PİRHA- Psikiyatrist Dr. Özgür Deniz Değer, salgın sürecinde intihar vakalarındaki artışın sebeplerine değinerek “İntihar giderek önemi artan bir halk sağlığı sorunu haline gelmektedir” uyarısını yaptı. Değer, “Destek adı altında verilen 1000 TL, açlık sınırının yarısı bile etmiyor. Sosyal olarak izole olmak ve üstüne geçim zorluğuna maruz bırakılmak müzisyenleri oldukça etkiledi” dedi.
Yaşanan ekonomik kriz ile birlikte artan işsizlik durumu intihar vakalarında da yükselişe neden oldu. Bu yönlü haberler toplumun her kesiminde görülür olsa da intihar vakalarının en çok da müzisyenlerle duyulur olması akıllarda soru işaretti yarattı.
Yoksulluk ve buna bağlı olarak bir anlamda buhrana girme durumunun pandemi süreciyle birlikte tavan yaptığını söyleyen uzmanlar, intihar vakalarının giderek halk sağlığı sorunu haline geleceğine işaret etti.
“PANDEMİ SONRASI İNTİHAR ORANLARI ARTACAK”
Psikiyatrist Dr. Özgür Deniz Değer, salgın sürecinde intihar vakalarındaki artışın sebeplerini açıkladı. Değer, Türkiye’nin salgında vatandaşa sağlanan sosyal/maddi destek konusunda başarısız olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“COVID-19 salgını bütün dünyayı etkilemiş, 150 milyondan fazla kişi hastalığa yakalanmış, 3 milyon 200 binden fazla kişi hayatını kaybetmiştir. COVID-19 pandemisinde intihar oranlarının arttığına yönelik sınırlı sayıda çalışma bulunmasına ve dünyada istatistiksel verilerin henüz açıklanmamış olmasına rağmen pandemiler sonrasında intihar oranlarının arttığı bilinmektedir. İntihar giderek önemi artan bir halk sağlığı sorunu haline gelmektedir.
Salgın hastalıklardan sonra depresyon, alkol-madde kullanım bozuklukları, uyku bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu ve diğer anksiyete bozukluklarında artma olduğunu biliyoruz. COVID-19 salgınında alınan kısıtlama tedbirleri ve ekonomik zorluklar kişilerin ruh sağlığını olumsuz etkilemektedir.”
“İŞSİZ MÜZİSYENLER, DOLU OTELLERİ, KONGRELERİ DE GÖRDÜ”
Dr. Özgür Deniz Değer, pandemi sürecinde intihar vakalarının daha çok yoksul ve işsiz kesimde görüldüğünü söyleyerek bu yönlü artışa da vurgu yaptı. Değer, kronik ruhsal bozukluğa sahip insanların yeterli ve düzenli kontrollerine gidememesinin de intiharı arttıran etkenlerden birisi olduğunu ifade etti.
Psikiyatrist Değer, intiharların daha çok müzisyenlerle duyulur olması konusunu da yorumladı. Özgür Deniz Değer, müzisyenlerin düzenli bir gelire sahip olmayan kesimler içerisinde olduğuna işaret ederek “Günlük yevmiye ile çalışan insanlar, salgın döneminde alınan tedbirlerden en çok zarar gören insanlar oldular. Destek adı altında verilen 1000 TL, açlık sınırının yarısı bile etmiyor. Sosyal olarak izole olmak ve üstüne geçim zorluğuna maruz bırakılmak müzisyenleri oldukça etkiledi” ifadelerini kullandı.
“ALINAN TEDBİRLER, BİLİMDEN UZAK, BİR ADALET SORUNU OLARAK ORTADA”
Dr. Özgür Deniz Değer, “Salgın döneminde alınan tedbirlerin bilimden uzak olması, bir adalet sorunu olarak da ortada” diyerek “Çalışamayan, müzik aletini satmak zorunda kalan müzisyen, kalabalık kongreleri, dolu otelleri de görüyor. Adaletsizlik duygusu tüm canlılarda olduğu gibi insanı da ruhsal olarak yaralıyor. Evet intiharlar en çok müzisyenlerle duyulur oldu. Bunu müzisyenlerin zaten toplum önünde görünür olmalarına, sosyal ağlarının daha geniş olmasına bağlayabiliriz.”
“MEDYA, AZAMİ ÇEKİNCE GÖSTERMELİ”
Psikiyatrist Dr. Özgür Deniz Değer, medyanın, intihar haberlerini detaylı bir şekilde iletmesinin arkasındaki tehlikelere de işaret etti. “İntihar vakalarının tüm detaylarıyla, dramatize edilerek, görsel öğeler eşliğinde sunulması, intihara eğilimli insan üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir” diyen Özgür Deniz Değer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünyada medyada intihar haberlerinin veriliş biçimine dikkat edilmediği zaman intihar girişimlerinin arttığını gösteren çok sayıda örnek bulunmakta. Yıllar önce Boğaziçi Köprüsü’nde intihar girişimi haberlerinin verilmesinin kesilmesinden sonra intihar girişimlerinin azalması, Avusturya’da intihar haberlerinin kısıtlanmasından sonra intihar olgularının azalması gibi örnekler intiharın medyada yer alması ile gerçekleşmesi arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır. Medyada ayrıntılı resim ve görüntülerle verilen haberlerden sonra benzer yöntemi kullanarak intiharların arttığı bildirilmiştir. Medya intihar haberi yapmadan önce azami çekinceyi göstermeli ve haber yapılacaksa; yalnız gerekli bilgilerle yetinilmeli, yönteme değinilmemeli.”
Eren GÜVEN/ANKARA
Yoruma kapalı.