PİRHA – İstanbul Pendik’te bulunan Seyit Seyfi Cemevi’nde 19 Mayıs Cumartesi günü yapılacak cem öncesi açılış konuşması yapılacağı ve tarikat namazının kılınacağının belirtilmesi tepki çekti. Pir Celal Fırat, “Alevi inancı, kimsenin egosunu tatmin etmek için kullanılmaz, açılış konuşmalarından sonra cem yapılmaz. Aleviliği Sünni veya Şii ilkeleriyle tanımlayarak inancı yaşamdan koparanlar var. Aleviliğe namaz rekatları ile ayar çekmektirler” dedi.
İstanbul Garip Dede Dergahı Başkanı Celal Fırat, Pendik’te bulunan Seyit Seyfi Cemevi’nde yapılacak, ‘Cem’deki On iki erkan on sekiz hizmet sıralaması’ içinde yer alan ikinci hizmet olarak nitelendirilen ‘Tarikat namazı ve cem açılış gülbankı’na tepki gösterdi.
Dört Kapı Kırk Makam Eğitim ve Araştırma Derneği, Çağdaş Demokratik Ehlibeyt Eğitim ve Kültür Derneği ve Seyit Seyfi Cemevi’nin destekleriyle Ankara Çubuk yöresi erkanına göre yapılacak cem afişlerinde yer alan ‘Eski, otantik cemleri merak edenler’ yazısını da eleştiren Fırat, şu çağrıda bulundu:
‘Aleviliği merak edenler cem olmaz, Alevi olanlar cem olur. Aleviliğe frekans ayarlaması yapma konusunda yarışa girenlerden olmayın. ‘Şah Hüseyin’ aşkına uyarıyor ve sahici sevgide birleşelim diyorum” diyerek çağrıda bulundu.
“AÇILIŞ KONUŞMALARINDAN SONRA CEM YAPILMAZ”
Alevi kültürünün ve geleneklerinin inançsal değerlerden ayrı olmadığını belirten Pir Celal Fırat, topluma katılanların söz konusu değerlerle büyüdüğünü ve bunun nesilden nesile aktarıldığının altını çizdi.
Aleviliğin sosyal etkileşim ve varoluş yoluyla öğrenildiğini ifade eden Fırat, şunları belirtti:
“Aleviliğin öğrenilmesi, anlatılması uygulanması diğer inançlardan farklı olarak bütünüyle pratiktir ve canlıdır. Eski bir kültür veya sosyal bir kalıntı değildir. Tarihle olan bağlantısı ve değerleri, dil biçimindeki sembolleri asla değişmez, değiştirilemez modern zamanların en uygun inanç sistemi olması bakımından da sosyal etkileşim ve varoluş yoluyla öğrenilir. Karmaşık bilgi ve davranış uygulamalarından oluşmaz ve asla eski değildir. Gerçekliliğini, orjinalliğini kaybetmemiştir. “Yol bir sürek bin bir” Alevi inancına sahip birey, yetenekleri ve seçenekleri ile fark yaratır. İnancını zekasıyla ilişkilendirme becerisine sahiptir. Bir metoda yerleştirilerek kimsenin egosunu tatmin etmek için kullanılmaz, açılış konuşmalarından sonra cem yapılmaz.”
“ALEVİLİK, SÜNNİ VE Şİİ İLKELERİYLE YAŞAMDAN KOPARILIYOR”
Bireysel inanç özgürlüğünün yavaş yavaş yok olduğunu söyleyen Fırat, “Özgür olmayan birey, özgür irade yerine farklı reaksiyonlarla aynı metoda yaklaşıp bu metot içinde kaybolma tehlikesiyle baş başadır” dedi.
“ALEVİLİĞE NAMAZ REKATLARIYLA AYAR ÇEKİYORLAR”
Celal Fırat, şu an Alevilerin inançlarından hızla uzaklaştırılmakta olduğunu, inançlarının şekilsiz bir maddeye dönüştüğünü belirterek, bunun başlıca sorumlularının da Aleviliği kurumsallaştırıp Sünni veya Şii ilkeleriyle tanımlayarak inancı yaşamdan koparanlar olduğunu vurguladı. Fırat, “Bu yöntem ile Aleviliğe namaz rekatları ile ayar çekmektir” dedi.
Alevilik inancında yapılacak ritüellerde rızalık ilkesinin şart olduğunun altını çizen Fırat, Rızalık ilkesinin toplumda bireylerin haklarını koruma tedbiri olduğunu kaydetti.
“DEYİŞ YENİDEN ÖRGÜTLENME VE DİRİLİŞ ARACIMIZDIR”
Fırat, şöyle devam etti;
“Bir noktada belli bir inanç, irade ve bilinç gerektiriyor. Öyle kaba bir şekilde veya biçimsel bir geleneğin yerine getirilmesi olarak bakılamaz. Öz irade ile ortaya çıkan bir tutum ve davranıştır. Bu irade, inanç, bilinç ile şekillenir ve ancak o zaman ceme girilir sloganlarla ceme girilmez. Doğanın her elementi sazdaki akordumuzken, yazdığımız her şiir her nefes, her deyiş ise örgütlenme ve yeniden diriliş aracımızdır. Kerbela’yı en acısından yaşayan ve lanetleyen, ölüm ve yaşam kıyısında sevgiyi arayan, kötüye iyilik dersi, en iyi nasihati zekice verenler sadece sazla cem oldular. Kuran’ı kerimi cemde öğrenen mealini anlamamış demektir.” (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.