Alevi Haber Ajansi

TMMOB’un başlattığı Adalet Nöbeti 6. ayında: Hukuk katledilmeye devam ediyor

PİRHA- TMMOB ve ona bağlı meslek odalarının Gezi Davası kararına karşı başlattığı Adalet Nöbeti 6. ayını doldurdu. Meslek odaları yaptıkları basın açıklamasında, “İstinaf Mahkemesi’ni hukuka uygun davranmaya ve Gezi tutuklularının mahkûmiyetine son vermeye davet ediyoruz” dedi.

TMMOB ve ona bağlı meslek odalarının Gezi Davası kararına karşı başlattığı Adalet Nöbeti 6. ayını doldurdu. Meslek odaları, Adalet Nöbeti’nin 180. gününde Mimarlar Odası’nda basın açıklaması düzenledi.

Açıklamanın yapıldığı salona ‘Karanlık gidecek, Gezi kalacak’ yazılı pankart asılırken, yapılan açıklamada Gezi Davası’nda adil yargılanma hakkının gasp edildiği vurgulandı. Meslek odaları, davanın gönderildiği İstinaf Mahkemesi’ne de seslenerek, ‘Bu utancın bir parçası olmayın. Gezi tutuklarının mahkûmiyetine son verin’ çağrısında bulundu.

“GEZİ, BASKICI POLİTİKALARA KARŞI MEŞRU DURUŞUN KENDİSİDİR”

Açıklamayı Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan okudu.

TMMOB olarak, 6 aydır Ankara, İstanbul ve İzmir’de Mimarlar Odası binaları önünde, 17.00 ile 20.00 saatleri arasında adalet nöbeti tuttuklarını anımsatarak sözlerine başlayan Atakan, “Gezi tutukluları arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar da nöbete devam edeceğiz. Gezi ülkemizde uygulanan baskıcı uygulama ve politikalara karşı meşru duruşun kendisidir. Arkadaşlarımız, kentlerin, kıyıların, ormanların yağmalanması ve talana karşı çıktıkları için tutuklu. Seçim sathı mahallinde bulunduğumuz şu günlerde ağır ekonomik koşullar altındayız. Temel insan hak ve özgürlüklerinin hiçe sayıldığı, hak aramanın yasaklandığı baskılar döneminden geçmekteyiz” diye konuştu.

“ÜLKEDEKİ RANT, YAĞMA VE TALANA KARŞI ÇIKTIĞIMIZ İÇİN HEDEF SEÇİLDİK”

Açıklamanın devamında yaşanan adaletsizliklere değinen Atakan, sözlerine şöyle devam etti:

“Daha Soma maden faciasının külleri soğumadan, Amasra maden ocağında grizu patlaması sonucu 41 canı yitirdik. Hayatını kaybedenleri saygıyla anıyor, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz. Bu facia; kader değil cinayet, kaza değil katliamdır. Sayıştay raporları, odaların ve uzmanların görüşleri ortadayken gerekli önlem ve tedbirlerin alınmadığı, faciaya neden olanlardan hesap sorulmadığı ve yaşananlardan gerekli derslerin çıkarılmadığı açıktır. Amasra maden ocağında kaybedilen canların Ankara’da emek ve demokrasi güçleri tarafından anılmasına dahi müsaade edilmemiştir. Maden ocaklarında olduğu gibi inşaatlarda, fabrikalarda ve tersanelerde iş cinayetleri devam etmektedir.  Sorumlular bellidir mutlak hesap vermelidirler. Yakın zamanda kent suçlarından olan Merkez Ankara inşaatlarında iki stajyer öğrenci, kalıp altında kalarak hayatını kaybetmiştir. Yine Merkez Ankara şantiyesinde inşaat bitmeden İller Bankası personelinin taşınmasına itiraz ettiğim için işten atıldım. İmara aykırı yapılan ve yıkımı gündemde olan kent suçu inşaatı TOGO ikiz kuleleri sahibi Sinan Aygün’ün şikayeti ve İçişleri Bakanlığı’nın yasaya aykırı soruşturması sonucunda Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan’ın memuriyetine son verildi. Bizler Mimarlar Odası yöneticisi olarak ülkedeki rant, yağma ve talana karşı çıktığımız için hedef seçildik.”

“BU FAŞİZMİN AYAK SESLERİDİR”

Atakan, daha önce mahkemelerce iptal edilen imar uygulamaları, kent suçu yapıların yasallaştırılmasına dair imar affının (barışı) uzatılması yasasının Meclis’te yeniden gündeme geldiğini belirterek, bunun yanı sıra sansür (dezenformasyon) yasasının da yürürlüğe girdiğini hatırlattı.

Atakan, “Siyasal iktidar sorunlara çözüm üretme yerine hamaset söylemleri ve klasik gövde gösterisine devam etmektedir. Kamudan yana değil, ranttan yana uygulamalar içerisindedir. Demokrasi ve adalet askıya alınmış, hukuk baskı altında, temel insan hakları ve özgürlükler kısıtlanmıştır.  Bu faşizmin ayak sesleridir. Bütün bu olumsuz gelişmeler içeresinde bizler demokratik zeminde kendi meslek alanımızdan yasal ve meşru hakkımızı kullanarak mücadele vermeye devam edeceğiz. Hukuksuz bir şekilde içerde tutulan arkadaşlarımızın bir an önce aramıza döneceği günü bekliyor, istinaf mahkemesini hukuka uygun davranmaya ve gezi tutuklularının mahkumiyetine son vermeye davet ediyoruz” dedi.

“ÜÇ İLDE 6 AYDA 540 NÖBET TUTULDU”

Atakan’ın ardından söz alan Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Ceren İlter ise, “Bugün nöbetin 180. günündeyiz, arkadaşlarımız 180 gündür içerdeler, İstanbul İzmir ve Ankara olmak üzere üç ilde 540 nöbet tutulmuş oldu. Bu rakam, arkadaşlarımızın haklılıklarına olan inancımızı gösteriyor. Adalet nöbetlerimiz devam edecek ama haksızlık ve hukuksuzluklar da aynı şekilde devam ediyor. Amasra’da ve Merkez Ankara’da yaşananlar bunu ortaya koyuyor. Ankara’da her gün başka bir kent suçuyla ve imar oyunlarıyla mücadele ediyoruz. Arkadaşlarımız da aslında bu mücadelenin sonucu olarak içerdeler. Kentin en önemli yeşil alanını korumak için başlattıkları mücadele sonucunda tutuklandılar. Arkadaşlarımız gibi bizlerde kente karşı sorumluğumuz olan kamu yararını ve meslektaşlarımızı korumak için yürüttüğümüz mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu.

“ADALET NÖBETİNİ KARARLILIKLA SÜRDÜRECEĞİZ”

Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Ayhan Erdoğan da, 180 gündür adalet aradıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:

“Şehir Plancıları Odası ve Mimarlar Odası sekretaryasında Ankara, İstanbul ve İzmir’de her akşam nöbetlerimizi tutuyoruz. Arkadaşlarımız 180 gündür mesleki etik ilkelerini savundukları, halka ait Gezi Parkı’nın park olarak kalması ve anayasal görevlerini yerine getirdikleri için hukuksuz bir biçimde esir alınmış durumdalar. AKP milletvekili aday adayı olmuş bir hâkimin kararı ve dönemin savcısı bugün ödüllendirildi.  AYM üyeliğine getirilen İrfan Fidan’ın kararıyla arkadaşlarımızın tutuklulukları devam ediyor. Başından beri hukukun katledildiği bir süreç yaşıyoruz. Gezi davası hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecek, bundan eminiz. Bu karara ortak olmuş bütün kamu görevlileri ve yargı mensupları da aynı şekilde hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecek. Dava, istinaf mahkemesinde, oradaki yargı mensuplarına ‘Bu utancın bir parçası olmayın’ çağrısında bulunuyor ve evrensel hukuk ilkeleri gereğince arkadaşlarımızın bir an önce özgür bırakılması için dosyanın görüşülmesini, arkadaşlarımızın bu hukuksuz tutukluluğunu bir an önce sonlandırılmasını talep ediyoruz. Adalet nöbetini kararlılıkla sürdüreceğiz.  Arkadaşlarımızla özgür güneşli günlerde bir arada oluncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak