PİRHA-Sağlık emekçileri, “Aile Hekimliği Yönetmeliği”ne karşı bugün greve çıktı. Grev 10 Ocak’a kadar sürecek. Ankara İl Sağlık Müdürlüğü önünde yapılan açıklamada, “Sağlıkta şiddeti artıracak bu durumun mesuliyeti Bakanlıktadır. Aile hekimi arkadaşlarımızı hastalarla karşı karşıya getirecek bu düzenleme birinci basamakta istenmeyen olaylara neden olacaktır” denildi.
Sağlık emekçileri, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı 6-10 Ocak tarihleri arasında iş bırakma eylemi yapıyor.
İş bırak eyleminin ilk günü olan bugün sağlık emekçileri, Ankara İl Sağlık Müdürlüğü önünde, “Eziyet yönetmeliğine hayır, haklarımızı savunuyoruz” diyerek basın açıklaması yaptı.
Ankara Diş Hekimleri Odası (ADO), Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), Aile Sağlığı Çalışanları Ebe ve Hemşire Dernekleri Federasyonu (ASEF), Ankara Aile Hekimliği Derneği (ANKAHED), Ankara Tabip Odası (ATO), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS), Birlik Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası, Dev-Sağlık-İş, Genç Sağlık Sendikası, Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş), Hekim Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Hekim Birliği), Hürriyet Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hürriyet Sağlık Sen), Sağlık Çalışanlarına Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER), Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİMSEN), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği, Türk Tabipleri Birliği adına açıklamayı, SES Ankara Şube Eş Başkanı İbrahim Kara okudu.
“‘EZİYET YÖNETMELİĞİ’Nİ GETİRDİLER”
“Meslek onurumuz ve halkın sağlık hakkı için mücadeleye devam ediyoruz” diyen İbrahim Kara, “Sağlık Bakanı geçtiğimiz günlerde ‘Sağlıkta Türkiye Yüzyılını Başlatacaklarını’ duyurdu ancak Türkiye sağlık ortamının sorunlarına karşı seyirci kalmaya devam ediyorlar.
44 haftadır Vergide Adalet için, 10 haftadır ise Eziyet Yönetmeliğine karşı aile hekimleri, hemşireler, ebeler, teknisyenler, sağlık memurları kısacası tüm sağlık çalışanları olarak alanlardayız!
Kasım ayının ilk haftasında üç gün, 2-6 Aralık tarihlerinde ise beş gün iş bıraktık. Sesimizi duyurmak için Sağlık Bakanlığı’nın önüne kadar gittik ama kapı duvar!
Sağlık Bakanlığı tarafından sorunlarımızın dinlenmesini ve birlikte çözüm yolları oluşturmayı planlarken, bizi ve eylemlerimizi küçük gören tavırlarla karşılaştık.
Bizler; zorlu koşullarda Birinci Basamakta halkın sağlığı için çalışırken, Bakanlık hekimlerin mesleki özerkliğini yok eden, sağlık emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran ‘Eziyet Yönetmeliği’ni getirdi” dedi.
“HASTA İLE HEKİMLER YİNE KARŞI KARŞIYA GELECEKTİR”
Çalışma koşullarını daha da ağırlaştıran, birinci basamak sağlık ortamını tümden istikrarsızlaştıran yasa teklifinin de yıl bitmeden Meclise getirildiğini belirten Kara şunları kaydetti:
“Sağlık Bakanlığı’nın düzenlemeleri hem bizim meslek onurumuzu ve özlük haklarımızı, hem de halkımızın sağlık hakkını hiçe sayıyor!
Henüz yeterli bilimsel veriler bulunmayan geleneksel ve tamamlayıcı tıp (GETAT) uygulamalarının aile hekimleri birimlerinde mesai dışında paralı olarak yapılmasının önü açıldı. Bakanlık gerçekten halk sağlığını düşünseydi GETAT uygulamalarını değil, birinci basamakta bilimsel koruyucu tıp uygulamalarını yaygınlaştırırdı.
Aile hekimliğinde ücretsiz olarak verilen raporlar ücretli hale getirildi. Şimdiden uyarıyoruz; sağlıkta şiddeti artıracak bu durumun mesuliyeti Bakanlıktadır. Aile hekimi arkadaşlarımızı hastalarla karşı karşıya getirecek bu düzenleme birinci basamakta istenmeyen olaylara neden olacaktır.
Bizler; nitelikli ve ücretsiz sağlık hakkı talep ederken, bakanlık katkı ve katılım paylarını artırıyor. Hastalarımız eğer daha az katkı payı ödemek istiyorsa 2. ve 3. Basamak sağlık kuruluşuna aile hekimliğinden sevkle gitmesi gerekecektir. Eziyet Yönetmeliği, 2. Ve 3. Basamağa yaptığı sevklerden dolayı aile hekimini gelirini keserek cezalandırmaktadır. Bu durumda sevk isteyen hasta ile hekimler yine karşı karşıya gelecektir. Sağlık Bakanlığı bizim de talep ettiğimiz sevk zincirini hastalarla hekimleri karşı karşıya getirerek, hekimlerin kazancı üzerinden kurmaya çalışmaktadır.”
“ÖNERİLERİ DİKKATE ALMADAN HİÇBİR SORUNU ÇÖZEMEZSİNİZ”
Sağlık Bakanlığını uyaran İbrahim Kara, “Sorun yumağına dönüşmüş sağlık sistemini performansa dayalı, bilimsel yaklaşımdan uzak, keyfi yönetmelikler ile düzeltemezsiniz.
Hekimlerin ve sağlık emek örgütlerinin görüşlerini ve önerilerini dikkate almadan hiçbir sorunu çözemezsiniz. Kamusal bir hizmet olan aile hekimliği kamuya ait mekânlarda sunulmalıdır. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman, ekipman ve olanak sağlanmalıdır.
Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır. Birinci basamakta bilimselliği tartışmalı GETAT uygulamalarına son verilmelidir” diye konuştu.
“AİLE HEKİMLERİ İŞVEREN OLMAMALIDIR”
Aile Hekimliğinde güvencesiz ve kadrosuz istihdamı kabul etmediklerinin altını çizen İbrahim Kara açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli; aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Aile hekimleri işveren olmamalıdır!
Ebe ve hemşirelerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri mesleki sorumluluklarının dışında kriterlerden oluşmakta iken, Aile Sağlığı Merkezleri’nde çalışan ebe hemşirelere ödenecek ücret Aile Hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir.
Aile Sağlığı Çalışanlarının kanun değişikliği gerektiren tavan ücreti katsayısı artırılmalıdır.
“ETKİLİ ŞİDDET YASASI ÇIKARILMALI”
Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir.
Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil, şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.”
Açıklama sloganlar ve alkışlar ile sona erdi.
PİRHA/ANKARA
Yoruma kapalı.