Gezi davasında dün tüm sanıkların beraat etmesi ve ardından tutuklu sanık Osman Kavala, hakkında 15 Temmuz darbe girişimi ile alakalı bir başka dosyadan gözaltı kararı verilmesi dünyada siyasetçilerin ve uzmanların tepkisine yol açtı. Almanya Dışişleri Bakanlığı “Osman Kavala’nın tahliye kararının hemen ardından gözaltına alınması bizi dehşete düşürdü” dedi.
Gezi davası duruşmasında dün tüm sanıkların beraat etmesi ve ardından tutuklu sanık Osman Kavala hakkında 15 Temmuz darbe girişimi ile alakalı bir başka dosyadan gözaltı kararı verilmesi dünya çapında siyasetçilerin ve uzmanların gündeminde…
Almanya Dışişleri Bakanlığı “Osman Kavala’nın tahliye kararının hemen ardından gözaltına alınması bizi dehşete düşürdü. Türkiye’nin taahhüt ettiği hukukun üstünlüğüne dair tüm kurallara uyması çağrısında bulunuyoruz” dedi. Bakanlık, beraat kararının ardından “Cesur ve bağımsız bir sivil toplum, çoğulculuğun ve demokrasinin gereğidir” demişti.
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi Eş Başkanı Carl Bildt, “Türkiye’de vaziyet uzun süre böyle devam edemez!” dedi.
ABD’deki John Hopkins Üniversitesi’nden Türkiye uzmanı akademisyen Lisel Hintz, Kavala’nın gözaltına alınmasının ardından “Bundan o kadar korkuyordum ki düşünmek bile istememiştim. Ama Türkiye buna bile izin vermiyor” dedikten sonra Türkçe olarak “Seviye bu mu?” diye sordu.
Hintz, beraat kararının ardından “Türkiye’den gelen bir habere bu kadar sevinmeyeli uzun zaman olmuştu” ifadelerini kullanmıştı.
Almanya’daki Yeşiller partisinin eski eş başkanı Cem Özdemir, Osman Kavala’nın tekrar gözaltına alınmasının ardından yaptığı Twitter paylaşımında “Büyük Koalisyon’dan biri çıkıp Erdoğan’la ilişkilerin serbestleştirilmesinden bahsederse kusacağım. Ankara’daki yozlaşmış rejimle yakınlaşma değil demokrat dostlarımızla dayanışma gerekli” dedi.
Özdemir davanın beraat ile sonuçlanmasının ardından yaptığı paylaşımda “İki yıldan fazla bir süredir suçsuz biçimde hapiste olan Osman Kavala için ne kadar güzel bir haber! Ve diğer Gezi davası sanıkları için de. Şimdi diğer suçsuz tutuklulular da serbest bırakılmalı. Selahattin Demirtaş’a özgürlük” demişti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye Direktörü Emma Sinclair-Webb, Kavala’nın gözaltına alınmasının “hukuksuz ve kinci” olduğunu, Selahattin Demirtaş’a yapılan muamelenin aynısıyla AİHM kararının bypass edildiğini söyledi.
Reuters’a konuşan Sinclair-Webb, “Türkiye’de adalet sistemi absürt ve zalim bir tiyatroya döndü” dedi.
Avrupa Parlamentosu Eski Türkiye Raportörü Kati Piri, “Osman ve ailesini düşünüyorum. Eşi, annesi ve sevdiklerini. Ve aynı kabusu yaşayan Selahattin Demirtaş ve ailesini. Ve Türkiye’de haksız yere cezaevinde tutulan nicelerini. Bugün kesinlikle adalete geri dönüşün başladığı bir gün olmadı” dedi.
Piri, Kavala’nın gözaltına alınması kararı için “Bu delice zalim adımı anlatmaya kelimeler yetmez” ve “Çılgınlık” ifadelerini kullandı.
Piri beraat kararı için “Uzun zamandır Türkiye’den gelen en iyi haber” demişti.
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marija Pejcinovic Buric beraat kararını sevinçle karşıladıklarına dair bir açıklama yapmış ve “İfade özgürlüğü, şiddetsiz protesto örgütleme hakkı ve özgürlük, Avrupa Konseyi’nin tüm üye ülkelerinde temel insan haklarıdır” demişti.
Türkiye’deki ABD Büyükelçiliği de “Osman Kavala ve diğer sivil toplum aktivistleri hakkındaki davayı yakından takip ettik. Mahkemenin bugün verdiği beraat ve tahliye kararını memnuniyetle karşılıyoruz” açıklamasında bulunmuştu.
Uluslararası Af Örgütü de beraat kararının ardından, “Türk yetkilileri Türkiye’deki basını özgür bırakmaya çağırıyoruz” demişti.
(BBC Türkçe)
Yoruma kapalı.