Alevi Haber Ajansi

TİP Genel Başkanı Erkan Baş: AKP’den derhal kurtulmamız gerekiyor-VİDEO

PİRHA-TBMM’de haftalık basın toplantısında konuşan TİP Genel Başkanı Erkan Baş, “Ülkenin yüzde 99’u, saray rejimine bağlanmış yüzde 1 ayakta kalabilsin diye fakirliğe, köleliğe alıştırılmaya çalışılıyor. Her şeyden önce halka sürekli yalan söyleyen bu zenginler partisinden, AKP’den ve onun iktidarından kurtulalım” dedi.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, TBMM’de düzenlediği basın açıklaması ile gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Ekonomi ağırlıklı konuşan Baş, bağımsız araştırmacıların çalışmalarına göre enflasyonun yüzde 50’ye yaklaştığını kaydetti. Baş şunları söyledi:

“Adı güya AK olan parti, memleketi aç insanlar ülkesi haline getirdi. TÜİK masal üreten bir kuruma döndü. Dolayısıyla önce gerçekleri tekrar tekrar ifade etmemiz gerekiyor. İlk söylenmesi gereken şudur; iktidar beceriksiz değildir. Bilmediğinden, yanlış yaptığından değil bayağı bile isteye iktidarı korumak, patronları zenginleştirmek için memleketi bir yıkıma doğru sürüklemektedir.

“YAKLAŞIK 35 MİLYON KİŞİNİN BANKALARA 900 MİLYAR TL BORCU VAR”

Türk Lirası sürekli değer kaybediyor. Amerikan Doları karşısında liranın değeri son beş yılda yüzde 70 azaldı. Başta hammadde ve enerji olmak üzere neredeyse tüm gereksinimler dolarla karşılandığı için ve bizler de dolar ile maaş almadığımız için hayat sürekli pahalanıyor. Ürünlere, faturalara, vergilere sürekli zam geliyor. Böylece, alım gücümüz düşüyor. Alım gücümüz düştüğü için, en temel ihtiyaçlarımızı dahi karşılayamıyoruz. Türkiye halkı, yoksullaşıyor ve yoksunlaşıyor.

Sağlıklı gıda alamıyoruz. Sağlam kıyafete erişemiyoruz. İnsanca yaşanabilir evlerden, tatil hakkımızdan, kültür ve eğlenceye erişimden yoksun hale geliyoruz. Eskiden 2-3 kiloyla aldığımız meyveyi şimdi taneyle alabiliyoruz. Eskiden asgari ücretle ödeyebildiğimiz kirayı şimdi karşılayamıyoruz. Bağımsız araştırmacıların çalışmalarına göre, enflasyon yüzde 50’ye dayandı. İmkanı olanlar sürekli borçlanıyor, borç ödemek için daha da borçlanıyor. İktidarın politikası da halkı kredilere teşvik etmek olduğu için bugün yaklaşık 35 milyon kişinin bankalara 900 milyar TL borcu var.”

“HALKIMIZIN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU AÇLIK SINIRINDA”

Baş, Türkiye’de çalışanların yarısının asgari ücret aldığını belirtti. “Ülkenin tepesinde oturan küçük bir azgın azınlık mutlu mesut yaşıyor, ülkenin yüzde 99’u ya işsiziz, ya üç kuruşa ömrümüzü tüketen işlerde çalışmak zorunda kalanlarız. Yetişkin nüfusun ancak yarısı işgücüne katılabiliyor. Kadınların neredeyse yüzde 70’ini üretime, gelişime dahil edilmiyor.

Asgari ücret tartışmaları yapılıyor. Türkiye’nin yarısı artık asgari ücretle çalışır hale gelmiş. Şimdi diyorlar ki “Çok çok artıracağız”. Artırsan ne olacak en fazla iki ayda o parayla bugün aldığımızı bile alamayacağız. Kıyasladıkları Avrupa ülkelerinde her 20 çalışandan biri asgari ücret alıyor bizde çalışanların yarısı. Öğretmen de asgari ücret alıyor, 10 yıllık deneyimli tekstil işçisi de, mimar da, maden işçisi de… Dört kişilik bir aile için yoksulluk sınırı 10 bin TL. Demek ki, halkımızın büyük bir çoğunluğu adıyla sanıyla yoksul. Önemli bir bölümü de açlık sınırında” ifadelerini kullandı.

“KYK BORÇLARI SİLİNMELİ”

Türkiye’deki genç nüfusun durumuna da değinen Baş, her dört gençten birinin ne okuduğunu, ne de bir işte çalıştığını söyledi. Sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye’de her dört gençten biri ne okuyor, ne de bir işte çalışıyor. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan fazla sayıda gencimiz, yani yaşı 15-24 arasında olan 3 milyondan fazla kardeşimize halk olarak hiçbir şey veremiyoruz. Bu iktidar ülkemizin geleceğini, gençlerimizin hayallerini çalıyor. Öğrenciler, mezunlar kendilerine bir hayat kurmanın, bileklerinin emeklerinin hakkıyla bir yere gelmeyi hayal bile edemiyorlar artık.  Oysa o yandaş patronları zengin etmeyi düşünmek yerine gençlerimizi düşünsek her şey o kadar kolay, o kadar mümkün ki.

TİP olarak amacımız gençlere mutlu bir hayat sunabilmek. Gençlere eğitimde, eğitim sonrasında adil ve eşit fırsatlar sunabilmek. Gençlere eğitim hibesi, kira desteği ve mezunlara iş aradıkları sürece işsizlik maaşı gibi politikalarla, toplumun genç kesimlerine yeniden dinamizm ve umut aşılamak mümkün. KYK borcu adı altında gençlerimizin geleceğine pranga vurulmasını da reddediyoruz. KYK borçları silinmeli, son on yıl içinde KYK borçlarını ödeyen gençlerimize de vergi kolaylığı sağlanmalı.

Mutlu olduğu bir iş bulabilmek, çalışmanın karşılığını alabilmek, bir hayat kurabilmek Türkiye gençliği için uçarı bir hayal olmamalı. Türkiye’de eğitim gören, bu topraklarda çalışmak isteyen her genç yarınına umutla bakabilmeli. AKP’nin onlardan çaldığı 20 yılı gençlerimize borçluyuz ve bunu telafi edeceğiz.”

“KUR HAREKETLERİNDEN KİMLER ZENGİNLİKLERİNE ZENGİNLİK KATTI?”

Baş, kur hareketlerinden zenginleşenlerin olduğunu öne sürerken; “Buradan açık çağrı yapıyoruz; bu kur hareketlerinde kimler zenginliklerine zenginlik kattı hemen açıklanmalıdır. Kim bunlar? Ülke batırılırken zenginleşenleri bulursak bu işi kimin planladığını da buluruz. Şimdi batmış durumdayız. Türkiye üretmiyor. Ürettiğimiz de ancak orta kaliteli, herhangi bir yenilik, teknoloji içermeyen ürünler. İktidar yıllarca, çevresindeki müteahhit çetesine dolarla sözleşmeler yaptı.

Halk ay sonunu getiremezken, bankalarda milyarca dolar dövizi olan azınlık mutlu oldu. Her yeri betona boğdular. Fabrikalar kapatıldı, arazilerine kendi adamları gökdelenler dikti.  Biz “ekonomi” diyoruz, AKP’liler “asfaltlara bakın” diyor. Üstelik vergilerimizle yapılması gereken yollar, köprüler için fazladan paralar ödüyoruz. İktidar israf etti, vergilerle, özelleştirme ile borç ile elde ettiklerini müteahhit çetelerine yağmalattı.  Patronlara 19 yılda 1 trilyon 200 milyar TL teşvik verildi. Yoksullara sosyal yardım olarak bunun onda biri bile hak görülmedi” diye konuştu.

“AKP’DEN DERHAL KURTULMAMIZ GEREKİYOR”

Baş son olarak şunları söyledi:

“Ülkenin yüzde 99’u, saray rejimine bağlanmış, yüzde 1 ayakta kalabilsin diye fakirliğe, köleliğe alıştırılmaya çalışılıyor. Bunu kabul etmedik, etmiyoruz, etmeyeceğiz! Son yirmi yılda yüzde 1’lik kesime verilmiş bütün vergi aflarını, silinen bütün vergi borçlarını adım adım geri alacağız. Dolar üzerinden yapılan tüm sözleşmeleri iptal edelim. Hepsi kamunun olsun, halkın zenginliği haline getirelim. Osmangazi Köprüsü’nün ihalesinden bu yana geçiş ücreti 16 kat arttı. Hiçbir çalışanın maaşı 16 kat artmadı ama hepimiz küfürbaz müteahhite 16 kat daha fazla ödüyoruz. O müteahhitin parası, memurun-işçinin, emeklinin cebinden çıkıyor.

Bu yıl bankalar 60 milyar TL’ye yakın kâr etti. Paradan para kazanan haramzadeler değil; alın teri akıtan köylü, işçi, emekçi rahatlasın. Her yurttaşımızın, her ailenin, yoksulluk sınırının üzerinde ücret almasını sağlayalım. Asgari ücret asgari yaşamdır. Kimseyi açlıkla, yoklukla sınanması kabul edilmemelidir. Asgari ücretliyi, dar gelirliyi fatura, dolaylı dolaysız vergi derdinden kurtaralım. Kadınla erkek eşit işe eşit ücret ve hepsi de insanca ücret alsın. Emekliye, memura sadece enflasyon kadar değil büyüme oranı kadar refah zammı yapalım. Ama her şeyden önce bu kan emicilerden, halka sürekli yalan söyleyen bu zenginler partisinden, AKP’den ve onun iktidarından kurtulalım.

AKP’den derhal kurtulmamız gerekiyor, çünkü bunlar iktidardayken en basit doğa olayları bile hayatımızı cehenneme çeviriyor. Dün fırtına sırasında emekçi kuryelerimizin İETT şoförlerinin yardımıyla boğaz köprüsünü geçmeleri olay oldu. Başka bir emekçi grup tarafından dayanışmanın sergilenmesi yüreklerimizi okşa da biz de “dayanışma yaşatır” desek de bu tablo iki durumu gözler önüne serdi. Bu topluma emek verenler olarak, yüzde 99 olarak, birbirimiz dışında dostumuzun olmadığını gördük. Patronlar ve saray rejimi memurları canımız pahasına kendi tezgahlarını sürdürme peşindeler.”

(HABER MERKEZİ)

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak