PİRHA-İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban iktidara yakın isimler tarafından sosyal medyada yapılan Alevi düşmanlığını eleştirdi. Küçükbalaban, “Alevilerin katledildiği pek çok olayda bugüne kadar hiçbir fail ortaya çıkartılmadı ve bu davaların tamamı ailelerin, avukatların, duyarlı insanların, kurumlarının ısrarla çabalarına rağmen 30 yıl sürüncemede bırakıldı. 30 yıl sonra da neredeyse tamamı cezasızlıkla sonuçlanmış oldu. Bu cesaret buradan alınıyor” dedi.
Suriye’de ABD, İsrail desteğiyle yönetimi ele geçiren terörist cihatçı gruplardan HTŞ’lilerin Alevileri işkence ederek katletmesi Türkiye’de tüm kamuoyunun tepkisini çekmeye devam ediyor.
HTŞ’nin seri cinayetlerine kamuoyunun tepkisi üzerine iktidara yakın isimler tarafından sosyal medyada Alevi düşmanlığını körükleyen “Siyasal Alevici” söylemiyle bir kirli kampanya başlatıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban, Suriye’deki Alevilere yönelik baskıların Türkiye’deki yansımalarını değerlendirerek Alevilere yönelik tehditlere tepki gösterdi.
“SURİYE’DE YAŞANAN ALEVİ SOYKIRIMINA ÖVGÜLER DİZİLMESİ ÇOK VAHİM”
Alevi toplumuna travmalarını hatırlatmanın, katliamları hatırlatmanın, travmaları tekrardan gündemleştirmenin cihatçı bir anlayışın Türkiye’deki yansıması olduğunu belirten Hüseyin Küçükbalaban, “Türkiye’de bu kadar rahat insanlar sosyal medya üzerinden Suriye’de yaşanan Alevi soykırımına övgüler dizer bir şekilde, Türkiye’deki katliamları, soykırımları da hatırlatan bir şekilde paylaşım yapabiliyorlarsa bu çok vahim bir durumdur” dedi.
“DEVLETİN YARGISI ALEVİLER İÇİN HAREKETE GEÇMEDİ”
Gazetecilere haberlerinden dolayı gözaltılar yapılırken Alevileri katliamlar ile tehdit edenlere yönelik bir işlem yapılmadığının altını çizen Küçükbalaban, “Halk TV’nin 3 muhabiri gözaltına alındı bir haber yapma üzerinden, yine geçtiğimiz hafta içerisinde Mezopotamya Ajansı’nın onlarca gazetecisi gözaltına alındı ve bunların da tek suçları haber yapmak. Bütün bunlara devletin yargısı hemen harekete geçerken soykırımları, hakların, inançların katliamlarına övgüler dizen paylaşımları yapanlara maalesef ki şu ana kadar bir şey yapıldığını görmüyoruz” diye konuştu.
“CESARETİ KATLİAM DAVALARINDA UYGULANAN CESASIZLIK POLİTİKALARINDAN ALIYORLAR”
Alevi katliamlarının davalarında uygulanan cezasızlık politikalarının bu tür tehditlere zemin hazırladığını belirten Küçükbalaban, devletin bir an önce katliam faillerini ortaya çıkarması gerektiğini söyledi. Küçükbalaban, şunları ekledi:
“Öte yandan zaten bu katliamların failleri ortaya çıkarılmış olsa ve bu katliamlarla ilgili ciddi bir yargısal süreç işletilmiş olsa bir cezasızlık durumu ortaya çıkmayacak. Alevilerin katledildiği pek çok olayda bugüne kadar hiçbir fail ortaya çıkartılmadı ve bu davaların tamamı ailelerin, avukatların, duyarlı insanların, kurumlarının ısrarla çabalarına rağmen 30 yıl sürüncemede bırakıldı. 30 yıl sonra da neredeyse tamamı cezasına sonuçlanmış oldu. Bu cesaret buradan alınıyor. Türkiye’de bu pratiklerin geçtiğimiz yıllarda da, Cumhuriyet kurulduğu günden beri de Alevi toplumuna karşı hep bir tehdittin var olduğunu söyleyebiliriz. Alevi kahvelerini taranması, Alevi ibadethanelerin taranması ve saldırıya uğranması, Alevi yurttaşların evlerinin işaretlenmesi gibi pek çok örneği biz bu coğrafyada yaşamış durumdayız ne yazık ki. Devletin bir an önce hem Türkiye’deki Alevi katliamlarına ilişkin failleri bulması, ortaya çıkarması gerekiyor. Yeni bir şey söyleyeceksek, cumhuriyetin yeni yüzyılında yeni bir şeyler yapacaksak, demokratik bir toplum yapısı inşa edeceksek öncelikle buralardan başlamalı ve bu soykırım çağrısını yapan hesaplar, kişiler kimse, arkasındaki güçler kimse ortaya çıkarılması gerekir.”
Buse Nehir DEMİR/ANKARA
Yoruma kapalı.