PİRHA – Maraş Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anmak ve katliamı lanetlemek için Maraş’a giden Alevi kurum temsilcileri Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAVK) Nurhak Cemevi’nde canlarla buluştu.
Haberin Videosu
Alevi kurum temsilcileri ve dedelerden oluşan heyet Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Nurhak Şubesi ve Cemevi’nde Nurhak halkı ile cemal cemale oldu. Maraş Katliamı’yla ilgili sohbetlerin edildiği toplantıda divanda Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Onursal Başkanı Turgut Öker, Britanya Alevi Federasyonu (BAF) Başkanı İsrafil Erbil, Alevi Bektaşi İnanç Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Aksoy, Pir Süleyman Deprem ve Hüseyin Abdal Ocağı Dedesi Hüseyin Gazi Metin yer aldı.
Nurettin Aksoy Dede toplantı öncesi gülbeng okudu.
“EN GÜZEL CEMLER HAK ARAMADA YAPILIR”
Maraş Katliamı ile ilgili dörtlükler okuyan Hüseyin Gazi Metin dede şunları belirtti: “Ne kadar davanıza sahip çıkarsanız dede olarak bizleri o kadar mutlu edersiniz. Kerbela bitmedi devam ediyor. Devam etmemesi için kimliğinize sahip çıkın. En güzel cemler meydanlarda yapılır. En güzel cemler hak aramada yapılır. Sazımızla sözümüzle meydanlarda hakkımızı arayacağız.”
Sanatçı Hüseyin İpek, Hüseyin Gazi Metin dededen rızalık alarak deyişler okudu.
“CANLARIMIZI ANMAK YOLUMUZUN, İNANCIMIZIN GEREĞİDİR”
Açılış konuşmasını yapan AABK Onursal Başkanı Turgut Öker, 39 yıl önce yaşanan katliamı önleyecek imkanları olmadığını, ancak katledilen canları anmanın Alevi inancının gereklerinden olduğunu kaydetti. Yakın tarihlerde yaşanan katliamların anılmadığı taktirde yeni katliamlara zemin hazırlanacağına dikkat çeken Öker, “Bu çabamız bir daha bu katliamlar yaşanmasın diyedir. Bu yolda şehit düşmüş canlarımızı anmayı inancımızdan bir parça olarak görüyoruz. Bu yolda başını vermiş canlarımızı anmadan cemlerimizde birleme yapamayız. Canlarımızı anmazsak yolumuzdan sapmış oluruz. 2 Temmuz’da Madımak’ın önünde olmak, 3 Temmuz’da Çorum’da olmak, 19-24 Aralık’ta Yörükselim’de olmak yolumuzun gereğidir” dedi.
“YEZİT ZİHNİYETİNE TESLİM EDİLEMEYECEK KADİM TOPRAKLAR”
Öker’in ardından söz alan PSAKD genel Başkanı Gani Kaplan, 20 yıl önce Maraş’a geldiğinde “Aleviler bu toprakları neden terk etti?” diye düşündüğünü belirterek devletin bu topraklarda amacına ulaştığını, Maraş’ın yurt içi ve yurt dışına birçok göç verdiğine işaret etti. Dışarıya göç edenlerin bu topraklara tekrar dönmeleri gerektiğini ifade eden Kaplan, “Bu topraklar Yezit zihniyetine, Muaviye zihniyetine teslim edilemeyecek kadar kadim topraklardır” dedi.
“ALANLARDA SİZLERİ YANIMIZDA GÖRMEK İSTERİZ”
Tarih boyunca bir inancı yok etmek için önce ibadethanelerinin ele geçirildiğine dikkat çeken Kaplan, bugün Alevi dergahlarının işgal altında olduğunu, bu dergahları Alevilere tekrar kazandırmak için mücadele ettiklerini ve haberleşmelerini de televizyon kanalları sayesinde yaptıklarını kaydetti. Kapatılan TV 10 ve YOL TV’nin bu konuda çabalar sarf ettiğini de vurgulayan Kaplan, “Kanallarımızı da yeniden kazanmak için mücadele veriyoruz. Ancak bu mücadele tek başına kurum başkanlarının mücadelesi değil. Alanlarda sizlerin haklarını savunurken sizleri de yanımızda görmek isteriz” şeklinde konuştu.
“ŞEHİT OLAN TALİBİMİ ANAMIYORSAM DEDELİK GÖREVİMİ YERİNE GETİREMEM”
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) ve Alevi Bektaşi İnanç Kurulu adına konuşan Nurettin Aksoy, Maraş Katliamı yaşandığında 18 yaşında olduğunu ve Çorum’da kendi mahallesinde bir buçuk yıl boyunca nöbet tuttuğunu ifade ederek şöyle devam etti.
“Maraş’ın sesine ses veremedik. Çorum’da kendi can derdimize düştük. Bir buçuk yıl sonra Çorum’da aynı zihniyet katliam yapmaya kalkıştı. Çorum’da katliam amacına ulaşsaydı Amasya’da da olacaktı, Tokat’ta da olacaktı. Onun için biz Maraş’ı unutursak, Çorum’u unutursak, Sivas’ı unutursak daha çok katliam olur. Canlarımızı anmak bizim erkanımız, inancımız. Eğer ben şehit olan talibimi anamıyorsam, onun öldürüldüğü yerde cem olamıyorsam ben inancımı yerine getirmemiş olurum. Dedelik görevimi yerine getirmemiş olurum.”
“NURHAK TARİH BOYUNCA ZULME BAŞKALDIRANLARA MİHMANDARLIK YAPTI”
Aksoy’un ardından konuşan Britanya Alevi Federasyonu (BAF) Başkanı İsrafil Erbil, Nurhak’ın Alevi tarihindeki yerine ve önemine dikkat çekerek şöyle konuştu.
“Nurhak zulme başkaldıran Kalender Çelebi’yi ve binlerce canını mihman eyledi. Onlar hiçbir yere sığınamadı Nurhak’a sığındı. Yüzyıllar sonra bu ülkenin devrimcilerine mihmandarlık yaptı. Bugün bize mihmandarlık yapıyorsunuz. Maraş’ta katledilen canlarımızı anmak için birkaç gün öncesinden burayı ziyaret etmemiz sizden aynı yardımı beklediğimizi gösteriyor. Kaybettiğimiz tüm canların devirleri daim olsun.”
“İNKAR VE ASİMİLASYON POLİTİKALARI TÜM DEVLETLERİN POLİTİKASI”
Erbil’in arkasından söz alan Sinemilli Ocağı pirlerinden Süleyman Deprem, Alevilere yönelik inkar ve asimilasyon politikalarının tüm sistem ve devletlerin genel politikası olduğuna vurgu yaparak, günümüzde zorunlu din dersleriyle Alevi çocuklarının kendi değerlerinden kopartılmaya başlandığını belirtti.
Alevilerin aralarında fark gözetmeksizin Alevi kurumlarına sahip çıkmaları gerektiğini ifade eden Deprem, Alevi yol ve erkanının bozulmaması için gençlerin ve çocukların kurumlarda bir araya gelmelerinin sağlanması gerektiğini belirterek “Var olmak için hür olmak lazım, hür olmak için de bir olmak lazım” sözleriyle konuşmasını bitirdi.
Ardından söz alan yurttaşlar Maraş Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anmak sadece Alevilerin değil bütün ötekileştirilenlerin bir araya gelmeleri gerektiğini vurguladılar.
“İNSANLIK SUÇLARINDA ZAMAN AŞIMI OLMAZ”
Kısa bir konuşma yapan Nurhak Belediye Başkanı Ahmet Akkuş, cemevlerinin ibadethane olarak sayılabilmesi için top yekun mücadele etmek gerektiğini belirterek katliamların insanlık suçu olduklarını ve insanlık suçlarında zaman aşımı olamayacağını vurguladı.
“NEDEN ALEVİLER SİGORTA? BİZİM SİGORTAMIZ ATTI”
Akkuş’un ardından tekrar söz alan Hüseyin Gazi Metin Dede, “Aleviler cumhuriyetin sigortasıdır” sözlerini hatırlatarak “Koçgiri’de sigortamız attı, Maraş’ta attı, Sivas’ta attı, artık sigorta tutmuyor. Neden bu ülkede 6, 7 bakanlık kadar bütçesi olan Diyanet sigorta değil de Aleviler sigorta? Bu gidişle sigortanın tutması mümkün değil” dedi.
Maraş katliamı tanığı Elif Tabak ise Maaş Katliamı’nı yaşamış birisi olarak 34 yıl boyunca Maraş’a giremediğini, sadece araçlarla Yörükselim Mahallesi’ne gittiğini söyledi. Maraş’ın sokaklarında gezmekte sıkıntı çektiğini, hala o günleri hatırladığını kaydeden Tabak, Maraş Katliamı’nda kaybedilen tüm canların sahiplenilmesi gerektiğini belirtti.
İsmet SEFER/Suay ABAK
MARAŞ
Yoruma kapalı.