Alevi Haber Ajansi

Tarihçi-Yazar Akpınar’dan sempozyum tepkisi: Devlet asimilasyonu artık daha incelikli yürütüyor!

PİRHA-Anadolu’nun Horasan’ı Tunceli Sempozyumu’nun derin ve planlı bir stratejiye dayandığını vurgulayan Tarihçi-Yazar Alişan Akpınar, “Devletin bugün Alevilerin Türkleştirilmesi ve Sünnileştirilmesi için çok planlı ve programlı bir politika izlediğini görüyoruz. Alevilerin bu süreçte daha dikkatli olması gerekiyor çünkü karşılarında eskisinden farklı bir asimilasyon stratejisi var” dedi.

Dersim’de uzun yıllardır süregelen asimilasyon faaliyetleri, çeşitli yöntemlerle ve farklı araçlarla devam ediyor. Son dönemde bu faaliyetlerin bir parçası olarak, Tunceli Valiliği’nin koordinasyonunda, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı ve Munzur Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenecek olan “Anadolu’nun Horasan’ı Tunceli Sempozyumu” dikkat çekiyor. 16-17 Ekim 2024 tarihlerinde Munzur Üniversitesi’nde gerçekleşecek olan bu sempozyum, Dersim bölgesinde uzun yıllardır yürütülen Türkleştirme çalışmalarının bir devamı olarak ele alınıyor.

Konu hakkında görüş bildiren uzmanlar, bu tür organizasyonların sadece akademik etkinlikler olmadığına, aynı zamanda devletin Dersim’deki kimlik ve inanç yapısını dönüştürme çabasının bir parçası olduğuna dikkat çekiyor.

Tarihçi-Yazar Alişan Akpınar, yapılacak sempozyumu PİRHA‘ya değerlendirdi.

“SEMPOZYUM DERİN VE PLANLI BİR STRATEJİYE DAYANIYOR”

Sempozyumun derin ve planlı bir stratejiye dayandığını vurgulayan Alişan Akpınar, “Sempozyumun başlığında yer alan “Horasan” vurgusu, özellikle Alevilik ve Kürtlük ile özdeşleşmiş Dersim halkının, tarihsel ve kültürel mirasını Türkleştirmek amacıyla kullanılan simgesel bir araç olarak öne çıkıyor. Sempozyumun ismi olan ‘Anadolu’nun Horasan’ı Tunceli’, dikkatli bir şekilde seçilmiş. ‘Horasan’ vurgusu burada önemli bir yer tutuyor çünkü tarih boyunca Alevilik ve Kürtlük ile bağlantılı olan Dersim coğrafyası, Türklükle ilişkilendirilmek isteniyor. Aynı zamanda, sempozyumun düzenleyicilerinden biri olan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı da bu asimilasyon politikasının bir aracı olarak kullanılıyor. Bu kurum, esas amacı Aleviliği ve Kürt kimliğini asimile etmek olan bir devlet yapısının parçası olarak dikkat çekiyor” diye belirtti.

“TÜRKLEŞTİRME VE SÜNNİLEŞTİRME POLİTİKASI DERSİM’DE AKTİF OLARAK UYGULANIYOR”

Asimilasyon politikalarının tarihi bir arka planı olduğunu belirten Alişan Akpınar, “Osmanlı İmparatorluğu’ndan bu yana süregelen bir Türkleştirme ve Sünnileştirme politikası Dersim bölgesinde aktif olarak uygulanıyor. Abdülhamit döneminden itibaren Alevileri ve Kürtleri Türkleştirmek ve Sünnileştirmek için çok planlı ve programlı bir çalışma yürütüldü. Bu çaba, İttihat ve Terakki döneminde hız kazandı ve özellikle Cumhuriyet döneminde de sistematik bir şekilde sürdürüldü. Ancak 1980 askeri darbesiyle bu süreçte bir kırılma yaşandı ve Türk-İslam sentezine dayalı bir rejim oluşturuldu. Bu rejimin en büyük hedeflerinden biri olan Kürt-Alevileri Türkleştirmek ve Sünnileştirmek oldu. 1980’den sonra bu politikalar daha derin ve incelikli bir biçimde uygulanmaya başlandı. Bu süreç özellikle AKP ve MHP ittifakıyla birlikte kurumsallaştı. Günümüzdeki asimilasyon politikaları artık daha sistemli ve profesyonel bir hale getirildi.

“DEVLET, ALEVİLER ARASINDA DEVŞİRİLEN FİGÜRLER BULDU”

Devlet, bu amaç doğrultusunda pek çok kurum oluşturdu, akademisyenler yetiştirdi ve en önemlisi Aleviler arasında devşirilen figürler buldu. Bu kişiler arasında maalesef Alevi toplumunun saygı duyduğu bazı dede aileleri bile var. Devletin bugün Alevilerin Türkleştirilmesi ve Sünnileştirilmesi için çok planlı ve programlı bir politika izlediğini görüyoruz” dedi.

“HORASAN SÖYLEMİ ALEVİ KİMLİĞİNİ TÜRKLEŞTİRMEK İÇİN KULLANILIYOR”

Devletin artık daha incelikli bir asimilasyon politikası yürüttüğünü söyleyen Akpınar, şöyle devam etti:

“Eskiden dağlara “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazılırken, şimdi daha sembolik bir dil kullanılarak “Anadolu’nun Horasan’ı Tunceli” gibi ifadeler öne çıkarılıyor. Bu tür organizasyonlar ve söylemler, Alevi ve Kürt kimliğini kültürel olarak erozyona uğratma amacı taşıyor. Bu stratejinin tarihsel kökleri de İttihat ve Terakki dönemine dayanıyor. O dönemden bu yana “Siz Horasan’dan gelen asıl Türklersiniz, Hoca Ahmet Yesevi’ye dayanıyorsunuz” şeklinde bir tarih yaratılmaya çalışıldığını, ancak yapılan son araştırmalarda, Alevi ocaklarının büyük çoğunluğunun Kürt bir şeyh olan Ebul Vefa Kürdi’nin Vefailik Tarikatı’na bağlandığını gösteriyor. Devlet, Alevilere yönelik bu asimilasyon politikasında tarihsel hafızayı ve kültürel değerleri manipüle ederek kendine bir alan açmaya çalışıyor. Horasan miti, bu stratejinin önemli bir ayağıdır. Aleviler arasında da Horasan kökeni önemli bir yer tutsa da, bu durumun Türk kimliğiyle bir bağı bulunmuyor. Aksine, Horasan’ın Kürtlerin yoğun yaşadığı bir bölge olduğu ve bu söylemin Alevi kimliğini Türkleştirmek için kullanıldığı ortada.”

“ALEVİLER BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE DAHA DİKKATLİ OLMASI GEREKİYOR”

Tarihçi-Yazar Alişan Akpınar, Alevilerin bu süreçte daha dikkatli olması gerektiğini ve karşılarında eskisinden farklı bir asimilasyon stratejisi olduğunu vurgulayarak, “Devlet bugün artık daha incelikli bir asimilasyon politikası yürütüyor. Sadece kaba Türkçülük ya da Sünnicilik üzerinden değil, Alevilerin hassas noktalarına dokunan, onların kültürel hafızasını kullanan bir yaklaşım var. Alevi toplumunun bu durumun farkında olması ve kendi içinden çıkan devşirmelere karşı da dikkatli olması gerekiyor. Sempozyumun isminde ve düzenleyici yapılarında gördüğümüz bu ince ayrıntılar, devletin ne kadar planlı bir strateji izlediğinin kanıtıdır” diye konuştu.

Cihan BERK/DERSİM

İLGİLİ HABERLER

-Fırat Meclis’ten seslendi: Tunceli Sempozyumu Dersim’in inancına, diline saldırı girişimidir-VİDEO
-Kordu: ‘Tunceli sempozyumu’ Devletin Dersim’i Türkleştirme, Sünnileştirme çabası-VİDEO
-Kete’den ‘Tunceli Sempozyumu’na tepki: Dersim’deki Ra Heq inancını tüketme planıdır-VİDEO
-Kurumlardan ‘Tunceli Sempozyumu’na tepki: Kırmanciye topraklarımızı anlam kaybına uğratma amaçlı
-Afişe adını yazdılar; Ali Önal Dede’den tepki: Tunceli Sempozyumu’na katılmıyorum
–>DAM’dan ‘Tunceli Sempozyumu’ tepkisi: Dersim halkının yeni bir tarih anlatımına ihtiyacı yok!
-‘Munzur Üniversitesi, Cemevi Başkanlığı ve Dedeler Meclisi; Dersim’in inancını, kimliğini yok etmek istiyor!’
-Özcan’dan ‘Tunceli Sempozyumu’na tepki: İktidarın Alevilere yönelik politikasının devamı-VİDEO
-FEDA’dan AKP’nin ‘Tunceli Sempozyumu’na tepki: Devletin uğursuz faaliyeti; Aleviliğe saldırısı
-‘Tunceli Sempozyumu’na Araştırmacı Yazarlardan tepki: Amaç beyin yıkamak, gençliği etkilemek!
-Kaplan’dan ‘Tunceli Sempozyumu’na tepki: Dersim’e yaptıklarını görmemek yola ihanettir
-DAD Genel Sekreteri Benler: Dersim, dışarıdan giydirilmek istenen gömlekleri hep yırtıp atmıştır-VİDEO

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak