PİRHA- Mersin’de dini nikahıyla evli olduğu Pınar Bayrak’ı katlettiği gerekçesiyle tutuklanan Ziya Ecer hakim karşısına çıktı. Sanığın avukatları, Pınar’ın katledilmesiyle son bulan çiftin evliliğinin kutsal olarak tanımladı. Avukatlar aynı zamanda, Pınar’ın evlilik içi tutumlarının ‘hırçın’ Ecer’in tavrının ise ‘babacan’ olduğunu ileri sürdüler. Duruşma, 17 Ocak Cuma gününe ertelendi.
3 Ağustos’da dini nikahlı eşi tarafından katledilen Pınar Bayrak davasının ilk duruşması Mersin 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Mersin Kadın Platformu bileşeni kadın örgütleri, DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ve Barış Annelleri de katılım sağladı.
SANIKTAN ÇELİŞKİLİ İFADELER
Duruşmada ilk olarak duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) duruşmaya katılan tutuklu sanık Ziya Ecer aldı. “Pınar’ı onların elinden ben kurtardım. Pınar’ın ailesiyle sorunları vardı ve uyuşturucu kullanıyordu” diyen Ecer’e Mahkeme hakimi “Senin hakkında uyuşturucu kullanımından açılan bir dava ve ertelenen bir karar var” dedi.
7, 4 ve 2 yaşlarındaki 3 çocuğunun önünde tartıştıklarını söyleyen Ecer, “Çocuklar etkilenmesin diye markete yolladım” dedi. Emniyette verdiği ifadede “Pınar’a vurdum. Yere düştü” diyen Ecer, mahkemede “Pınar’ı ben öldürmedim. Banyoda düştü. Pınar’ı öldürmek için bir cisim kullanmama gerek yok. 2 metre boyunda adamım, Pınar da 1.60 boyunda, ufak olduğu için vurmakla öldürebilirim” dedi. Bayrak’ı darp ettiğini itiraf eden Ecer, darp edildikten sonra Bayrak’ın darp sonucunda değil, düşme sonucunda yaralandığını, bilincinin yerinde olduğunu ve kanamasının olmadığını beyan etti.
Mahkeme hakimi bunun üzerine, “Pınar’ın bilinci yerindeyse, kanaması yoksa niye battaniyeye sarıp hastaneye götürdünüz? Neden ambulans çağırmadınız” diye sordu. Ecer bunun üzerine kanama olduğunu sonradan gördüğünü ve tampon yaptığını söyledi. Üstü ıslak olduğu gerekçesiyle Bayrak’ın üstünü değiştirdiğini söyleyen Ecer, iç çamaşırı giymediği ve ıslak vücuduna tişört geçirdiği için Bayrak’ı battaniyeye sardığını dile getirdi.
DELİLLERİ KARARTTIKLARINI İTİRAF ETTİ
Ecer’in ardından tutuksuz sanıkların ifadesinin alınmasına geçildi. Cinayetin işlendiği evin sahibi A.E.’nin Bayrak ile Ecer’in 3 çocuğu ile birlikte bir hafta boyunca kendi evinde kaldığını söyledi. Ecer ifadesinde olayın 4 sularında yaşandığını ve yarım saat sonra A.E.’yi aradığını söylerken A.E. saat 19.00 sularında kendisine haber verildiğini ve Bayrak’ı hastaneye kaldırdıklarını söyledi. A.E., Ecer’in Bayrak’ı hastaneye kaldırmasının ardından evine geri döndüğünü ancak kapı kapalı olduğu için kardeşi H.E. aracılığıyla çilingir çağırdığını ve kapıyı açtığını dile getirdi.
Olay yerinde temizlik yaptığı için yargılanan E.A. kanlı battaniyeyi çöpe attığını ve temizlik yaptığını itiraf etti. Gerekçe olarak ise “Yerde camlar vardı. Kan izleri vardı. Çocuklar görüp psikolojik olarak kötü etkilenmesin diye temizlik yaptım. Suç olduğunu bilmiyordum” dedi.
Hakim, “Koltukta da kan vardı. Çocuklar koltuktaki kanı görünce psikolojileri bozulmayacak mıydı? Onu atamadığın için mi atmadın” diye sordu. Sanık soruya “Bilmiyorum anlık olarak temizlik yaptım” diye cevap verdi. A.E. ayrıca yerlerdeki kanı da temizlediğini ve kullandığı bezleri çöpe attığını dile getirdi.
“PINAR’IN KANLI ELBİSELERİ VE KIRIK TELEFONU HALA İNCELENMEDİ”
Pınar Bayrak’ın kırık telefonunu olaydan 5 gün sonra kanlı elbiseleriyle beraber aileye teslim eden A.E. polisin olay yeri incelemesinde telefonu ve kanlı elbiseleri almadığını dile getirdi. A.E.’nin beyanlarıyla birlikte Bayrak ve Ecer’in telefonlarının cinayetin üzerinden 8 ay geçmesine rağmen henüz incelenmediği ortaya çıktı.
Dosyada dikkat çeken bir diğer konu ise polisin olay yeri incelemesi için ilk önce A.E.’nin evine değil sanığın ablası M.Ecer’in evine gitmiş olması. Cinayetin işlendiği evde bu esnada temizlik yapılması da dikkat çekerken söz konusu durum nedeniyle polisin kasten yanlış yönlendirildiği ihtimalinin değerlendirilmesi talep edildi.
Ardından söz alan Bayrak’ın kardeşi ve babası Pınar’ın sürekli tehdit edildiğini dile getirdi. Çocukların annelerine “Anne seni öldürecekler” dediğini aktaran kardeşi, “Evde böyle bir şey konuşulmuyorsa çocuklar neden durup dururken bunu söylesin? Pınar’ın telefonunu neden polise değil bize teslim ettiler. Biz polisi aradık. Durum böyle böyle dedik. Telefon bizde haberiniz var mı dedik. Polis ilgilenmedi” dedi.
PINAR ‘HIRÇIN’ ZİYA ECER ‘BABACAN’
Sanık avukatlarından Engin Kılınç, imam nikahı ile evli olan Bayrak ve Ecer’in evliliğinin kutsal olarak tanımlayarak, “Yasal olmasa da bir evlilik kurumu var. Bu kurumun kutsal olduğuna inanıyoruz” dedi. Pınar’ın evlilik içi tutumlarını “hırçın” olarak tanımlayan avukatlar, eşini çocuklarının önünde darp ettiği iddia edilen ve tehdit eden Ecer’in tavrını “babacan” olarak tanımladı.
DURUŞMA ERTELENDİ
Savcı mütalaasında eksik hususların giderilmesini, Ecer’in tutukluluk halinin devamını ve tutuksuz sanıklar hakkındaki tedbirlerin devamını talep etti.
Avukatların da aynı beyanlarda bulunmasının ardından karar okundu.
Mahkeme Heyeti, tanıkların bir sonraki duruşma için dinlenmesine, kapıyı açan çilingirin tanık sıfatıyla dinlenmesine, BTK’den HTS ve görüşme kayıtlarının alınmasına ve tutuksuz yargılanan sanık R.B. hariç tüm sanıklar hakkındaki tedbirlerin ve Ziya Ecer’in tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Duruşma 17 Ocak Cuma tarihine ertelendi.
PİRHA/ MERSİN
Yoruma kapalı.