Alevi Haber Ajansi

Samandağ’da mandalina dalında çürüyor: Üretici destek beklerken kamulaştırma kıskacında!-VİDEO

PİRHA- Samandağ’da mandalina üreticileri üç yıldır ürünlerini toplayamadıklarını, satamadıklarını ve devletin hiçbir destek sunmadığını belirtiyor. Samandağ Belediyesi ve Hatay Büyükşehir Meclis Üyesi Ferit Diker, “Mandalinamız dalında çürüyor, kamulaştırmayla da toprağımız elimizden gidiyor” dedi.

Hatay’ın Samandağ ilçesinde mandalina üreticileri, son yılların en ağır krizlerinden biriyle karşı karşıya. Girdi maliyetleri, sulama ücretleri ve gübre fiyatlarındaki fahiş artış nedeniyle bahçelerine bakamaz hale gelen üreticiler, ürünlerinin dalında çürüdüğünü belirtiyor. Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Büyükşehir Belediyesi ve Samandağ Belediyesi Meclis Üyesi Ferit Diker, hem ekonomik kriz hem de yeni kamulaştırma girişimlerinin üreticiyi köşeye sıkıştırdığını söyledi.

“ÜRÜN DALINDA ÇÜRÜYOR, DESTEK YOK”

Ferit Diker, devletin tarımsal girdilere destek sunmaması nedeniyle üreticinin ayakta duramaz hale geldiğini ifade ederek, “Mandalinamız son 3 yıldır dökülüyor, koparamıyoruz, satamıyoruz. Sebebi ihracat mı, iç piyasanın yetmemesi mi, yanlış ekonomik politikalar mı? Hepsi var. Ama devletin hiçbir desteği yok. Girdiler dediğimiz gübre, ilaç, sulama ücretleri… Özellikle sulamada bu sene yüzde 70’e yakın zam yedik. 50 kiloluk gübre 350-400 lirayken şimdi 2.000 liraya yaklaştı. Bu şartlarda bütün kapılarımız kapalı. Eskiden Suriye kapısı vardı, Suudi Arabistan kapısı vardı; hepsi kapandı. Samandağ’ında bu felaketi ilk yaşamıyoruz; depremde de mandalinamızı döktük. Devlet desteğini bir türlü göremedik” diye konuştu.

Mandalinanın özellikle Satsuma türünün depolanabilir olduğuna dikkat çeken Diker, soğuk hava deposu talebinin yıllardır görmezden gelindiğini söyledi ve taleplerini şöyle dile getirdi:

“Madem bu mandalina satılmıyor, o zaman stoklanabilir. Satsuma dediğimiz mandalinanın raf ömrü uygun. Erkenci mandalina zaten döküldü. Zararımızı tahmin edemiyoruz. Üretici soğuk hava deposu istiyor. ‘Kopardığımız ürünü depoya koyalım, Şubat – Mart’ta satalım’ diyoruz. Ama bu yapılmazsa bu bizim ölüm fermanımızdır.”

KAMULAŞTIRMA BASKISI: “TOPRAK DA ÜRÜN DE TEHLİKEDE”

Ekonomik sıkıntıların üzerine yüklenen kamulaştırma girişimlerinin üreticiyi nefessiz bıraktığını söyleyen Diker, özellikle Cemal Gürsel Mahallesi’nde başlayan yeni kamulaştırma sürecinin halkı tedirgin ettiğini belirtti. Diker, “Ben Cemal Gürsel Mahallesi’nde oturuyorum. Mahalle Hristiyan Mahallesidir, Zeytuniye derler. Şimdi yeni bir kamulaştırma furyası başladı; ‘elektrik santrali kuracağız’ denilerek kamulaştırma yapılıyor. İnsanlar gergin. Mandalinayı çözemedik, mandalina zaten dalında döküldü. Şimdi kamulaştırmaya yönelmek zorundayız çünkü elimizde toprak da kalmıyor. Vakıflı’da da aynı şeyi yaşadık. Orası da bir Ermeni köyüdür; verilen sözler tutulmadı, tarım arazileri kalmadı” ifadelerini kullandı.

“ÜRETİCİ 700 BİN LİRAYI DALINDA ÇÜRÜMEYE TERK EDİYOR”

Mandalina üretim maliyetlerinin giderek yükseldiğini belirten Diker, üreticinin zararının boyutlarını örneklerle anlattı: “Dün Niyazi amca söyledi: 100 ton mandalinası dalında duruyor. Maliyeti en az 7 liradır. Düşünün, 700 bin lira para koymuş. 8 dönüm arazideki bu ürün seneye de vermeyecek. Dalında çürüyen mandalinayı yakında kepçelerle çıkaracağız. Mahallede kepçeyle mandalina çıkartan insanlar var artık. Ne ekeceklerini bile bilmiyorlar.”

Mandalinanın ardından portakalın da elde kaldığını belirten Diker, “Artık portakal sırada. Washington portakalı da alan yok. Mandalinada insanlar adaklarını adardı, geçimimizi sağlardık. Hayvan bile besliyorduk eskiden; şimdi mandalina bahçelerinde ne hayvan bakabiliyoruz ne ürün koparabiliyoruz. İstanbul’da 10 liraya satılan mandalina Urfa’da, Antep’te dökülüyor. Bu süreç bizi felakete sürüklüyor” dedi.

Diker, devletin acilen üreticiye destek olması gerektiğini vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Mandalinayı bu sene koparamadım; seneye de büyük ihtimalle olmayacak. Ekonomik politikamız yok, devlet desteği yok. Ya bize soğuk hava depoları yapacaklar ya da bu koşullar üreticinin ölüm fermanı olacak.”

Fatoş SARIKAYA- Cem EKİNCİ/ HATAY

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.