PİRHA- Alevi Bektaşi Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Cafer Koluman, Alevi öğrencilere zorunlu din dersi dayatmasının ardından şimdi de eğitim müfredatındaki değişiklik ile baskının giderek arttığına dikkat çekti.
Haberin Videosu
Alevi Bektaşi Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Cafer Koluman, eğitim müfredatına ilişkin PİRHA’ya konuştu.
Koluman, Alevilerin geçmişten bugüne neyi talep ettilerse iki katı antidemokratik uygulamalarla karşı karşıya kaldığını söyledi. Koluman, “93’de Madımak Oteli’nde 33 kişi yanarak can verdi. Biz Madımak Oteli utanç müzesi olsun dedik, ısrarla yapmadılar. En son ne yaptılar kendilerine uygun bir çerçeve hazırlayarak Sivas İl Özel İdaresi’ne bağlı anı evi kültürü bu da yetmezmiş gibi katillerle mağdurların isimlerini bir arada yazdılar. Adeta Alevilerin yarasına tuz bastılar. Biz cemevleri ibadethanemizdir, yasal güvenceye alınsın diyoruz ama bunu sürekli boğmaya çalışıyorlar. Bu talebimizi yok sayarak ‘kültür evi farklı bir şekilde efendim Türk geleneğinin yaşatıldığı yerler! gibi göstererek toplumda farklı bir algı yaratmaya çalışıyorlar” dedi.
Koluman, tüm bu sorunların yanında 1982 Anayasası ile birlikte zorunlu din dersinin de Alevi çocuklarına dayatıldığını vurguladı. Zorunlu din dersi uygulamasının ciddi bir halk ihlali olduğuna dikkat çeken Koluman, buna ilişkin Alevi örgütleri olarak eylem, mitin, imza kampanyaları başlattıklarını hatırlattı.
“OHAL VE KHK’LERLE YASALAR KALICI HALE GETİRİLİYOR”
Koluman sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yöneticiler, iktidar kulaklarını buna kapatarak bu da yetmezmiş gibi 2012 yılında 4+4+4 sistemini getirdi. Yani peygamberin hayatı, bir de Kuran ile ilgili bir hüküm bıraktılar bunu da seçmeli yaptılar. Şimdi düşünün bu kadar iktidarın dine bulaştığı İslamiyet’in bu kadar sömürü haline getirildiği ve geçmişi belli olan bir toplumda sizin ‘Ben Kuran-ı Kerim’i istemiyorum, peygamberin hayatını okumak istemiyorum’ deme lüksünüz var mı? Adeta bir mahalle baskısı yaratarak zorunlu din dersinin istemeyen kesimler üzerinde baskı yoluyla zorunlu hale getirmişlerdir. OHAL bir darbedir aslında. Bu anlamda gerek Cumhurbaşkanı gerekse de AKP saray ittifakının elini güçlü kılan bir modeldir. Bu OHAL ile birlikte birçok yasa maddesi değiştirilerek, nihayetinde OHAL’in kaldırılmasıyla birlikte KHK’nin hükmü kalmaz. Ama bazen yasalar öyle kararnameler çıkarttırıyor ki bu kalıcı hale getiriliyor. Yani korkarım ki son bir buçuk yıl içerisinde farklı bir hükümle karşı karşıya kalmayız. Dolayısıyla hem OHAL’i hem KHK’leri fırsat bilerek bu tür uygulamalara maruz kalıyoruz.”
Koluman, Alevi toplumunun zorunlu din dersine karşı AİHM’de pek çok kez Türkiye’yi mahkum etmesine rağmen bunun iç hukukta uygulanmamasına tepki gösterdi.
ÖRGÜTLÜ MÜCADELE VURGUSU
Alevi Bektaşi Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Diyarbakır Şube Başkanı Cafer Koluman, hak ihlallerine karşı Alevi toplumunun mücadeleyi yükseltmesi çağrısında bulundu:
“Hala da uygulamadan daha farklı Alevileri yok sayan, inancını yok sayan farklı yobaz bir kesim yetiştirerek semahın halk oyunu sayılması, adeta Taliban tarzı, IŞİD tarzı militanlar yetiştirmeye meyilli uygulamalarla karşı karşıyız. Bunun da ciddi bir hak ihlali olduğunu bu uygulama karşısında Alevilerin demek ki örgütlü mücadelesinin yetersiz kaldığı daha farklı bir cephe genişleterek örgütlü bir mücadele edilmesi gerektiğini buradan belirtmek isterim.” (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.