PİRHA – Mevsimin kurak geçmesinden dolayı yaşadıkları toprakları terk ederek çocukları ile birlikte yaylalara çıkma hazırlığı yapan Koçer Rıfat Çiçek, “Erzurum’da devletten kiraladığımız yaylalar hem küçük hem de pahalı bir fiyata bize veriliyor. Bazen Tarım Bakanlığına bağlı yetkililer yaylara gelerek fazla hayvan getirdiğimiz gerekçesiyle bize büyük para cezaları yazmakta. Bir diğer sorunu da Kürtçe konuştuğumuz için yaşıyoruz” diye konuştu.
Yaşantılarını çok zor koşullar altında idame ettirmeye çalışıyor Koçerler. Ailelerin erkekleri ağır işlerin getirdiği yorgunluktan, kadınları ise sürekli farklı yerlere göçmekten, yalnız kalmaktan, işlerin çokluğundan ve ağırlığından bezmiş durumdalar. Bütün bunların yanı sıra her şeyden habersiz okullarından alınan eğitim ve öğretimden uzak tutulan ve her şeyi oyun olarak gören neşe kaynağı çocuklar. Yamalı şalvarı ve ters giydikleri naylon ayakkabıları ile kuzularla oynayıp, tüm içtenlikleriyle etrafındakilere, çatlayan dudakları ve parlayan gözleriyle gülücükler saçmaya devam ediyorlar.
Koçerler, farklı yaylalara göçleri gerçekleştirirken yollarda yaşanan büyük zorluklar sorunlarından biri. Arazi sahiplerinin ve muhtarların konaklama yerleri için talep ettikleri ücretlerin yüksekliği, mera kiraları ve yem fiyatlarının yüksekliği Koçerleri hayvanlarını satıp hayvancılığı bırakma derecesine getirmiş bir durumda.
“DEVLET MERA KONUSUNDA YARDIMCI OLMALIDIR”
Çermik’te yaşayan 5 çocuk babası Koçer Rıfat Çiçek “47 yaşındayım kendimi bildim bileli bu işin içindeyim. Yaklaşık olarak 30 yıldır Erzurum’da bulunan yaylalara gidiyor Koçerlik yapıyoruz. Dedem babamda bu işi yapıyordu. Koçerlikte son dönemlerde büyük sıkıntılar yaşanıyor” diyen Çiçek şunları ifade etti;
“Diyarbakır Çermik ilçesinde yaşıyorum. Mevsimin kurak geçmesinden dolayı bulunduğumuz bölgede su sıkıntısı ve hayvanlarımızı otlatacağımız meralar olmadığı için Siverek’e bağlı Dımırlı köyüne geldik. Burada iki aylık özel bir arazi 7 bin liraya kiraladık. İki aya yakın bir süre burada kalacağız. Burada bulunduğumuz süre içerisinde hayvanlarımızdan elde ettiğimiz ürünleri Siverek’e götürüp esnafa satmaya çalışıyoruz. Tüccar olmadığından ürünlerimiz çok ucuz fiyata satılıyor. Mera konusunda devlet bize yardımcı olmadığı için sivillerden kiraladığımız arazi fiyatının yüksek olmasından dolayı büyük sorunlar ve sıkıntılar yaşıyoruz. Eğer Tarım Bakanlığı mera konusunda yardımcı olur destek sunarsa bu sorunu aşar sıkıntılar yaşamayız” diye ifade etti.
“TARIM BAKANLIĞI YAYLALARDA BİZLERE PARA CEZALARI YAZMAKTA”
Erzurum’da devletten kiraladığımız yaylalar hem küçük hem de pahalı bir fiyata bize veriliyor. Bazen Tarım Bakanlığına bağlı yetkililer yaylalara gelerek fazla hayvan getirdiğimiz gerekçeleriyle bize büyük para cezaları yazmaktadır” diyen Çiçek şöyle devam etti;
Devlet yüksek fiyata bizlere küçük yaylalar kiralattığı için hayvanlarımız orada çok görünüyor. Gittiğimiz bölgede buna tahammüllü olamayan insanlar sürekli bizleri jandarma karakollarına şikayet ediyor. Yaylalara Tarım bakanlığına bağlı yetkililerle birlikte gelen jandarma burada bizlere baskı uyguluyor. Bu baskılardan dolayı yaylaları yaşanmaz hale getiriyorlar. Yaylalardaki zamanımızın sona ermesinin ardından memleketimize döneceğimiz zaman hayvanlarımızı araçlara yükleme noktasında da sorunlar yaşıyoruz. Tarım bakanlığına bağlı yetkililer hayvanları yaylada yüklememizi söylüyor. Ama yaylaya giden bir yol yok bu nedenle hayvanlarımızı onlarca kilometre yürüterek araçlara yüklemek zorunda kalıyoruz. Bundan dolayı da büyük baskılara maruz kalıyor, sıkıntılar yaşıyoruz. Bizim Tarım bakanlığından isteğimiz yaylalara çıkan bir istikamet belirleyip bize bir yol açsın, sorunumuza çözüm bulsun. Eğer bakanlık saydığım bu sorunlarımıza çözüm bulmazsa Koçerlik yapanlar sıkıntıya girer ve bu iş biter” dedi.
“KÜRTÇE KONUŞTUĞUMUZ İÇİN SORUNLAR YAŞIYORUZ”
“Yaylaya getirdiği iki çocuğunun okulla gittiğini ancak yaylada okula gönderecek imkanlarının olmadığını” söyleyen Koçer Rıfat Çiçek, “Bizim memlekette hayvancılıktan başka bir şey yok. Bu dönem Koçerlikte imkanlar daha iyi olmasına rağmen eski günleri arar olduk. Eskiden yaylalara yürüyerek çıkardık. Şimdi araçlarla gidiyoruz. Ama yaptığımız işin ve verdiğimiz emeğin karşılığını alamıyoruz. Koyun fiyatının yüksek olduğunu söyleyen yetkililer Arpa ve saman fiyatlarının ne kadar yüksek olduğundan haberi yok. Saman ve arpa fiyatları oldukça yüksek. Yem alacak paramız yok. Bir diğer büyük sorunu da konuştuğumuz dilimizden dolayı yaşıyoruz. Kürt olduğumuz için ve Kürtçe konuştuğumuz için yayla çevresinde yaşayan insanlarla da sorunlar yaşıyoruz. Bazı köyler, Kürt olduğumuz için bize çok farklı bir gözle bakıyor” diye konuştu.
Mustafa YÜKSEL-ADIYAMAN
Yoruma kapalı.