PİRHA – Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi’nin, elektrik faturalarını ödememesi üzerinden yürütülen davada karar çıktı. 49. Asliye Hukuk Mahkemesi, cemevlerinin ibadethane statüsünde görüldüğünü belirterek elektrik idaresine borçlu olunmadığı yönünde karar verdi.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi’nin, elektrik faturalarının ödenmemesine yönelik tavrı ardından 49. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden olumlu yönde karar geldi.
2014 yılından bu yana elektrik faturalarını ödemeyen Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi’nin üç yıl önce açtığı davanın son celsesi İstanbul Anadolu Adliyesi’nde görüldü.
Davalı taraf olan elektrik dağıtımcısı Ayedaş’ın Avukatı Berkan Çintuğlu, “Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan gelen cevapta ve mevzuatta cemevleri ibadethane olarak kabul edilmemiştir, davanın reddini talep ediyoruz” dedi.
Mahkeme başkanı, PSAKD Kadıköy Şubesi İçerenköy Cemevi’nin “Borçlu olmadığının tespitine” yönünde karar verdi.
“BİRİLERİNİN BİZİ TANIMLAMASINA ARTIK İZİN VERMEK İSTEMİYORUZ”
PSAKD’nin avukatlarından Hasan Cem Yılmaz, duruşma ardından PİRHA’ya yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:
“Bizim iddiamız ‘borçlu değiliz’ yönündeydi. Çünkü Türkiye’de cemevlerinin ibadethane sayılması hususunda artık Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı, yerel mahkeme kararları ve çeşitli hukuksal yargı kabulleri var. Bunların ötesinde bizim hiçbir kabule ihtiyacımız olmasa bile cemevleri bizim ibadethanelerimizdir. Birilerinin bizi tanımlamasına, tasvir etmesine artık izin vermek istemiyoruz. Bununla birlikte elektrik idaresi Ayedaş, ibadethane statüsünde olmadığımızı, yasaların bizi ibadethane saymadığından bahisle ticarethane gibi elektrik faturasının faturalandırılması gerektiğinden yola çıkarak bize kaçak elektrik kullandığımızdan bahisle faturalar kesiyordu. Biz de emsal olsun diye dava açtık. Davamızı şunun üzerine kuruyoruz; ibadethaneyiz. Cami, havra, kilise, sinagog gibi cemevleri de ibadethanedir. Milyonlarca Alevi, ibadetini yaptığı gibi cenaze erkanını, kırk yemeklerini de buralarda vermektedir. Bu sebeple de elektrik faturalarından bizim artık kamusal olarak faydalanmamız gerekmektedir. Mahkeme de kararını kesin olarak verdi, bizim ibadethane olduğumuz tespitinden yola çıktı.
“TOPLUMSAL BİR MÜCADELENİN KAZANIMI”
Avukat Hasan Cem Yılmaz, mahkemeden çıkan kararın, “Toplumsal bir mücadelenin kazanımı olduğunu” belirtti. Av. Yılmaz, “Bugün yasalara işlemese de devlet, bizim ibadethane olduğumuzu kabul ediyorsa bu, bugüne kadarki Alevi hak mücadelesinin sonucudur. Bu kararın gerekçesinin, bizim ibadethane olmamız dolayısıyla kamusal kaynaklardan yararlanmamız gerektiğine ilişkin çıkacağını tahmin ediyorum” diye de ekledi.
“DİYANET DE BOŞA DÜŞTÜ!”
Avukat Hasan Cem Yılmaz , dava sürecinde Diyanet İşleri Başkanlığının, “Cemevleri ibadethane değildir” karına da işaret ederek sözlerini şu cümlelerle sürdürdü:
“Bu kararla kesinlikle Diyanet de boşa düştü diyebiliriz. Bugün bu ülkenin Cumhurbaşkanı, cemevlerinin ibadethane olduğunu birkaç kere dile getirmek zorunda kaldı. Artık Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ya da benzer kurumların, bizi tasvir etmesine karşıyız, karşı duruyoruz.”
“DİYANETİN TEZİ DE ÇÜRÜDÜ”
PSAKD Kadıköy Şubesi’nin önceki dönem başkanı ve İbrahim Karakaya da çıkan mahkeme kararını değerlendirdi. Karakaya, “Söz konusu borç devlete yüklendi. Yani artık kim öderse ödesin, bizi ilgilendirmez. Hukuki anlamda cemevlerinin ibadethane olduğunu mahkeme kararıyla tescil edildi. Bu davaya diyanet de müdahil olmuştu. Şimdi onların tezi de çürüdü.
Eren GÜVEN/İSTANBUL
İLGİLİ HABERLER: PSAKD Kadıköy Şubesi’nin elektrik faturası davasında bir türlü karar verilmiyor
Yoruma kapalı.