Alevi Haber Ajansi

‘PİRHA pes etmeyenlerdendir’-VİDEO

PİRHA-Beşinci yılını geride bırakan Pir Haber Ajansı’nın kuruluş sürecine ilişkin konuşan gazeteci ve Alevi aktivist Çilem Küçükkeleş, “Aleviler ölmediği sürece ana akım medyada hiç yer bulmuyor. TV10’da çalışırken “Keşke bir ajansımız olsaydı” diyorduk. Çünkü biliyoruz Alevi toplumu hareketli ve sürekli bir gelişme vardı. Biz sadece ölürken haber olan toplumlar olarak bu kez ne yaşıyorsak haber yapma imkanı bulduk. Süreklilik Alevilikte çok önemlidir. PİRHA pes etmeyenlerdendir” ifadelerini kullandı. 

Pir Haber Ajansı (PİRHA) 5’inci yılını geride bıraktı. 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan TV10 içerisinde emek veren gazeteci ve Alevi aktivist Çilem Küçükkeleş, PİRHA’nın kuruluş sürecini anlattı.

Çilem Küçükkeleş, “Biz sadece ölürken haber olan toplumlar olarak bu kez ne yaşıyorsak haber yapma imkanı bulduk; aynı zamanda bunu başkasına yorumlatmayı bırakıp, kendimiz üzerine cümle kurduk. Alevi haberciliği bugün geldiği yer açısından çok değerlidir.  Süreklilik Alevilikte çok önemlidir. Bir şeyi yapıp, olmadığında da pes edip gittiğiniz zaman hiçbir yere erişemiyorsunuz. PİRHA pes etmeyenlerdendir. Sürekliliğinin devam etmesini, başta kadınlar olmak üzere bu toplumun dilini mikrofonlarına taşımasını diliyorum. Birçok şeyi de başardı. Bundan sonrasını da başaracağını düşünüyorum” dedi.

“ALEVİLER ÖLMEDİĞİ SÜRECE ANA AKIM MEDYADA YER BULMUYOR”

Çilem Küçükkeleş, TV10 sürecine değinirken, “Ajans meselesini anlayabilmek için biraz habercilik yapmak gerekiyor. Ben de TV10’da haber masasında çalışmış biriyim. O dönem haber yapmak için tüm internet sitelerini, görsel basını, Alevi kamuoyunun bilindik, tanındık sosyal medya hesaplarını tarayarak, günde zorla 5-6 haber çıkartabiliyorduk. Çünkü Aleviler ölmediği sürece ana akım medyada hiç yer bulmuyor. Adına demokratik diyebileceğimiz özgün gazetecilik yapan kesimler açısındansa başına bir şey gelmediği sürece ilgi çeken bir alan değildi. Dönem dönem yazı dizileri oluyordu. Fakat onun dışında “Bu toplum ne yapıyor, bir şey sorduğunuzda ne söylemek istiyor?” bu çok eksikti” ifadelerini kullandı.

“TV10 MİKROFONUNUN GİRMEDİĞİ KÖY NEREDEYSE KALMADI”

TV10 döneminde bir ajans hayallerinin olduğunu aktaran Çilem Küçükkeleş, şunları söyledi:

“Haber yaparken de en büyük hayallerimizden biri “Keşke bir ajansımız olsaydı.” Çünkü biliyoruz Alevi toplumu hareketli, sürekli bir gelişme vardı ama haberi yapacak muhabirimiz çok yoktu. TV10 mikrofonunun Türkiye’de girmediği köy kalmadı neredeyse. Fakat onun mikrofonu bir köydeyken başka bir köyde başka bir şey oluyordu. Görüntüleme imkanımız olmuyordu. Toplum bize muhabirlik yapabilir mi diye düşündük. Bir alışkanlık oluştu ve belki hala devam ediyor.”

“ALEVİ TOPLUMU NE KADAR ÇOK VE RENKLİ OLDUĞUNU TV10 EKRANLARINDA GÖRDÜ”

“TV10 bir dergah gibiydi. Katkı ile yürüyordu. Topluma hizmet ediyordu” diyen Çilem Küçükkeleş, PİRHA’nın kuruluşuna ilişkin de şu ifadeleri kullandı:

“Bütün bu koşullar içinde haber yapmanın büyük zorluğu vardı. Ajansımız olsaydı o dönem açısından dünyamız değişecekti. Alevi haberciliğini çok önemseyen birisiyim. İlk gelenek oluşuyor. Yeni yapıyorduk. Şu heyecanı da hep yaşadık. Bir şeyin temel taşlarını örüyoruz ve bu titizlikle çalışmak gerekiyor. Aleviler dışında kimi haberini yaparız, sorusunu şöyle cevapladık: Mazlum olanın. Devletin hışmına uğrayan, ötekileştirilen herkese de Aleviler gibi yaklaşmak ve onların sesini mutlaka yansıtmak gerekir diye düşünüyorduk.

PİRHA, habercilik yapanlar için çok kıymetli. Alevi toplumu açısından da çok kıymetli bir yerde duruyor. Bizim de bu dünyaya bir bakışımız, hayatımızın bir akışı vardı. Bununla ilgili olarak birbirimizi haberdar etmek istiyorduk. Bir Alevi kurumu açıklama yaparken, eskiden hiç mikrofon olmazken; önüne birkaç Alevi medyasının mikrofonu dizildi. Alevi toplumu ne kadar çok olduğunu TV10 ekranında fark etti. Herkes bulunduğu yerde kendisini küçük ve az sanıyorken; tam tersi Türkiye’nin her yerinde olduğunu gördü. O ekran bize gösterdi ki; o kadar çok ve renkliyiz ki, hepimiz açısından müthiş bir özgüven gelişti.”

“ALEVİ TOPLUMUNDA GELİŞEN ÖZGÜVENİN ÖNÜ KESİLMEK İSTENDİ”

Çilem Küçükkeleş, TV10’nun kapatılmasıyla Alevi toplumunda gelişen özgüvenin önünün kesilmek istendiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Alevi toplumunda gelişen bu özgüvenin önü kesilmek istendi. Mikrofon tutmanın, duyguyu, bakışı dışarı yansıtmanın yolunu bulmak, toplumu tarif etmeye çalışan devlete öyle olmadığını anlattı. Bu da ciddi rahatsızlıklar oluşturdu. Biz sadece ölürken haber olan toplumlar olarak bu kez ne yaşıyorsak haber yapma imkanı bulduk; aynı zamanda bunu başkasına yorumlatmayı bırakıp, kendimiz üzerine cümle kurduk. Alevi haberciliği bugün geldiği yer açısından çok değerlidir. Bu toplumun kadınlarının en çok sesi de PİRHA ve CAN TV gibi daha eşit yaklaşan yerden durduğu için çok daha fazla yansıdı.

“PİRHA PES ETMEYENLERDENDİR”

Dönem dönem dosyalar hazırlanırken; mutlaka bir denge kuruluyor. Kadınlar düşüncelerini aktarıyor. Ne kadar değerli cümleler kurduklarını, bazen erkekleri çok aşan yerde durduğunu açığa çıkarıyor PİRHA. Beşinci yaşını doldurdu. İyi ki de oldu PİRHA. Ömrü uzun olsun. Süreklilik Alevilikte çok önemlidir. Bir şeyi yapıp, olmadığında pes edip gittiğiniz zaman hiçbir yere erişemiyorsunuz. PİRHA pes etmeyenlerdendir. Sürekliliğinin devam etmesini, başta kadınlar olmak üzere bu toplumun dilini mikrofonlarına taşımasını diliyorum. Birçok şeyi de başardı. Bundan sonrasını da başaracağını düşünüyorum.”

Barış KOP / İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak