Alevi Haber Ajansi

Milletvekili Kordu’dan, Çorum Katliamı’nın aydınlatılması için TBMM’ye önerge!

PİRHA – DEM Parti Milletvekili Ayten Kordu, Çorum Katliamı’nın aydınlatılması talebiyle TBMM’ye Araştırma Komisyonu kurulmasını önerdi. Kordu, önergesinde Çorum Katliamı’nın bütün yönleriyle araştırılması, bu katliamın arkasındaki organize yapılar ve karanlık odakların açığa çıkarılması, katliamın gerçekleşmesinde etkili olan sosyal, siyasal ve kurumsal faktörlerin ortaya konulması ve toplumsal barışın gereği olarak adaletin ve yüzleşmenin sağlanması gerektiğini vurguladı.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Dersim Milletvekili Ayten Kordu katliamın 45. Yılında Çorum Katliamı’nın aydınlatılması talebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne araştırma önergesi verdi.

Çorum Katliamı’nın 1980 yılında Çorum’da onlarca Alevi yurttaşın yaşamını yitirmesine, yüzlercesinin yaralanmasına ve binlercesinin yerinden edilmesine neden olduğunu hatırlatan Ayten Kordu, “Çorum Katliamı’nın bütün yönleriyle araştırılması, bu katliamın arkasındaki organize yapılar ve karanlık odakların açığa çıkarılması, katliamın gerçekleşmesinde etkili olan sosyal, siyasal ve kurumsal faktörlerin ortaya konulması ve toplumsal barışın gereği olarak adaletin ve yüzleşmenin sağlanması amacıyla Anayasa’nın 98’inci ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince bir Meclis Araştırması açılmasını arz ederim” dedi.

“SALDIRGANLAR, İKİNCİ BİR MARAŞ KATLİAMI YARATMAYI HEDEFLEDİ”

Milletvekili Ayten Kordu, Çorum Katliamı’na ilişkin araştırma önergesinin gerekçe bölümünde ise şu ifadelere yer verdi:

“27 Mayıs 1980 tarihinde Gün Sazak’ın suikasta uğramasının hemen ardından, Çorum’da bazı paramiliter gruplar 29 Mayıs itibariyle harekete geçirilerek sol görüşlü bireylere ve Alevi yurttaşlara yönelik organize saldırılar başlatıldı. Aynı gün Çorum sokaklarında tekbirler eşliğinde Alevi mahallelerine yönelen bu saldırılar, yaklaşık bir buçuk ay boyunca aralıksız sürdü ve 10 Temmuz 1980’e kadar devam etti.

4 Temmuz Cuma günü sokağa çıkma yasağının kaldırılmasının ardından saldırganlar, ellerindeki uzun menzilli silahlar ve patlayıcılarla kapsamlı bir saldırıya geçerek, ikinci bir Maraş katliamı yaratmayı hedefledi. Bu planlı şiddet dalgasıyla Çorum neredeyse bir savaş alanına döndü. Aynı gün içerisinde, Milönü Mahallesi’nde bulunan Alaaddin Camii’nin bombalandığı ve kurşunlandığına dair asılsız haberler hızla şehir geneline yayıldı. Her ne kadar camiden çıkan birçok yurttaş bu bilgilerin gerçek olmadığını kısa sürede fark ederek olaylara katılmasa da, ‘komünistlerin camilere saldırdığı’ yönündeki propagandalar şehirde yaygın şekilde dolaşıma sokuldu ve bazı vatandaşlar bu söylemlerle kışkırtıldı. Bu yalanlar üzerinden yürütülen kışkırtmalar sonucu saldırılar sol görüşlü kişilerin yaşadığı mahallelere yayıldı. Çok sayıda ev, çıkarılan yangınlar nedeniyle ciddi biçimde hasar gördü.”

“ALEVİ KİMLİĞİNE YÖNELİK SİSTEMATİK BİR NEFRETİN, ŞİDDETİN VE YOK SAYMANIN İFADESİDİR”

Gerekçesinde, 27 Mayıs – 10 Temmuz 1980 tarihleri arasında Çorum’da gerçekleştirilen katliamın, yalnızca bir şehirde yaşanan organize bir saldırı değil, Türkiye tarihinde Alevilere yönelik süregelen ayrımcılık ve nefret politikalarının kanlı bir parçası olarak yerini almış olduğunu belirten Kordu şunları kaydetti:

“Bu süre zarfında onlarca Alevi yurttaş katledilmiş, yüzlercesi yaralanmış, evler ve iş yerleri yakılıp yıkılmış, binlerce insan doğup büyüdükleri yerlerden göç etmek zorunda bırakılmıştır. Saldırılar, planlı ve organize bir şekilde paramiliter gruplar tarafından gerçekleştirilmiş; devletin güvenlik güçleri ise ya geç müdahale etmiş ya da etkisiz kalmıştır.

Bu katliamda, tıpkı Maraş’ta olduğu gibi, bazı camilerden ve minarelerden provokatif anonslar yapılmış, halkın dini hassasiyetleri istismar edilerek komünist ve Alevi düşmanlığı körüklenmiş, sözde bir ‘camii saldırısı’ bahanesiyle Alevi mahallelerine saldırılar düzenlenmiştir. Katliamın doruk noktasında, resmi rakamlara göre 57 kişi hayatını kaybetmiş, pek çok kişi işkenceden geçirilmiş, yakılarak öldürülmüş veya tecavüze uğramıştır. Bu cinayetlerden biri, bir Alevi dedesi olan Veli Solmaz’ın bir fırında diri diri yakılmasıdır – insanlık onurunun paramparça edildiği, devletin göz yummasıyla işlenmiş bir vahşet olarak hâlâ hafızalardadır. Çorum Katliamı, tıpkı Maraş, Malatya ve Sivas katliamlarında olduğu gibi, Alevilere yönelik sistematik şiddetin ve organize saldırıların bir halkasıdır. Çorum’da yaşananlar sadece ‘bir grubun diğerine saldırısı’ değil, aynı zamanda Alevi kimliğine yönelik sistematik bir nefretin, şiddetin ve yok saymanın ifadesidir.”

“TBMM ÇATISI ALTINDA BİR MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALIDIR”

“Toplumun barış içinde bir arada yaşayabilmesi için, tarihsel travmalarla yüzleşmek, geçmişin acılarını görmezden gelmek yerine konuşmak, anlamak ve hesap sormak gerekmektedir” diyen Kordu, şunları ekledi:

“Devletin arşivleri bu katliama dair bilgilerle doludur; ancak bu belgeler kamuoyuyla paylaşılmamış, hiçbir derinlemesine soruşturma yapılmamış, adalet sağlanmamıştır. Oysa ki Çorum Katliamı, sadece geçmişin bir karanlık sayfası değil, bugün hâlâ Alevi yurttaşların kendilerini güvende hissetmemesine neden olan yapısal sorunların da temelinde yer almaktadır.
Demokratik toplum inşasının temel adımı, bu tür insanlık suçlarının aydınlatılması ve sorumluların ortaya çıkarılmasıdır. Aradan geçen 45 yıla rağmen Çorum Katliamı hakkında hâlâ gerçek anlamda adalet sağlanmamış olması, bu ülkede toplumsal barışın ne denli kırılgan olduğunu bir kez daha göstermektedir.
Bu bağlamda, Çorum Katliamı’nın neden ve sonuçlarıyla araştırılması, varsa devlet içindeki sorumlu yapıların ortaya çıkarılması, halkın vicdanının ve adalet duygusunun onarılması açısından zaruridir. Bu önerge, yalnızca geçmişe değil, aynı zamanda Türkiye’nin geleceğine, farklılıklarıyla bir arada yaşayacağı bir toplumsal düzene olan inanca hizmet etmektedir. Adaletin tecellisi, arşivlerin açılması, sorumluların ifşa edilmesi ve mağdurların acısının tanınması için TBMM çatısı altında bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmalıdır.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.