Alevi Haber Ajansi

Ölüm orucundaki Sibel Balaç 46, Gökhan Yıldırım 42 kiloya düştü

PİRHA-Sibel Balaç 225, Gökhan Yıldırım 219 gündür ölüm oruçlarını sürdürüyor. Sibel Balaç 46, Gökhan Yıldırım ise 42 kiloya düştü. Artık kasları erimeye başladığı için kardeşinin yürüyemediğini söyleyen Gökhan Yıldırım’ın ağabeyi Erkan Yıldırım, “Çarşamba günü görüşe giderken yanıma tekerlekli sandalyeyle geldi” dedi.

Ankara’da, Sincan Kadın Cezaevi’nde tutuklu bulunan KHK ile görevinden ihraç edilen öğretmen Sibel Balaç ve 6 yılı aşkın süredir tutuklu olan Gökhan Yıldırım ölüm orucunu sürdürüyor. Sibel Balaç açlık grevinin 225’inci gününde, Gökhan Yıldırım ise 219.

Yıldırım ve Balaç’ın sağlık durumları gün geçtikçe kötüye gidiyor artık kalem tutamıyor, ağız içi yaraları var ve yürüyemiyorlar.

Sibel Balaç’ta kalp çarpıntıları, ayaklarda şişme, halsizlik, şekeri katı yiyememe, kas ve eklem ağrıları var.

Gökhan Yıldırım’da ise el ve ayaklarında damar çatlaklarından kaynaklı kızarıklar, ellerinin parmak aralarında yaralar, burun bölgesinde kızarıklıklar, ensesinde kızarıklıklar, hücresinden çıktığı zaman gitmek istediği yere tekerlekli sandalye ile gidebiliyor, katı şeker kullanamıyor sadece su, şeker, tuz ve limonla beslenebiliyor, el parmaklarının arasındaki yaralardan kaynaklı şu an yazı yazamıyor, kemik ağrılarından kaynaklı geceleri uyuyamıyor.

“ADİL YARGILANMA UĞRUNA BEDENLERİNİ AÇLIĞA YATIRDILAR, ONLARIN SESİNİ DUYURALIM”

Gökhan Yıldırım’ın ağabeyi Erkan Yıldırım, kardeşiyle cezaevinde en son çarşamba günü görüştü. Yıldırım, kardeşinin artık yürüyemediğini vurgulayarak şunları söyledi:

“Artık kasları erimeye başladığı için yürüyemiyor. Görüş alanına giderken, berbere giderken, avukatla görüşürken yürüyemiyor. Çarşamba günü görüşüne giderken bizim yanımıza tekerlekli sandalyeyle geldi. El ve ayaklarından damar çatlamalarından dolayı morarmış, el parmak aralarında derisi çatladığından dolayı artık yazı da yazamıyor. Önceden katı şeker alıyorlardı ancak şu anda ağız yaralarından dolayı onu da alamıyor ve kemik ağrılarından dolayı geceleri uyuyamıyor. Kardeşim görüşmemizde bana ‘Biz halkımız için canımızı ortaya koymuşken medya neden bu kadar sessiz ve duyarsız. İlla ki ölmemiz mi gerekiyor birilerinin ses çıkarması için’. Adalet uğruna, adli yargılanma uğruna çocuklarımız bedenlerini açlığa yatırdı bizlerde nerede olursak olalım onların sesini duyuralım” dedi.

Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım’ın talepleri şöyle:

– Dijital delillerle gizli tanık ve itirafçı tanıklarla yürütülen yargılamalara son verilsin.

– Keyfi disiplin cezalarına son verilsin.

– Hasta mahpuslar serbest bırakılsın.

– Hapishanedeki kitap, dergi kısıtlamalarına son verilsin.

– Hapishanedeki sohbet hakkının eksiksiz uygulanması.

– Yozlaştırmaya karşı mücadele edenlere verilen cezalar iptal edilmeli.

– Tarafımıza verilen hapis cezaları iptal edilmeli.

– Halkımızın hak ve özgürlükler adalet mücadelesi engellenmemeli.

– Ağırlaştırılmış müebbet infaz yasası tutsaklar lehine değiştirilmeli.

Cihan BERK/PİRHA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak