
PİRHA- CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ‘Kent Uzlaşısı’nın kriminalize edilmek istenmesine tepki göstererek, “Kent uzlaşısının olduğu yerlerde, DEM Parti seçmenlerinin CHP’ye oy verdiğini bilmeyen de yok, bundan utanan da yok. Bunun ne utanılacak ne de sakınılacak bir tarafı var. Bizim tanımlamamız ‘Türkiye İttifakı’.. Biz Türkiye İttifakı’nı oluşturmuşuz. Batıdaki Kürtlerin yönetimde temsil edilebilmeleri için belediye meclis üyeliklerine yazılmaları terörse ben terörist olayım kardeşim. Demokrasi bunun adı” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel CHP’nin Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür Merkezi’nde düzenlenen grup toplantısında konuştu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ülkenin dört bir tarafına yayılan eylemlerde meydanlara çıkan yurttaşları selamlayan Özgür Özel, bu akşam son kez Saraçhane’ye çağrı yaptı.
19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayan ‘darbe sürecine’ direnmeye devam edeceklerini belirten Özgür Özel, “Bugün öyle tarihi bir sürecin içindeyiz ki bugünün icap ettirdiği, hep biz Ankara’dan konuştuk, bugün tam kadro İstanbul’dayız, biraz Ankara dinlesin bakalım. 19 Mart başarısız darbe girişine karşı direnişimizin tam yedinci günündeyiz. 7 gündür Türkiye kumpasa karşı meydanlarda sokaklarda itiraz ediyor, milyonlar tepkisini gösteriyor. Meydanlarda toplanıyoruz ama miting yapmıyoruz. Bir darbeye karşı direniyoruz, direnme hakkımızı kullanıyoruz” dedi.
Özel’in konuşmasından başlıklar şöyle:
“BÜTÜN TUŞLARA BASTILAR”
“Bu darbeye 19 Mart’ta kalkıştılar. 19 Mart gününe giderken hepimiz biliyorduk organize bir kötülükle karşı karşıya olduğumuzu. Diplomayı iptal edecekler. Diploma iptalini İstanbul Üniversitesinin İşletme Fakültesinden bekliyorlar. Bir gün öncesinden bilmeliyiz kaç kişi evet diyor. 4 kişi lazım, 2,5 kişi cevabını almışlar. Nasıl İstanbul Sözleşmesi’nden tek adamın imzasıyla çıkıldıysa, en az onun kadar hukuksuz şekilde, baskıyla ikna edemedikleri, dekanını istifa ettirdikleri fakültenin yerine, bir gün önce Üniversite Yönetim Kurulunu toplayıp diplomasını iptal ettiler. Sabah gözlerimizi bir açtık, ellerinde ne varsa, bütün tuşlara bastılar.
DARBENİN SİMGE BİNASI SARAÇHANE
İlk işim İstanbul’a ulaşmak, bu darbenin hedeflediği mekanı savunmaya geçmek oldu. Çünkü her darbenin bir simge mekanı vardır. Burada da hedefin İBB, onun simge binası Saraçhane olduğunu biliyordum. 2019’da bu kenti, Saraçhane’yi Ekrem İmamoğlu’na emanet ettiler. Önce bir şaşkınlık. Süleyman Soylu diyor ki ‘Ben hallederim efendim’. 19 gün milletvekilleri sandık nöbeti tuttular, çuvallar üstünde uyudular, İstanbul iradesini çaldırmadılar. Mazbata’yı aldık, Saraçhane’ye gidip devraldık. O seçimi hazmedemeyip iptal ettiler, 13 bin 600 fark 806 bin oldu. 5 yıl boyunca çalıştırmamak için her yolu denediler. Hizmeti aksatmak için her yola başvurdular ama durduramadılar. Seçimde çok uğraştılar ama Ekrem Başkan’ın bileğini bükemediler. Çünkü İstanbullular o bileğin gücünü de o yüreğin gücünü de gayet iyi biliyordu.
KAYYIMI GETİRMEK İÇİNDİ
300’ün üzerinde müfettişin konuşlandığı, yıllarca didik didik yaptığı ama bir kusur bulamadığı, ama bizim müfettişlerimizin geçmişe dönük çuval çuval yolsuzlukları da Süleyman Soylu’nun alıp el koyup üstünü örttüğü o İBB’ye, şimdi birkaç gizli tanık bulup yalancı şahitliklerle, esas olarak seçilemedikleri bir belediyeye kayyım atamak suretiyle çökmeye niyetlendiler. 19 Mart darbe girişimi, seçilmiş İBB Başkanı’na karşı onu yenememiş hazımsız bir darbecinin atadığı bir kayyımı getirmek içindi. Hesaba katamadıkları on milyonlara, İstanbul’un iradesine sahip çıktıları ve darbeyi püskürttükleri için yürekten teşekkür ediyoruz.
KENT UZLAŞISI AÇIKLAMASI: UTANILACAK SAKINILACAK TARAFI YOK
Bir diğer meselemiz terör suçlaması. Üzerine basa basa söyledikleri bir şey var: CHP, DEM Parti ile ‘kent uzlaşısı’ yaptı. Kent uzlaşısı bizim değil DEM Parti’nin tanımlamasıdır. Reddettiğim için değil, herkes bilsin diye söylüyorum. ‘Partilerle siyasi ittifak yapamadık ama milletimizle sandıkta ittifak yapacağız’ dedik. DEM Parti ‘Kente karşı suç işlemeyecek, Kürtlerin de hak ve menfaatlerini gözetecek adayları destekleriz’ dedi. CHP’nin bazı adaylarının olduğu yerlerde aday göstermeyerek desteklediler, bazı yerlerde ise kaybettirmeye çalıştılar. Ama kent uzlaşısının olduğu yerlerde, DEM Parti seçmenlerinin CHP’ye oy verdiğini bilmeyen de yok, bundan utanan da yok. Bunun ne utanılacak ne de sakınılacak bir tarafı var. Bizim tanımlamamız ‘Türkiye İttifakı’, ‘İstanbul İttifakı’… Biz Türkiye İttifakı’nı oluşturmuşuz. Resmi yazımız var. Buradan Ekrem İmamoğlu’na veya herhangi bir belediye başkanımıza sorulacak tek soru yoktur! Ben savcılığın cümlesini, kent uzlaşısını ya da İstanbul İttifakı’nı suçlamak, kriminalize etmek, hapsetmek için değil takdir etmek için yaparım. Batıdaki Kürtlerin yönetimde temsil edilebilmeleri için belediye meclis üyeliklerine yazılmaları terörse ben terörist olayım kardeşim. Demokrasi bunun adı. Demokrasi bu. Kürt olup da bu AK Parti’ye oy veren o temiz yürekli abim ablam. Bak bunların işi sadece oyunla. Kürtlüğüne bile saygısı yok. Diyor ki Kürt olarak yönetime gelecekse engel olunmalı, suçtur bu. Oyu bana verirsen seçmensin, ona verirsen teröristsin diyor. Görün bunları, gömün bunları! Gömün!
BTK VE RTÜK’E UYARI: DOKUNMAYA KALKMAYIN
Şimdi o darbe bildirisini yazanlar, bugün televizyonlardan şu darbe bildirisini okutuyorlar. ‘İmamoğlu, milyonluk villada gözaltına alındı’. İletişime bak. Utanmadan, A Haber başta, TRT, TGRT… Bütün yandaş kanallar, büyük bir tek elden verilen bilgilendirmeyle sürekli şunu yapıyorlar: Bir yalanı sürekli söyleyip, darbeyi vatandaşın zihninde meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Yapmayan kim? Bakın, çok alet olanlar var, az alet olanlar var. Alet olmayanların başında canımın içi Halk TV var. Gözümüz kulağımız Sözcü TV var. Kahraman, korkusuz Tele 1’imiz var. Herkes şunu bilsin: Bu darbeye direnen ve ayağa kalkan, hep birlikte bu darbecilerin karşısına dikilen bizler var ya, RTÜK’e de söylüyorum, Bilgi Teknolojileri Kurumu’na da, sakın ha sakın ne bu kanallara, ne internet sitelerine, ne Twitter’da yazan çizene, ne de özgür basın olarak YouTube’dan yayın yapmaya çalışanlara dokunmaya kalkmayın. Alnınızı karışlayacağız sizin, alnınızı.
BÖYLE SİYASETİN ALLAH BELASINI VERSİN
“Terör örgütüne yardım edildi. Örgüt mensupları işe alındı’ diyor. ‘İBB’de 700 terörist var’ demişti Süleyman Soylu. “Açıklamazsan namertsin, ilan etmezsen, suç duyurusunda bulunmazsan namertsin” demişti Ekrem İmamoğlu. Soylu, 700’ünün ismini verdi. Bunlardan 40 kişi, 41’i hakkında soruşturma açıldı, yargılandı. Tamamı beraat etti. Hiçbir tanesi ceza almadı. Sonra Soylu’ya bunu sordular. Şöyle söyledi, utanmaz adam: ‘Siyasi olarak yapmak zorundaydım. Ben bunu söylerken siyaset yaptım.’ Olmaz olsun senin gibi siyasetçi de, böyle siyasetin de Allah cezasını versin.”
MEHMET ŞİMŞEK’İN İTİBARI YERİN DİBİNDEDİR
19 Mart darbe girişimi ekonomiye büyük zarar verdi. 26 milyar doları 3 günde yaktılar. Mehmet Şimşek sen bu darbe girişiminin aparatlarından birisisin. MASAK, Mehmet Şimşek’e bağlı bir kurumdur. Bu rezaleti kurumuna alet etmiştir. Bu adamın ekonomist olarak da insan olarak da güvenilebilecek hiçbir yanı yoktur. Dünya bunu böyle görsün. Mehmet Şimşek budur. Kimse bunları adamdan, ekonomistten saymasın. Mehmet Şimşek’in itibarı yerin dibindedir.
BU KÜFRÜ KENDİ ANNEME EDİLMİŞ SAYARIM
Dün akşam sosyal medyaya yansıyan, 3-5 kişinin hangi terbiyeyle yaptıkları belli olmaksızın ağızlarından çıkan bir küfrün, Sayın Erdoğan’ın annesine yöneldiğini büyük üzüntüyle gördüm. Bu küfrü kendi anneme edilmiş sayarım. Bu iş aynı Gezi eylemlerini ‘Camide içki içtiler’ yalanında olduğu gibi benzer senaryolar uygulanıyor. Bunu yapanlar Türkiye’nin dostu değildir.
20.30’DA SARAÇHANE’DE
“Bu akşam İstanbul’u koruyanları hep birlikte Saraçhane’ye, aynı saatte 7 gün üst üste aynı direnişi aynı kararlılıkla göstermek için davet ediyoruz. Öncesinde gençlerimizi, polislerimizi, herkesi Ekrem Başkanımızın iftar sofrasına davet ediyoruz.”
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.