Alevi Haber Ajansi

‘Sembolik anlamda bile hak arayışımıza izin verilmiyor’-VİDEO

PİRHA- Cumartesi Anneleri 27 yıl önce gözaltında kaybedilen öğrenciler Hüsamettin Yaman ve Soner Gül’ün akıbetlerini abluka altında sordu. 

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini soran ve adalet arayan Cumartesi Anneleri’nin eylemi 736’inci haftasında da devam etti. 37 haftadır Galatasaray Meydanı’na çıkışlarına izin verilmeyen Cumartesi Anneleri, bu hafta da İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin bulunduğu Beyoğlu Çukurlu Çeşme Sokak’ta polis ablukası altında adalet taleplerini yineledi.

Eyleme kayıp yakınlarının aynı sıra Gezi direnişi sırasında İstanbul Okmeydanı’na polisin attığı gaz fişeğiyle vurulan ve hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın annesi ve babası da destek verdi.

“ERDOĞAN REJİMİ SESLERİNİ DUYURMAYA ÇALIŞAN ANNELERİ ENGELLİYOR”

Basın metnini gözaltına kaybedilen Fehim Tosun’un kızı Besna Tosun okudu. Tosun, barış annelerinin cezaevlerinde açlık grevlerinde olan yakınlarına destek için yaptıkları oturma eylemindeki polisin müdahalesine değinerek şunları kaydetti:

“Askeri diktatör Videla rejiminde anneler, kaybedilen evlatları için cunta merkezinin önündeki Plaza de Mayo Meydanı’nda gösteri yaparak Arjantin’den seslerini dünyaya duyurdular. Askeri diktatör Pinochet rejiminde anneler, kaybedilen evlatları için gösteri yaparak seslerini Şili’den dünyaya duyurdular. Erdoğan rejiminde Cumartesi Anneleri’nin kaybedilen evlatları için Galatasaray’dan seslerini duyurmaları engelleniyor. Askeri diktatör Evren rejiminde anneler, açlık grevindeki evlatları için askeri hapishaneler önünde gösteri yaparak seslerini Türkiye’den dünyaya duyurdular. Erdoğan rejiminde, açlık grevindeki evlatları ölmesin diye hapishaneler önünde buluşarak seslerini duyurmaya çalışan anneler engelleniyor.”

“EVLAT ACISI YAŞAYAN ANNELERİN HUKUKİ TALEPLERİNİ YERİN GETİRİN”

Tosun, herkesin gösteri yapma hakkını güvence altına almakla yükümlü olan iktidara şöyle seslendi:

“Anneleri engellemek, onların toplantı ve gösteri düzenleme haklarının ihlalidir. Anayasal haklarını kullanmak isteyen yaşlı annelere uyguladığınız şiddet hukuken, vicdanen, ahlaken gayrimeşrudur. Engellemelere ve şiddete derhal son verin; sürdürdüğünüz antidemokratik siyasetin sonucu olarak evlat acısı yaşayan tüm annelerin hukuki taleplerini yerine getirin.”

27 yıl önce gözaltına alınan üniversite öğrencileri Hüsamettin Yaman ve Soner Gül’ün dosyalarını kamuoyu ile paylaştı.

İstanbul Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu öğrencisi olan 22 yaşındaki Hüsamettin Yaman’ın pankart taşımak suçlamasıyla 15 gün cezaevinde kaldığını ve 6 Eylül 1990’da tahliye edildiğini belirten Tosun, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi olan 21 yaşındaki Soner Gül’ün Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğrenci Derneği Üyesi olduğu için gözaltına alınarak ağır işkencelerden geçirildiğini ve ölümle tehdit edildiğini kaydetti.

“YAMAN AİLESİ 2 YIL BOYUNCA POLİS TAKİBİNDE BULUNDU”

Tosun Yaman ve Gül dosyalarıyla ilgili kamuoyuna şu bilgileri aktardı:

“Hüsamettin Yaman, 2 Mayıs 1992 Cumartesi günü evden çıktı. 4 Mayıs Pazartesi günü ağabeyi Feyyaz Yaman’ı iş yeri telefonundan arayan bir kişi ‘Hüsamettin, Soner Gül ile birlikte Fındıkzade’de gözaltına alındı. Hayatlarından endişe ediyoruz. Bir an önce emniyete başvurun’ dedi.

Yaman ve Gül Aileleri, önce İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne ardından devletin ilgili tüm kurumlarına başvurdu. İnsan Hakları Derneği ve Af Örgütü girişimlerde bulundu. Ancak Hüsamettin ve Soner’in gözaltına alındığı kabul edilmedi. Girişimlerini sürdüren Yaman Ailesi, 2 yıl boyunca polis takibinde tutuldu.

“SON SÖZLERİ ‘İNSANLIK ONURU İŞKENCEYİ YENECEK’ OLDU”

19 Aralık 2011 tarihinde özel harekat polisi Ayhan Çarkın’ın infazlar ve kayıplarla ilgili itirafları yayınlandı. Çarkın, itiraflarında Hüsamettin Yaman ve Soner Gül’ü gözaltına aldıktan sonra ormanlık bir alanda sorguladıklarını ve infaz ettiklerini açıkladı. Onların son sözlerinin ‘İnsanlık onuru işkenceyi yenecek!’ olduğunu söyledi.

Bu beyanların ardından Yaman Ailesi yeniden suç duyurusunda bulunarak, dosyanın tekrar açılmasını istedi. Ayhan Çarkın’ın ifadesine rağmen Ankara-İstanbul arası gidip gelen dosyada bugüne kadar bir ilerleme sağlanmadı.”

Tosun, kamu adına hareket eden savcıları Hüsamettin Yaman ve Soner Gül’ün gözaltında kaybedilmeleriyle ilgili etkin ve tarafsız bir soruşturma başlatması için göreve çağırdı.

SEMBOLİK ANLAMDA BİLE HAK ARAYIŞINA İZİN VERİLMEYEN BİR COĞRAFYA

Yaman ailesi adına Hüsamettin Yaman’ın ağabeyi Feyyaz Yaman konuştu. Yaman şunları belirtti:

“Bu konuşmamızı Galatasaray Meydanı’nda yapacaktık. Galatasaray Meydanı bizim ölenlerimizi sahiplenmemizi bu konudaki tüm taleplerimizin cevapsız kalmasından, hukukun ve adaletin boşluğa düşmesinin ardından arayışımızı sembollik olarak sürdürdüğümüz bir mekandı. Sembolik anlamda bile ölüm üzerinden hak ve adalet arayışına izin verilmeyen bir coğrafyadan konuşuyoruz. Ama bizim için önemli olan ölenlerimizin varlığı onların arta kalan kimliklerine sahip çıkmak değil esas olan devletin bu anlamdaki adaletsizliği, hukuksuzluğu ve umarsızlığıdır. Bizi sevdiklerimizi elimizden alarak eksik bıraktılar. Ama bu eksiklik içimizdeki eksiklik değil sadece devletin eksikliği, hakkın, adaletin eksikliği. Eğer ölenler üzerinden bir hak savunulabilecekse bu coğrafyada biz bunu sonuna kadar sürdüreceğiz. Çünkü bu hak cevapsız kaldığı sürece adalet de düşünce de kutsallık da cevapsızdır. Ölümlülük hakkını şehitlikle beraber sürdürmeye çalışanlar, kutsallığı yeniden inşa etmeye çalışanlar esasında bu eksikliği kendileri yaratıyorlar. Ortaya çıkan bu umarsızlık bütün toplumun ortasına saplanan bir bıçak gibi başka boşluklar oluşturuyor. Ölenlerimizi andığımız Galatasaray Meydanı’nın barikatlarla çevrilmiş boşluğu. Annelerin ve ailelerin arayışı sonuna kadar devam edecektir ve burada olacağız.”

3 Mayıs Uluslararası Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle Cumartesi Anneleri kar kış demeden yıllardır seslerini duyuran basın emekçilerine verdiler karanfillerini.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak