PİRHA- PSAKD Malatya Şubesi, ‘Türkiye ve Suriye’de Aleviler ve Siyasal Durum’ başlıklı panel düzenledi. Yapılan konuşmalarda, Suriye’de Alevilere yapılan saldırılar ve çözüm sürecine dair yapılan görüşmeler üzerine konuşmalar yapıldı.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Malatya Şubesi, ‘Türkiye ve Suriye’de Aleviler ve Siyasal Durum’ başlıklı panel düzenledi.
Panele PSAKD Genel Başkanı Cuma Erçe, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Celal Fırat, Samandağ Belediye Başkanı Emrah Karaçay ve CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara konuşmacı olarak katıldı.
Konuşmaların öncesinde Suriye’de katledilen Aleviler için çerağ uyandırıldı, ardından bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
“BARIŞIN YANINDAYIZ”
Açılış konuşmasını yapan PSAKD Malatya Şube Başkanı Latife Ulutaş, Alevilerin şiddetten uzak bir toplum olduğu üzerine vurgu yaptı.
Devletin başlatmış olduğu çözüm sürecine de değinen Ulutaş, şunları söyledi:
“Aleviler 72 millete aynı nazardan bakan bir öğretinin mensupları olarak, bir inancın mensupları olarak her zaman şiddetin karşısında birlik beraberliğinin, dayanışmanın ve insan hayatının ne kadar kutsal olduğunu bilen bir yerden duruyor. Hiçbir zaman Aleviler silaha, şiddete, herhangi bir şeye saldırıda bulunmadı. Bu kadar katliama uğramamıza rağmen her yerde demokrasiye inanarak, adalete inanarak böyle mücadele ettik. Elbette ki en çok bu ülkede Alevilerin ihtiyacı vardı barışa. O nedenle sürdürülen bu barışın belki çok fazla içeriğini bilmemiş olsak da sürdürülen bu barışın tam da yanındayız, tam da destekçisiyiz, tam da taraftarıyız diyelim. Bir taraftan da yine cezaevlerinde gençlerimiz, aydınlarımız, kadınlarımız, belediye başkanlarımız tutuklanıp oraları gönderebiliyoruz. Umarım bu süreç samimi bir süreçtir.”
“HİÇ KİMSE İLİŞKİLERİMİZİ BOZAMAZ”
CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Alevilerle olan ilişkilerinin kimsenin bozamayacağını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“İskenderun’da, Antakya’da biz gayrimüslimlerle, Alevilerle, Ermenilerle, Süryanilerle birlikte bir çatı altında yaşıyoruz. Hiç kimse bizim ilişkilerimizi, dostluklarımızı, paylaşımlarımızı bozamadı ve bundan sonra da bozamayacak. O yüzden özellikle iktidarın bu kötü, eril dili ve Alevilere olan bakışını Alevi yurttaşlarımızın özellikle ibadethaneleri ile alakalı talepleri, istekleri, cemevlerinin inanç statüsü noktasındaki haklı taleplerini, birlikte mücadele ederek ve bu mücadeleyi bu dayanışmayı örgütleyerek büyütmek istiyoruz.”
“ALEVİLERİN SORUNUYMUŞ GİBİ GÖRÜLÜYOR”
PSAKD Genel Başkanı Cuma Erçe, Alevilerin sorunun sadece Alevilerden ibaret olmadığına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Aylardır Suriye’de akrabalarımız, canlarımız katliama maruz kalıyorlar. Samandağ’da yapılan 2-3 miting dışı Adana’da, Tarsus’ta, Mersin’de yapılan etkinlikler, İstanbul’da yapılan, birçok yerde yapılan birkaç basın açıklaması dışında çok toplumsal bir tepki, yeterince ortaya koyamadık. Bu mesele Alevilerin meselesiymiş gibi algılandı. Sadece Alevi derneklerinin ve Alevilerin meselesiymiş gibi algılandı. Alevi dernekleri üzerine korkunç bir yük bindi ve sosyal medya mecralarında; Ne yapıyorsunuz ey Alevi dernekleri? Niye yatıyorsunuz, niye uyuyorsunuz görmüyor musunuz? biçiminde eleştirilere maruz kaldık.”
“BÖLGEYE ULAŞMAK İSTEDİK, BIRAKMADILAR”
“Uluslararası bir garantörlük içerisinde biz bölgeye ulaşmak istiyoruz dedik, yapmadılar. Asla ve asla bununla ilgili en küçük bir adım atmadılar. Avrupa Birliği delegasyonuyla görüştük, Alman büyükelçisi ile görüştük. Avrupa Birliği delegasyonu adına bir Alman büyükelçi aynen şunu söyledi bize. Nasıl bu ülkedeki AKP hükümeti, MHP ortaklığı hangi dili kullanıyorsa, hangi tonda kullanıyorsa Avrupa Bir Birliği temsilcisi de aynı ton ve aynı dilde dedi ki: “Niye Aleviler iktidardayken yapılan katliamlara niye sessiz kaldınız?” diyerek katliamı savunan cümleler kullandı.
“ALEVİLER ESAD ARTIĞI DEĞİL”
Alevilere ‘Esad artığı’ denilmesine tepki gösteren Samandağ Belediye Başkanı Emrah Karaçay, “Biz kimsenin artığı değiliz. Suriye’de kesin olan tek bir şey var. ‘Aleviler Esad artığı değildir’ Aleviler rejim artığı değildir. Ama katledenler Yezit artığıdır. Bu konuda biz hep fikiriz” ifadesinde bulundu.
ALEVİLER NE ZAMAN İKTİDAR OLDU?
Esad rejimi döneminde Alevilerin çoğunlukta olduğu söylemlerine tepki gösteren Karaçay, savaştan en çok etkilenenlerin Aleviler olduğunu belirterek şu konuşmayı yaptı: “Suriye’de Aleviler ne zaman iktidar oldu? Hiçbir zaman. Suriye’de iktidar bloğununda en çok olumsuz etkilenen Alevilerdir. Hep böyle birinde Aleviler iktidarda. Ama gidiyorsunuz bugün bakıyorsunuz aç olan Aleviler, katledilen Aleviler, cephede en ön cepheye gönderilen öldürülen askerler yine Alevi askerler. Niçin öldüklerini bile bilmiyor Alevi askerler.
Baas rejiminin 26 bakanının sadece birisi Alevi. Bütün sanayi, bütün iş insanları, bütün sermaye Halepli, Sünni iş insanlarındaydı Bürokrasi Şamlı Sünnilerdeydi. Askeri subay üstlerinin %85’i Sünniydi.
Cumhurbaşkanı Alevi ama anayasada ülkenin dini İslam’dır, Sünni’dir dediği için Alevi olan Cumhurbaşkanı gidip Emevi Camisi’nde namaz kılmak zorunda. Hazreti Hüseyin’in başını alanlar Muavi’nin, Yezid’in mezarı olduğu Emevi caminin tadilatını yapmak zorunda ama sorsan Alevi iktidar, hiçbir zaman Aleviler iktidarı olmadı.”
“HTŞ BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR, BAŞKA TANIMI YOK”
Sistemin tam tersine biz insanla insanı, Alevi’yi Alevi’yle buluşturacağız. Bizim ötekine ihtiyacımız var. Şimdi HTŞ nedir? HTŞ El Kaide’dir, HTŞ İŞİD’dir. HTŞ El Nusra’dır, HTŞ Eflak Şam’dır. HTŞ cihadist ve tekfirci bir terör örgütüdür, bunun başka bir tanımı yok. Colani’nin elini sıkan Avrupalı siyasetçilere, Türk siyasetçilere de sorsanız aynısını söylüyor ve bu kişi hala Muhammed Colani olarak ülkelerin terör listesinde duruyor. İşte bir takım elbise giydirdiler, sakalını biraz kısalttılar. Bir iki tane demokrasi söylemi hemen Ahmet ismini değiştirdiler, Ahmet Eş Şara koydular.
“İKTİDARLA ANLAŞMA YAPMIYORUZ, TÜRKİYE HALKLARIYLA MÜZAKERE YAPIYORUZ”
Türkiye ve PKK arasında devam eden çözüm sürecine yönelik konuşan DEM Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat, cezaevlerinde tutuklu bulunan siyasi tutsaklarına değindi. Fırat, konuşmasında şu ifadelere kullandı:
“Şu an on binlerce insan cezaevlerinde. Selahattin Demirtaş hep dillendirilir ama sadece onun ismi bilindiği dolayı. Figen arkadaşlarından, yüzlerce, binlerce, on binlerce arkadaşımı şu an tutuklu çoğu cezaevlerinde, ziyaretlerde bulunuyorum. 30-35 sene cezaevinde olup cezalarını tamamlamalarına rağmen 3-4 kişiyi böyle bir getirip gözleme kurulundaki bir de uyduruk bir kurul oluşturmuşlar. Onun için bu meseleleri biraz empati yaparak sormamız lazım. Birbirimizi anlayabilmemiz lazım. Biz şu anki iktidarla Recep Tayyip Erdoğan’la AKP Genel Başkanı’yla bir anlaşma yapmıyoruz. Türkiye halklarıyla bir müzakere yapıyoruz. Demokratikleşme, devletle konuşuyoruz. Evet taleplerimiz var. Taleplerimiz nedir? Demokrasi Demokratikleşme, Alevilerin, Kürtlerin, Sünnilerin, Ermenilerin, Hristiyanların bütün kimliklerin özgür bir şekilde kendini ifade edebilecekleri demokratik bir anayasayı istiyoruz.
Panel, soru-cevap şeklinde sonlandırıldı.
PİRHA/MALATYA
Yoruma kapalı.