PİRHA – Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanan müfredatta, cemevlerine ‘cem erkanının yapıldığı yer’ ve ‘yol, adap ve erkan yeri’ olarak tanımlaması yapılıp ibadethane denilmemesine ilişkin konuşan PSAKD Genel Başkanı Gani Kaplan “Alevi kurumları olarak cemevlerinin yasal statüye kavuşmasını istiyoruz” dedi. Ardından da “Şu an gündemimiz ülkenin bir an önce barışa kavuşması, silahların susmasıdır” ifadelerini kullandı.
HABERİN VİDEOSU
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Gani Kaplan Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıkladığı yen müfredatta cemevlerinin ibadethane olarak gösterilmemesine ilişkin PİRHA’ya değerlendirmelerde bulundu. Gani Kaplan, “Yeni müfredatta cemevlerinin tarifi yapılmış, cemevlerinin yol erkan yapıldığı, cem yapıldığı yer diye tarif edilmiş, ama cemevinin bir türlü ibadethane olarak bir metin konmamış. Aslında biz bunun bu hükümetten zaten konacağına dair bir beklentimiz yoktu” dedi.
AİHM KARARLARI HALA UYGULANMIYOR
Kaplan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin zorunlu din dersinin kaldırılması yönündeki kararlarına karşın müfredata Alevilik ve diğer inanç gruplarının dahil edilmesi anlamında Milli Eğitim Bakanlığı’nın müfredatta yer veriyoruz mantığı izlediğini belirterek şunları kaydetti:
“AİHM’nin ‘zorunlu din dersi Türkiye’de müfredattan kaldırılmalıdır’ diye kararı var. Bu karara gerekçe olarak da İslamın bir mezhebi Sünnilik dışında hiçbir inanç gruplarına, inanç toplumunun diğer kesimlerine yer verilmediğine dair bir gerekçeli karar yayınlandı.
Bu karara istinaden hükümet diğer inanç gruplarını da müfredata dahil ederek bunun yanında Aleviyi de dahil ederek işte biz tüm kesimlere ortak müfredatımıza yer verdik. Bu sizin almış olduğunuz mahkeme kararının hükmü yoktur gibi bir atağa geçti. Ancak şunu biliyoruz ki müfredatta Alevilikle ilgili yer alan terimler bizler için çok sıkıntılı terimler. Cemevlerinin müfredatta yer almamasına gelince bizim zaten böyle bir beklentimiz yoktu.”
CEMEVLERİNİN MEVCUT STATÜYLE KALMASI DAHA HAYIRLIDIR
“Aleviliği İslam içerisinde değerlendirenler için söylüyorum. İki tane ibadet yeri olmaz. Bu dinin genel yapısına aykırıdır. Bundan şunu çıkarabiliriz ki eğer hükümet bizim ibadethanemizi ‘Alevilerin ibadethanesi cemevidir’ diye o köy kanununda çeşitli kanunlarda ibadet dediği anda İslam tarihini yeniden yazmak zorundadır İslam tarihçileri” diye konuşan Kaplan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çünkü İslamın kitaplı dinlerin tekdir ibadethanesi tektir, İslamın da tektir. Camilerdir, namaz kılınan küçük yerler de mescittir.
Oysaki Alevilerin ibadet yerleri yıllardır cemevleridir. Bunun müfredata girmesi söz konusu değildir. Ancak şu anda hükümetten böyle bir beklenti içerisinde olmamamız gerekir. Cemevlerinin bu statüsü ile kalması bizim için daha hayırlıdır.
Çünkü cemevlerinin yasal statüsü devlet tarafından tanındığı anda bizi İslamın bir parçası olarak tanıması mümkün değil. Ayrı bir din olarak da tanıması mümkün değil. Bu müfredatta yazdığı gibi ara geçişlerle günü kurtarmaya çalışacak ki bu da Alevilerin zaten talepleri de değildir.”
GÜNDEMİMİZ ÜLKENİN BİR AN ÖNCE BARIŞA KAVUŞMASIDIR
Biz cemevlerinin yasal statüye kavuşması için var olan gücümüzle Alevi kurumları ile birlikte mücadele ediyoruz. Fakat şu andaki gündemimizde cemevlerinin yasal bir statüye kavuşması değildir. Ülkenin bir an önce barışa kavuşması, ülkemizde silahların susmasıdır. Savaşların olmamasıdır. Ortadoğu halklarının barışı Türkiye’nin de barışı olacaktır. Dolayısıyla bir an önce var olan savaşında durmasını talep ediyoruz.
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.