PİRHA- Sivas’ta Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen 33 aydın, yazar, semah dönen gençler ve 2 otel çalışanı katliamın 30’uncu yıl dönümünde Ege Bölgesi illerinde düzenlenen basın açıklamalarıyla anıldı. Açıklamalarda katliamla yüzleşilerek faillerin açığa çıkarılması vurgusu öne çıktı.
Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen 33 aydın, yazar ve 2 otel çalışanı katliamın 30’uncu yıl dönümünde Ege Bölgesi illerinde de anıldı.
Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin katılımıyla cemevinde basın açıklaması ve anma gerçekleştirildi.
Alevi Kültür Dernekleri Aliağa Şube Başkanı Mustafa Özbay, “Sivas Katliamı’nın 30. yıl dönümünde yitirdiğimiz canları anıp, adalet talep ederken laikliği korumak ve inşa etmek için de mücadele etmeliyiz” dedi.
“BU KARANLIĞI ÖRGÜTLÜLÜĞÜMÜZLE YIRTIP ATMALIYIZ”
Emek Partisi (EMEP) Aliağa İlçe Başkanı Cevat Aktaş da “O süreç, tüm Türkiye’de emekçilerin, Alevilerin, Kürtlerin ve işçilerin birlikte mücadele edişinin de çoğaldığı günlerdi. Sivas Katliamı’nda birleşen ve mücadele eden emekçilere gözdağı vermek için 33 aydınımızı yaktılar. Sivas Katliamı’nın aydınlatılması için verdiğimiz mücadeleyi, o gün egemenlerin korktuğu birliği her alanda örgütlemeli, bu karanlığı yırtıp atmalıyız” diye konuştu.
Anma programında, Aliağa Belediyesi’nin 2 Temmuz’da eğlence amaçlı konser düzenlemesi de eleştirildi.
BALÇOVA
“KAYBETTİĞİMİZ CANLARIMIZI UNUTMAYACAĞIZ”
Balçova Alevi Bektaşi Derneği Cemevi’nde düzenlenen tören ise saygı duruşuyla başladı. Etkinlikte konuşan dernek yöneticisi, Alevilerin eşit yurttaşlık hakkının tanınması, laik ve demokratik eğitimin sağlanması, zorunlu din derslerinin kaldırılması; Alevi köylerine zorla cami yapılmasına ve kutsal alanlarına HES’ler yapılarak su altında bırakılmasına son verilmesi gerektiğini söyledi.
Açıklamada, “Sivas Katliamı’nın aydınlatılmaması sonrası Ümraniye’de, Gazi’de, Gezi’de, Suruç’ta, Roboski’de, Ankara’da katliamlar devam etti. Ama bizler kaybettiğimiz canlarımızı unutmayacağız” denildi.
Konuşmanın ardından müzik dinletisi sunuldu.
DİKİLİ
“ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ BİZİ KURTARACAK”
Dikili Bülent Ecevit Meydanı’nda toplanan yüzlerce kişi “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”, “Sivas’ı unutma unutturma”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Karanlığa teslim olmayacağız” sloganları eşliğinde Olaf Palme Meydanı’na yürüdü. Burada katledilenler için denize karanfil bırakan kitle yine sloganlar eşliğinde Atatürk Meydanı’na geçti.
1 dakikalık saygı duruşunun ardından Alevi Dernekleri Federasyonu adına Barış Dağ kısa bir konuşma yaptı. Daha sonra Dikili Emek ve Demokrasi Platformu adına Hüseyin Öge konuştu. Öge, “Maraş, Sivas, Suruç, Ankara Gar gibi Türkiye’de yaşanan katliamların arkasında emperyalist ve iş birlikçilerinin halkları, ezilenleri birbirine kırdırmak istediği iki etmen vardır. Birincisi milliyetçilik diğeri dindir. Ilımlı İslam adı altında din siyasete alet edilerek halklar, ezilen ve sömürülenler birbirine kırdırılmaya çalışılmıştır. Bu oyuna gelmemeliyiz. Bizlerin bir araya gelmemizi istemiyorlar. İnadına bir araya geleceğiz. Bizi kurtaracak olan birlikteliğimiz ve örgütlü mücadelemiz olacaktır” dedi.
“MADIMAK OTELİ UTANÇ MÜZESİ OLMALIDIR”
Daha sonra Dikili Alevi Bektaşi Derneği adına Ali Zeray söz aldı. Zeray, “Siyasal İslam referansı ile ülkeyi yönetmek isteyenler, laikliğe savaş açıyor, tüm müfredatı dincileştiriyor, okullara imamlar göndererek tüm okulları imam hatip liselerine çeviriyor. ÇEDES Projesi adı altında eğitimi tarikatlara, çocuklarımızı imamlara teslim ediyor. Yüksek sesle bir kez daha haykırıyoruz; imamların yeri camilerdir, okulları öğretmenlerimize bırakın” diyen Zeray, ÇEDES projesinin iptal edilmesi gerektiğini söyledi.
Zeray son olarak, “Devlet, tarihimizde yaşatılan katliamlarla yüzleşmeli ve hesabını vermelidir. Madımak Oteli Utanç Müzesi olmalıdır. Madımak Katliamı’nı unutmadık, unutturmayacağız, hesabını soracağız” dedi.
DENİZLİ
“GERÇEK SORUMLULAR AÇIĞA ÇIKARILMADI”
Denizli’de Candoğan Parkı’nda yapılan basın açıklamasına sendika ve siyasi parti temsilcileri katıldı. Bir dakikalık saygı duruşundan sonra basın açıklamasını Hacı Bektaş Veli Alevi Kültür Derneği üyesi Fatma Yurdakul okudu.
Yurdakul, “2 Temmuz 1993 Cuma günü Madımak Oteli’nde yaşatılan katliamın üzerinden 30 yıl geçmesine rağmen katliamın hesabı verilmemiş, arkasındaki gerçek sorumlular açığa çıkarılmamış, adalet yerini bulmamıştır” dedi.
Yurdakul, “Katillerin çoğu affedilmiş yurt dışına çıkarılmış normal yaşamlarına devam etmiş, tutuklu olanlar serbest bırakılmıştır. 30 yıllık hukuk mücadelesinde adeta aileler Alevi örgütleri ve vicdanlar yargılanmıştır” ifadelerini kullandı.
Yurdakul, “Madımak Katliamı insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur, insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olamaz” diyerek adalet mücadelesinin devam ettiğini belirtti. Bugün de kutuplaştırma siyasetinin devam ettiğine dikkat çeken Yurdakul, laiklik mücadelesinin önemini vurguladı.
DİDİM
“HESABINI SORACAĞIZ”
Didim Cemevi’nin çağrısıyla Aytepe Barış Anıtı’nda bir araya gelen kitle, sloganlar ve alkışlarla 2 Temmuz Pir Sultan Abdal Parkı’na yürüyüş yaptı.
Yürüyüşe kitle örgütü temsilcilerinin yanı sıra Sivas Katliamı’nda hayatını kaybeden Nesimi Çimen’in kızı Saniye Çimen de katıldı.
Açıklamada basın metnini Didim Cemevi yöneticisi Engin Ağrı okudu.
“Aleviliği baskı altında tutmak, asimile etmek adına ziyaret adı altında, dergahlarımıza, inanç merkezlerimize gelen Cumhurbaşkanı’nın kutsal sembollerimizi duvarlardan indirtmesi, adeta bize parmak sallamaktır” diyen Ağrı, Alevilerin asimilasyon politikalarına maruz kaldığını söyledi. Ağrı, Madımak Katliamı’nı unutmadıklarını ve hesap soracaklarını dile getirdi.
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.