Alevi Haber Ajansi

Koluman: Cemevlerinin Aydınlatma Giderleri Yönetmeliği ile ayrıştırma, ayrımcılık yapılıyor-VİDEO

PİRHA- Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Merkezi Hukuk Sekreteri Avukat Cafer Koluman, Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Kültür ve Turizm Bakanlığı Yönetmeliği’yle ayrımcılık yapıldığı, cemevi binasında bile ayrışmaya gidildiği gerekçesiyle tepki gösterdi. Cemevi yönetmeliğini, cami yönetmeliği ile karşılaştıran Koluman, cami yönetmeliğinin kapsamının geniş olduğunu ve birçok kurum tarafından sahiplenildiğini, ancak cemevinin kendi binasında bile ayrımcılık yapıldığını vurguladı. 

Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Kültür ve Turizm Bakanlığı Yönetmeliği, 20 Nisan’da Resmi Gazete’de yayımlandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan yönetmelikte, Cemevlerinin aydınlatma giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinden ödenmesinde uygulanacak usul ve esaslar yer aldı.

Yönetmeliğe göre, cemevinin, Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından yapılan tespite göre, aydınlatma giderlerinin ödenmesi için bulunduğu ildeki İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne yazılı talepte bulunması gerekecek.

Sayaç tefrik işlemlerinin kontrolünün cemevinin unsurları dikkate alınarak il müdürlüğünün teknik personeli tarafından yapılması zorunlu olacak.

Aranan koşulların sağlandığı tespit edilen cemevlerinin aydınlatma giderinin fatura ibrazına bağlı olarak ödeneceği il müdürlüğünce cemevine bildirilecek. Aydınlatma gideri ödenen cemevleri, il müdürlüğü tarafından her yıl yerinde kontrol edilecek.

Yönetmelikte ayrıca, ödeme yapılmayacak haller de belirlendi.

Buna göre, cemevi dışında kaldığı tespit edilen ticari amaçla kullanılan bölümlerin aydınlatma giderleri Bakanlık bütçesinden ödenmeyecek ve hükümlere uyulmaması halinde ödenmesi gereken faiz, gecikme faizi, gecikme zammı, kesme-bağlama bedeli gibi her türlü bedel abone tarafından ödenecek. Bu bedellerden Başkanlık sorumlu tutulamayacak.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Merkezi Hukuk Sekreteri Avukat Cafer Koluman, ‘Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Yönetmelik’e ilişkin PİRHA‘ya konuştu.

Koluman, Kasım 2022 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olarak kurulan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’n hem Alevi toplumunun hem de Alevi kurumlarının karşı çıktığını ancak AKP iktidarının bildiğini okuduğunu vurguladı.

“ASLA CEMEVİ BAŞKANLIĞI’NA BAĞLANMAYACAĞIZ”

Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın Alevi toplumuna ve cemevlerine hizmet etme amacıyla kurulduğu algısı yaratılmaya çalışıldığını belirten Koluman, “Devletin, gelenekçi bir asimilasyon politikası vardır. Dönem dönem değişir. Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı maalesef sürecin ruhuna uygun yapılan bir çalışmadır. Sürecin ruhuna uygun yapılan bir asimilasyon politikasının parçası olduğunu her daim ifade etmek isteriz. Asla bu başkanlığa bağlı olarak hareket etmeyeceğinizi, onların hiçbir talebini yerine getirmeyeceğimizi ve asla bu kuruma bağlanmayacağımızı bugün bir kez daha ifade ediyoruz ve bağlanmadık da” dedi.

Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın köylere kadar gittiğini, ısrar ettiğini ifade eden Koluman, “Tabii ki biz Alevi kurumları olarak da boş durmadık. Mitingler düzenledik, toplantılar yaptık, halk çalışmaları yürüttük ve bu kurumun temel amacını boşa çıkarmak için mücadelemiz halen de devam ediyor” diye konuştu.

20 Nisan 2024 tarihli bir yönetmelik, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayınlanan “Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Yönetmelik” değerlendiren Koluman şunları vurguladı:

“Bu yönetmeliğin temel amacı, cemevlerinin aydınlatma giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinden ödenmesinde uygulanacak usul ve esaslar. Bu yönetmelik cemevlerinin aydınlatma giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bütçesinden ödenmesine ilişkin işlemleri kapsar. Biz her daim şunu söylüyoruz. Bu tür yönetmelik çıkaracağınıza, bu tür kararnameler çıkaracağınıza talebimiz açık ve nettir. Eşit yurttaş olmak istiyoruz, eşit yurttaşlık kapsamında Alevi kimliği vardır, Alevi inancı vardır, Alevilerin bir de ibadethanesi var. Bu ibadethanenin yasal statü altına alınmasını talep ediyoruz. Siz zaten cemevlerine yasal statü verirseniz, bu tür işlerle uğraşmazsınız. Dolayısıyla buradaki niyeti çok iyi okumak lazım. Buradaki niyetin temel amacı asimilasyon politikasının bir parçasıdır. Tamamen devlet tipi, iktidar tipi bir cemevi, bir Alevi toplumu yaratarak kendilerine hizmet etmektir. Biz buna asla boyun eğmeyeceğiz.”

CAMİ VE CEMEVİ YÖNETMELİĞİ ARASINDAKİ FARK, AYRIMCILIĞI GÖSTERİYOR

Yönetmeliğe bütün olarak bakıldığında bir ayrımcılık olduğunun açık bir şekilde görüldüğünü söyleyen Av. Cafer Koluman, cemevi yönetmeliğini, cami yönetmeliği ile karşılaştırdı.

Koluman, “Elimizde camilerin bakım, onarım, temizlik ve çevre tanzimi yönetmeliği var. Bu yönetmelikte ise cemevlerinin sadece aydınlatma giderleri var. Camilerin bakım, onarım, temizlik, çevre yönetmenliğine bakıldığında kapsam daha geniştir ve birden fazla kurumla muhatapsın. Aynen şöyle ifade eder. ‘Bu yönetmeliğin amacı başta tarihi turistik eserler niteliği, vakıf, cami, mescitler olmak üzere diğer cami ve mescitlerin bakım, onarım, temizlik, çevre tanzimi, güvenlik hizmetleri, ilgili esasların kurum ve kuruluşlar arasında yetki ve görev alanları üzerinde düzenlenecek koordinasyonu sağlamak.’
Bakın cemevine aydınlatma gideri ile ilgili sadece Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ismi geçiyor, ama camilerin bu yönetmeliğinde ise Kültür ve Turizm Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türkiye Elektrik Kurumu Genel Müdürü, Valilikler, Belediyeler… Birden fazla muhatap ve birden fazla sahiplenme var. Ne geçiyor camilerden? Onarım, bakım, temizlik, çevre tanzimi, aydınlatma, su ihtiyacı, güvenlik, turizm, mahya kurdurma (iki minare arasına konulan ışıklı yazı). Yani birden fazla hizmet için. Ama cemevine baktığında bile aradaki farkı görüyorsunuz. Kabul etmediğimiz halde burada bir ayrışma var, bir ayrımcılık var.
Şayet niyetleri gerçekten de iyiyse gerçekten de Alevi toplumunun hizmetine uygun, Alevi toplumunun inancına uygun bir hizmet verilecekse o zaman burada sadece aydınlatma giderleriyle sınırlı tutmamaları gerekiyor. Bakın yine şerh düşüyorum. Bu Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı kabul etmediğimizin altına şerh düşerek belirtmek kaydıyla bu yönetmelikte bile bir iyi niyet olmadığını asimilasyon politikası olduğunun açık kanıtıdır” diye konuştu.

“YÖNETMELİKLE CEMEVİ BİNASINDA BİLE AYRIMCILIK YAPILIYOR”

Cemevindeki aydınlatmanın bile sınırlı tutulduğuna dikkat çeken Av. Koluman, şöyle devam etti:

“Cemevi içinde bile bir ayrışma yaparak bir ayrımcılık yaparak sınırlı sayıda yerlerin aydınlatma giderlerini kapsayacak bir yönetmelik olduğunu ifade etmek isterim. Kurban kesim yeri, aşevi, morg, gasilhane, görevli odası, taziye salonu ve diğer bölümlerden oluşan, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından tespiti yapılan cemevlerinin aydınlatma giderleri. Yine Alevi toplumuna hoş görünmek için bu yerlerin aydınlatma giderleri ayrı bir abonelikle ibraz edilecek, diğer kalan kısımlar ise ayrı bir abonelik oluşturularak cemevlerinin kendi bütçesinden ödenecek. Burada bile bir ayrımcılık var. Aydınlatma gideriyle sınırlı tutmakla birlikte bir ayrımcılık olduğu kadar, aynı zamanda az önce saymış olduğum bölümleri kapsayacak bir yönetmelik düzenlemekle cemevinin kendi binasında bile bir ayrımcılık var.

Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Kültür ve Turizm Bakanlığı Yönetmeliği’nde bir algı yaratmak için bir geçici hüküm olduğunu belirten Cafer Koluman, “Bu yönetmeliğin yürürlük tarihinde mevcut olan cemevleriyle yönetmeliğin yürürlük tarihinden itibaren bir yıl içerisinde bir inşaatına başlanacak olan cemevinin aydınlatma giderlerinin ödenmesinde sayaçların ayrışma şartı, 31 Aralık 2028 tarihine kadar uygulanmaz. Bu tarihe kadar tek abonelik üzerinden devam etsin. 31 Aralık 2028’den sonra ise saymış olduğumuz bölümlerin aydınlatma giderleri ayrı bir abonelikle devam etsin. Geri kalan kısım ise ayrı bir abonelikle devam etmesi koşuluyla cemevinin kendi bütçesinden ödensin. Bunu şimdilik ertelemişler” dedi.

“CEMEVLERİNİ TANIMLAMAK DEVLETİN, BAKANLIĞIN İŞİ DEĞİLDİR”

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Merkezi Hukuk Sekreteri Avukat Cafer Koluman, Alevilerin de kamu bütçesinden faydalanma hakkı olduğunu hatırlatarak, cemevlerinin ibadethane olarak tanınması ve yasal statüye kavuşturulması gerektiğinin altını çizdi.

“Cemevlerini tanımlamak, Kültür Turizm Bakanlığı’nın işi değildir, devletin işi değildir” diyen Koluman, şu ifadeleri kullandı:

“Cemevlerini tanımlamak bu inancı yaşayanların, Alevi toplumunun hakkıdır. Biz her daim Alevi toplumunun gerek örgütsel bağlamda, gerek bireysel bağlamda, gerek toplumsal bağlamda, cemevleri yasal statüye kavuşuncaya kadar, Aleviler bu ülkede eşit vatandaş oluncaya kadar, her daim demokratik hak mücadelemizin devam edeceğini belirtmek isteriz.”

Ferhat GÜRGEN/DİYARBAKIR

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak