PİRHA-Kocaeli Kandıra Cezaevi’nde tutuklu bulunan demans hastası Aysel Tuğluk’u ziyaret eden HDP Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, “İnsanları tanırken, olayları hatırlamada zorlamalar yaşıyor. Unutma süresi çok kısalmış. Cümleleri toparlamada zorlanıyor. Tuğluk, AKP’nin politikalarına karşı durduğu ve boyun eğmediği için cezaevinde tutuluyor” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, demans hastası HDP eski Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk‘u tutuklu bulunduğu Kocaeli Kandıra Cezaevi’nde 17 Ekim’de ziyaret etti.
Ziyarete ilişkin Mezopotamya Ajansı’na konuşan Taşdemir, “Görüşmenin hem ortamı hem de Aysel’in durumunu görmek bizim içinde zorlayıcıydı. Çok ağır geçti. Çünkü biz Aysel’e birlikte yıllarca birçok alanda mücadele ettik, direndik. Aysel’in rahatsızlığından kaynaklı durumunun bu kadar kötü olması hepimizi etkiledi. Zorlandığımı ifade edebilirim” dedi.
“UNUTMA SÜRECİ ÇOK KISALMIŞ”
Tuğluk’un yanında kalan HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ‘dan bilgi aldıklarını paylaşan Taşdemir, “Hastaneye tek başına gidemiyor. Figen Yüksekdağ’ın refakatiyle gidiyor. Hastalık sürecinin de çok farkında değil. ATK’ye, hastaneye gittiğini biliyor ama neler yaşandığının, kendi durumunun bilincinde olmama hali var. İnsanları tanırken, olayları hatırlamada zorlamalar yaşıyor. Unutma süresi çok kısalmış. Cümleleri toparlamada zorlanıyor. Biz 40 dakika görmemize rağmen durumunun ne kadar ağırlaştığını, hastalığında ne kadar ilerleme olduğunu, cezaevinde koşullarında kalmasının ölüme davetiye çıkarma olduğunu gördük” ifadelerini kullandı.
“TUĞLUK, AKP’NİN POLİTİKALARINA BOYUN EĞMEDİĞİ İÇİN CEZAEVİNDE TUTULUYOR”
Taşdemir, Tuğluk’un demans hastalığına rağmen tahliye edilmemesine tepki gösterirken, şunları söyledi:
“ATK’nin, cezaevinin, doktorların, bakanlığın yani aslında bu süreci takip eden kişilerin Aysel’in hasta olduğuna ikna olduğu, yaşananları bildikleri ortadadır. Aysel, Kürt, kadın, HDP’de milletvekili, AKP’nin politikalarına karşı durduğu ve boyun eğmediği için cezaevinde tutuluyor. Yoksa hastalığına ikna olup, olmama meselesi değil. Biz yarım saat – 40 dakikada içerisinde durumun vahim olduğunu anlayabiliyorsak; ATK’deki, hastanedeki doktor da takip eden bakanlık da bunu bilir. Aysel’in durumunu bildiklerini, takip ettiklerini, gözlemlediklerini biliyoruz. Aylardır, ATK’ye, üniversite hastanesine gönderiyorlar. Aysel’i gördüğünüzde durumun vahametine anlıyorsunuz, ATK’ler, raporlar hikaye. Raporlar, ATK’nin Aysel’i cezaevinde tutmak için gerekçeleridir.”
“KÜRT VE ALEVİ DÜŞMANI BİR YAKLAŞIMDIR”
Tuğluk’a intikam duygusu ile yaklaşıldığını belirten Taşdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
“AKP siyasetinin üzerinde şekillendiği ırkçı, milliyetçi, Kürt, kadın, Alevi düşmanı yaklaşımıdır. Bir intikam alma yaklaşımıdır. Aysel’i bu durumda tutmanın anlamı intikam almadır. Bunu hukukla, siyasetle izah etmek saçmadır. Aysel’in geçmişinden, temsil ettiği değerlerden, mücadelede dinamizminden, direnme biçiminden intikam almadır. Aynı zamanda dışarıya da ‘siz ölseniz de hafızanız geçmişi hatırlamasa da benim size duyduğum öfke bitmez, intikam duygum bitmiyor. Bu şekilde bahanelerle, gerekçelerle bunu yaparım’ deniyor. Gerçekten insanım diyen herkesin buna karşı çıkması gerekiyor. Bu süreç, AKP’nin Kürtlere, Kürt kadınlarına yaklaşımı, mücadeleyle aşılır. Aysel’in o şart ve koşullardan çıkarak, özgürlüğüne kavuşması, duyarlılığımızı, itirazımızı ve sesimizi yükseltmemizle ilgilidir.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.