Kolu, Pratisyen Hekimler Kolu ve uzmanlık derneklerinin üyeleri katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hastalığa değil topluma odaklanmanın ve birinci basamak sağlık hizmetlerinin öneminden bahsetti ve raporun hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
COVID-19 Pandemisi 11. Ay Değerlendirmesi’nin sunumunu TTB II. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten yaptı. Pandemi sürecinde birinci basamak sağlık hizmetlerinin yürütülmesindeki sorunlardan bahseden ve halk sağlığı görevlerinin entegrasyonuna ayrı bir parantez açan Ökten, “İlk basamakta etkili mücadele için ücretsiz hizmet, dar bölgede geniş hizmet yöntemi, ekip hizmeti, sözleşme değil devlet görevliliği, ev ziyaretleri, sağlık hizmetinde eşgüdüm ve işbirliği gibi koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyen yeni bir Sosyalizasyon Programı gereklidir” dedi.
AŞIYA ERİŞİM İMKANI OLMAYAN SAĞLIK PERSONELLERİNİN AŞILANMASI
İşçi sağlığı başlığında hem çalışanların korunmalarında ve tedavilerinde hem de işyeri hekimlerinin güvensiz fiziki şartlarda hizmet vermeye zorlandığını belirten Ökten, önerilerini şöyle sıraladı:
“Pandemi koşullarına uygun asgari gerekliliklerinin yeniden belirlenmesi, anlaşılır kılavuzlar hazırlanması, riskli çalışanların eşit koşullarda haklarının korunması, COVID-19’un meslek hastalığı kabul edilmesi, işyeri hekimlerinin çalışma sürelerinin yeniden belirlenmesi, personel servisleri ve toplu taşıma araçlarında kapasite sınırlaması yapılması, aşıya erişim imkanı olmayan sağlık personellerinin aşılanması.”
KADIN VE ÇOCUK MÜLTECİ/GÖÇMENLERE KORUYUCU SAĞLIK HİZMETİ SAĞLANMALIDIR
Göçmen ve mülteci sağlığı başlığında sayıları fiilen 5 milyonu aşkın göçmen ve mültecilerin sağlık hizmetine erişimde yaşadığı sorunlardan söz eden Ökten, mülteci/göçmen işsizliğinin pandemi döneminde katlanarak arttığını ifade etti. Ökten, toplumun tüm kesimlerini bir arada ele alan bir planlamaya, tercümanlık hizmetlerine, polise bildirim şartı olmaksızın acil-temel hizmetlerin sağlanmasına, yerel yönetim ve sivil toplum örgütleriyle işbirliğine, kadın ve çocuk mülteci/göçmenlere koruyucu sağlık hizmeti sağlanmasına ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.
Eğitim başlığında 9 aydır yürütülen çalışmalardan çıkan sonuçları Ökten “Okulların kapanması COVID-19 yayılımını azaltmadı, okulların açılması COVID-19 olgularını artırmadı, okulların bu salgında hastalığın ana yayılma merkezi olmadı, okullarda görülen olguların toplumdaki yayılmanın bir yansımasından ibaret oldu” diye konuştu.
Yüz yüze eğitime ara verilmesinin öğrenci, veli ve öğretmenler üzerindeki olumlu-olumsuz etkilerini kıyaslayan Ökten, okulların önlemler alınmak koşuluyla açılması gerektiğini dile getirdi.
AŞININ DOZ BAŞINA ÖDENEN MİKTAR AÇIKLANMALIDIR
“Pandemide nasıl bir eşitsizlik varsa, aşılamada da benzer bir eşitsizlik söz konusu” diyen Ökten, özellikle coğrafi inceleme sonucunda büyükşehirlerde %70-90 arasında seyreden 75 yaş üstü aşılama oranlarının doğu illerinde %30’un altında olduğunu aktardı. Ökten, TTB’nin önerilerini de şöyle ekledi:
“-En kısa sürede en az 120 milyon doz aşıyla toplumsal bağışıklık sağlanmalıdır.
-Türkiye’de mutasyon analizleri Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanmalıdır.
-Coğrafi bölgelere göre ve yaş gruplarına göre hasta ve ölüm sayıları Sağlık Bakanlığı tarafından verilmelidir.
-Aşının doz başına ödenen para yurttaşların vergisinden ödendiğinden, bu ticari bir sır değildir ve açıklanmalıdır.
-Pandemide olduğu gibi aşılamada da sosyo-ekonomik desteklerle bölgesel ve her türlü eşitsizlikler giderilmelidir.”
Ökten’in sunumunun ardından basın toplantısına katılan hekimler değerlendirmelerde bulundu.
TTB’NİN UYARILARI HİÇBİR BİÇİMDE DİKKATE ALINMIYOR
TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Alican Bahadır, TTB’nin birinci basamak sağlık hizmetlerinin önemine ilişkin uyarılarının hiçbir biçimde dikkate alınmamasının sonuçlarıyla karşılaşıldığını söyledi. Aşılama çalışmalarındaki yavaşlığın ve belirsizliğin toplumsal bağışıklığı giderek zorlaştırdığına dikkat çeken Bahadır, sağlık sisteminde ve salgın yönetiminde birinci basamak sağlık hizmetlerinin hayati önemde olduğunun bir kez daha altını çizdi.
Basın toplantısı soru-yanıt bölümü ile son buldu.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.