Cumhuriyet’ten Kemal Göktaş’ın haberine göre, İstanbul Anadolu 31. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Tamer Akgökçe, kapsamı genişletilen uzlaştırma davaları ile ilgili Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yazısını sert ifadelerle iade etti.
‘Kimsenin mahkemelere emir, talimat ve tavsiye veremeyeceğini’ hatırlatan Akgökçe, başsavcılığa gönderdiği yazıda “Sizi kutluyoruz! Tarihe geçtiniz. Türkiye yargı tarihinde başka örneğine rastlanılmayan yazınız bir daha tekrarlanmaması uyarısı ile ekte iade edilmiştir” ifadelerini kullandı.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosunca tüm mahkemelere gönderilen 20 Aralık 2016 tarihli yazıda “Uzlaştırma kapsamında kalan davalarda mahkemelerden diğer şeylerin yanı sıra durma kararı verilmeyip uzlaştırma işlemlerinin sonuna kadar duruşmanın ertelenmesi” istendi.Yazıya tepki hâkim Akgökçe, anayasanın 132/2. maddesindeki hükmü hatırlatarak yargı bağımsızlığına açıkça aykırı bulunduğunu belirterek yazıyı başsavcılığa iade etti.
“CÜRETKAR BİR YAZI… SİZİ KUTLUYORUZ”
Akgökçe, iade yazısında şu ifadeleri kullandı; “Anayasanın herkesçe bilinen ancak Cumhuriyet Başsavcılığı gibi bir makam tarafından kesinlikle bilinmesi gereken bu emredici hükme rağmen, İstanbul Anadolu Adliyesi Ceza Mahkemeleri’nde yürümekte olan ve infaz aşamasında bulunan uzlaştırma kapsamı içerisinde kalan davalar hakkında mahkemelerin nasıl karar vermelerini belirten böylesine cüretkâr bir yazı sanıyoruz Türkiye yargı pratiğinde bir ilktir. Türk milleti adına karar veren mahkemeler adına sizi kutluyoruz! Tarihe geçtiniz. Yargı bağımsızlığına açıkça aykırı bulunan ve Türkiye yargı tarihinde yazılı bir başka örneğine de rastlanılmayan yazınız bir daha tekrarlanmaması uyarısı ile ekte iade edilmiştir.”
“YARGIYA AÇIK MÜDAHALE”
Akgökçe, geçen aylarda yapılan yasa değişikliği ile ‘basit hırsızlık, basit tehdit ve dolandırıcılık’ suçlarının da uzlaştırma kapsamına alındığını hatırlattı. Bu düzenlemenin ardından mahkemelerde devam eden dosyalarda Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre ‘durma’ kararı verilmesi gerektiğini belirten Akgökçe, “Ancak bakanlık uzlaştırma bürolarına dosyanın gönderilmesi ve oradan tekrar mahkemeye iletilmesi için duruşmaların ileri bir tarihe ertelenmesini istiyor. Bu yargıya açıkça müdahaledir. Daha vahimi, bazı genç savcılar, bizim durma kararlarımıza bakanlığın bu yazısını dayanak göstererek üst mahkemede itiraz ediyorlar. Oysa mahkemeler kanunlara göre karar verir ve savcılar itiraz ederken Yargıtay, Anayasa Mahkemesi, AİHM içtihatlarına dayanırlar, bakanlığın yazılarına değil. Bence bu yazının yarattığı en önemli risk budur” dedi.
HAKİM AKGÖKÇE, SOSYALİST OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİ
Hakim Akgökçe, geçtiğimiz yıl İstanbul’da dolandırıcılıkla yargılanan bir kişinin kendisini ‘paralel’ olmakla suçlayıp reddi hakim talebinde bulunmasının ardından, davadan el çektirilmişti.
Kendisini sosyalist olarak tanımladığını anlatan Akgökçe; “Bu paralel meselesi, cadı avına dönüştü. Hukuksal kaygılarla hareket edilmiyor. ‘Nereye giderse gitsin, bize bulaşmasın’ deniyor. İnsanlar taciz edilsin, maddi manevi yıpransın… Ben 2010 yılında YARSAV’ın HSYK adayıydım. F Tipi kavramını çıkartanlardan biriyim. Yargıçlar Sendikası’nın siyasetinin belirlenmesinde on kişiden biriyim. Bu suçlamayı trajikomik buluyorum, elimin tersiyle itiyorum” ifadelerini kullanmıştı. (N.M)
Yoruma kapalı.