PİRHA- Dört bin yıllık tarihin yattığı İkizköy Işıkdere Mahallesi’nde yıkım hızlandı. İş makinaları yoğun bir çalışma yürütürken, çevreciler, yıkıma karşı, iktidara seslenerek, “Yeter artık! Yeter, ellerinizi bu ülkenin topraklarından çekin” dedi.
Diyanet’in Limak tarafından işletilen termik santrale kömür tedarike etmek için yıkılan tarihi cami ve kilisenin bulunduğu alanda iş makinaları çalışmalarını hızlandırdı.
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı İkizköy’de Limak şirketinin kömür çıkarmak için dozerlerle yıktığı cami için köylülerin gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal ve köylüler, yıkıma tepki gösterdi.
“AKP İKTİDARI DÖNEMİNDE CAMİLERİ YIKTILAR”
Dört bin yıllık tarihin yattığı İkizköy Işıkdere Mahallesi’nin katledildiğini aktaran Atal, Diyanet İşleri Başkanlığı’na yaptığı başvuruyu hatırlatarak, şunları söyledi:
“DİB, ‘Cemaati kalmayan bir caminin gerekli izinler alındıktan sonra başka bir yere taşınmasında dinen sakınca yoktur’ dedi. Siz cemaati kalmayan bir camiyi başka yere taşımadınız. Camiyi tarumar ettiniz, yerle bir ettiniz, yeksan ettiniz, yıktınız. Cemaati kalmamış bir cami değil, cemaati bırakılmamış bir camiydi. Işıklara Mahallesi’ne el koydunuz. Halkın malına el koydunuz. Dolayısıyla şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihinde ilk defa AKP iktidarı döneminde camileri yıktılar. Dozerlerle tarumar ettiler. Diyanet İşleri Başkanlığı da bu cami yıkılabilir diye fetva verdi.”
“SÖMÜRÜYE SON”
Köylü yurttaşlardan biri de, insanların emeğini, toprağını, nefesini, oksijenini, maneviyatını, ibadethanelerini, camisini, kilisesini, kapitalist sisteme kurban edildiğini vurgulayarak, “Ne kaldı geriye? Ne kaldı? Ülkeyi yerle bir ettiniz. Türkiye’yi talan ettiniz. Ne bıraktınız, ne bırakıyorsunuz? Gençliğimize, nefes alın alır bir ülke bırakamayacak mıyız? Sizler ne vicdansız insanlarsınız. Yeter artık! Yeter, ellerinizi bu ülkenin topraklarından çekin. Bu ülkenin geçiminden geçim kaynaklarından çekin. Köylüden çekin. Yeter artık. Bu ülkede biz adalet istiyoruz. Emeğe adalet istiyoruz. İnsan adaleti, hayvan adaleti, doğa adaleti, toprak adaleti istiyoruz. Sömürü son bulsun istiyoruz. Yeter artık. Biz bu ülkede nefes almak istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
“GEÇMİŞİMİZİ SİLDİLER”
Bir başka köylü yurttaş da, yıkımın yapıldığı Işıkdere’de iki bin on sekizden bu yana kazı yapıldığına dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dört senedir devam eden kazıyı geçtiğimiz hafta Çarşamba’dan itibaren bitirerek ve alandaki kalıntıları yok ederek alıp karşıya döktüler. Burada çıkan Roma ve Bizans dönemine ait kalıntılar, mozaik taşlar bulunduğu söylendi. Biz umutlandık. Biz bununla ilgili dava açtık. Dedik ki burası bu şekilde kalırsa Akbelen de kurtulur dedik. Neye tutunduysak her şey elimizden söküp aldılar. Işıkdere’yi an be an, dört senedir lokma lokma yediler. Ne deremizi tanıdılar, ne kültürel varlıklarımızı tanıdılar. Geçmişimizi sildiler. Geleceğimizi çalıyorlar. Akbelen Ormanı’nı vermeyeceğiz.”
Köylülerin bekleyişi sürerken, yıkımın yapıldığı alana jandarma sevk edildi.
PİRHA/MUĞLA
Yoruma kapalı.