PİRHA- ODTÜ Mezunları Derneği “Yerel seçimler yaklaşırken kadınların talepleri” başlıklı söyleşi gerçekleştirdi. Panelde kadınların siyasete katılımı ve kadınların temsiliyetindeki yetersizlik ve kentyaşamında kadınların yaşadığı sorunlar konuşuldu.
ODTÜ Mezunları Derneği ve Uçan Süpürge Vakfı işbirliği ile ODTÜ Vişnelik tesislerinde Ayşe Füsun Gönül’ün Moderatörlüğünde KHK ile ihraç edilen akademisyen Funda Şenol Cantekin’in katılımı ile ‘Yerel seçimler yaklaşırken kadınların talepleri’ başlıklı bir panel gerçekleştirildi. Panele HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm’ün yanındaçok sayıda kişi katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Uçan Süpürge Vakfı başkanı Deniz Şengenç, “Duyurularımızın sonucunu sosyal medyada da paylaşacağız, arşivlerimiz için hem ODTÜ mezunlar derneği kendi arşivleyecek video kayıtlarını alıyoruz, bundan sonraki toplantılarımızda öneri bir önerebileceğiniz talepleri, bütün tavsiyeleri de fikirlerinize açığız.” ifadelerini kullandı.
“ORTAK AKILLA KADINLARIN TALEPLERİNİ SUNACAĞIZ”
Panelin moderatörlüğünü yapan Ayşe Füsun Gönül yaptığı konuşmada, “Birincisini başlattığımız bu toplantıların amacı yerel seçimler yaklaşırken siyasetçilerden, siyasi partilerden kadın aday göstermede kriterleriniz nedir diye cevap aramak. Ortak akılla hazırlanmış olan kadınların taleplerini sunmak ” dedi.
Gönül konuşmasına şöyle devam etti:
“Türkiye’nin yüzde 50’sini oluşturan kadınlar yönetimlerde sadece yüzde 2 oranında temsil ediliyor. Kadınlar duyarlılıklarını, yerel yönetimlerde yeterince dile getiremiyor. Dolayısıyla hem kadınların temsili hem kadın temsilcilerin eksikliği bizim başlıca sorunlarımızdan bir tanesi.”
KENT HAKKI…
Funda Şenol Cantek de kentteki kadının yaşadıkları sorunları ve siyasete katılımına ilişkin konuştu:
“Kent hakkı kavramı aslında cinsiyet ayrımı yapılmadan ortaya atılmış bir kavram” diyen Cantek şunları söyledi:
“Bu aslında bir fiil, diğer biçimi ile bir hak. Bir hemşericilik bilinci bağlamında yaşadığımız yerleşim de kent, kasaba veya köy olabilir. Burada yaşamaktan kaynaklanan belli haklarımız ve belli sorumluluklarımız var, ama haklarınız sorumluluklarımızın önünde gelir. Çünkü siz taleplerinizin sorunlarınızın karşılanmasında bir yerel seçim için seçtiğiniz yöneticinin sizin taleplerinizi karşılamasını beklersiniz. Bir yerleşim sınırlar içerisinde insanca yaşayabilmek için temel gereksinimlerinizin insani ölçüde karşılanabilmesine sağlamak için çalışan yerel yöneticilerin var olmasına kent hakkı diyoruz. Yarın yaşadığınız yerleşim de bu şehir olabilir, kasaba olur, köy olur. Burada yaşamaktan kaynaklanan belli haklarınız ve belli sorumluluklarımız var.”
KENTTE GÖRÜNÜR OLMAK VE GÖZE BATMAK
Kadınların kentte yaşadığı sorunların erkeklerinkinden daha fazla olduğuna dikkat çeken Cantek ,”Kadın dostu kent dediğimizde çok daha geniş kapsamlı çok daha makro bir sorundan bahsediyoruz. Kadınların şehirle olan ilişkilerinde iki temel sorun var; Bir tanesi görünür olmak, bir tanesi de göze batmak. Kadınlar sokağa çıkmaları belli kriterlere bağlı. Genelde nasıl çıkabilirler, birincisi kadın her zaman sokağa çıkma bütçesini erkeklerden çok daha kısıtlı kullanıyorlar. Kadınlar genelde sokağa çıkmaları için bir gerekçe bulmak zorunda” dedi.
“İKTİDARIN POLİTİKALARI KADINLARI DAHA DA BASKILIYOR”
“Taşra bölgelere yaşayan kadınlar şehrin merkezine yakın bölgelerde yaşayan kadınlarla aynı ayrıcalıklara, aynı haklara, aynı dolaşım özgürlüğüne sahip değiller” vurgusunu yapan Cantek, ” Evdeki sorumluluklarınızı yerine getirmiş olmanız gerekiyor ki dışarı çıkabilirsiniz. Madem evden çıkamıyorlar sosyalleşebilmek ve özel alanın sınırların dışına ulaşabilmek için evlerine geçici süreyle özel olmaktan çıkarıp, kamusal alana dönüşürler. Bunun başka bir biçimi de mevlüt okuma, hadis indirme gibi, daha dinle inançla ilgili faaliyetler için bir araya gelmek. Kadınlar o kadar büyük baskı içerisinde yaşıyorlar ki, şu an iktidardaki partinin cinsel politikaları, beden politikaları, cinsiyet politikaları ile daha da baskı altına alınıyor. Erkekliğin çok yüceltildiği, şiddetin adeta övüldüğü, kadının mümkün olan her şeyden kapatılmaya çalışıldığı bir dünyada yaşıyoruz. Böyle bir dünyada kadınların eskisine göre daha özgür olduğunu söylemek mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Cantek konuşmasının sonunda, “Kadınların sokakta olabilme ve sokağın bir direniş mekânında dönüşebilmeleri en temel hakları” diye konuştu.
Cebrail ARSLAN/ANKARA
Yoruma kapalı.