PİRHA-Yeni eğitim müfredatının bilimsellikten uzak, tamamen ideolojik kaygılarla hazırlandığını ifade eden Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) yaptığı yazılı açıklamada, Alevi öğrencilere dayatılan zorunlu din dersi dayatmasının yanında şimdi de ‘cihat’ anlayışının yerleştirilmeye çalışılmasını kabul edemeyeceklerini belirtti. PSAKD, bu dayatmalara karşı belirledikleri yeni mücadele hattını yakında kamuoyu ile paylaşacaklarını aktardı.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Eğitim Sekreteri Songül Tunçdemir, Türkiye’deki eğitim sistemine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, “Gerici değil; bilimsel, laik, anadilinde eğitim!” başlıklı açıklamada, “15 yıllık iktidarı boyunca başka kimlikleri yok sayan ve Türk- İslam olmayanları kendi potasında asimile etmeye çalışan AKP, geldiğimiz son aşamada eğitimi tamamen tekçi ve mezhepçi bir hale büründürmüştür” denildi.
15 Temmuz darbe girişimi sürecinden sonra OHAL’in ardından çıkarılan KHK’lar ile kendine muhalif olan kamu çalışanlarını özellikle de demokratik-laik bilimsel- anadilinde eğitim isteyen Eğitim-Sen’li ve çoğu Alevi olan öğretmenleri görevlerinden ihraç ederek, gözaltına alıp tutuklayarak, geriye kalanları ise baskılarla sindirmeye çalışarak, getirmek istediği şeriatçı eğitim sisteminine ortam hazırladığı belirtilen açıklamada, din dersi müfredatındaki değişikliklerin bilimsellikten uzak bir şekilde hazırlandığına değindi.
ZORUNLU DİN DERSLERİ KALDIRILMALI
Açıklamada yeni müfredata ilişkin şu sözlere yer verildi:
“Yeni din dersi müfredat taslağı bilimsellikten uzak, tamamen ideolojik kaygılarla hazırlanmıştır. Yapılan bu değişiklikler farklı inanca sahip toplumları hiçe sayarak kendi ideolojisini zorla dayatmaktan başka bir şey değildir. Açıkçası AKP, kendi ideolojisi çerçevesinde bir müfredat oluşturarak Osmanlıcılık hayallerini gerçekleştirmek istemektedir. Cihad’ın bir ibadet olarak gösterilmesi, cin, şeri, tesettür, talak, imam nikâhı gibi kavramlara yer verilmesi bu hayalin ürünüdür. Laik devlet yapısından ümmet esaslı, şeriata giden bir temellendirme söz konusudur.
Yeni müfredatta MEB’in tarif ettiği Alevilik, gerçek Aleviliğe değil de; Aleviliğin götürülmek istenildiği yere hizmet eden bir anlayıştadır. Yüzyıllardır baskıyla, katliamla bitirilemeyen Aleviler, AKP iktidarı döneminde Alevilik öldürülerek bitirilmeye çalışılmaktadır.
Alevilikte Cihada ve şeriata yer yoktur. Bizim inancımız 72 millete aynı nazarda bakan, sevgiyi, barışı, hoşgörüyü temel alan, bilimle gidilmeyen yolun karanlık olduğu bilincini taşıyan ve İnsanı kutsayan bir inançtır. Şimdi 5. sınıftan itibaren 9-10 yaşındaki çocuklarımıza ebeveynlerin rızası olmadan cihadı, şeriatı öğretecekler. Bunu kabul etmemiz elbette ki mümkün değildir.
“MÜFREDATTA ALEVİLİK İNANÇ DEĞİL TASAVVUFİ YORUM OLARAK VERİLMİŞ”
Yeni müfredatta Alevilik inanç değil, tasavvufi yorum olarak verilmiş ve kültürel-folklorik bir unsur olarak görülmüştür. Cemevlerimiz ibadethane olarak görülmemiştir. Yeni müfredatta Aleviliğe yer verilmesinin sebeplerinden biri Aleviliği kendi belirledikleri kalıba sokarak daha rahat bir şekilde asimile etmek, ikinci bir neden de ilgili AİHM karalarını boşa düşürmektir.
Kaldı ki Aleviliğin ders kitaplarına koyulması biz Alevilerin talebi değildir. Bizim talebimiz zorunlu din derslerinin kaldırılması yönündedir. Bizler yıllardır bu derse itirazlarımızı sürdürürken 2009-2010 yıllarında yapılan Alevi çalıştaylarının daha ilkinde Memur -Sen başkanının Alevi çocuklarının İmam Hatip Liselerine yerleştirilmesi ve Alevi dedelerinin Hac’ca gönderilmesi önerisiyle başlayan süreçte, 4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte adı seçmeli, kendisi valilik, milli eğitim ve okul idarelerinin baskısıyla zorunlu seçmeli din derslerinin getirilmesi, TEOG sınavıyla Alevi çocuklarının İmam Hatip Liselerine yerleştirilmesi, çoğu okulun, özellikle de Alevlerin yoğunluklu yaşadığı bölgelerdeki okulların İmam Hatip Liselerine dönüştürülmesi, Anayasanın 24. Maddesini bağlayan 90. Maddesine uyulmaması, konuyla ilgili AİHS ve AİHM kararlarının hiçe sayılması bizleri bu noktaya kadar getirmiştir. Şu anki gerici müfredat, Alevilerin sorunlarına çözüm için yapılan ama özünde asimilasyonu hedefleyen Alevi Çalıştaylarının ürünüdür.”
EĞİTİM SİSTEMİNE KARŞI MÜCADELEYE DAVET
İktidarın demokratik laik bir ortamda herkesin kendi inancını rahatça yaşayacağı bir ortak yaratmak yerine, demokratik-laik bir ortam yaratmak yerine, dinle uyuşturulmuş itaatkâr insan tipi yaratmak arzusunda olduğu vurgulanan açıklamada, mücadele çağrısı yapıldı. Açıklamada, “Ülkemizi karanlık bir tünele sürüklemek isteyen anlayışa ve rejim değişikliğini hedefleyen eğitim sistemine karşı bu ülkenin aydınlarını, demokratlarını, devrimcilerini, laik düşünen her kesimini birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz. Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri olarak bu konuda çalışmalarımız tamamlanmış olup, yeni mücadele hattımız belirlenmiştir. İlerleyen zamanlarda halkımızla ile paylaşılacaktır” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.