PİRHA-DAD Eş Genel Başkanı Zeynel Kete, Alevi kurumlarının kendi sorunlarını dile getirirken basın açıklaması yapmanın ötesine geçemediğini söyleyerek, “ÇEDES ve yeni müfredata ilişkin Alevilerin sokak gücünü harekete geçirmeleri lazım. Eğitim öğretim döneminin başından itibaren okulların önünde demokratik haklarını çeşitli eylemlerle dile getirmeleri lazım” dedi.
AKP iktidarında eğitim-öğretim politikaları, büyük oranda dini eğitim ve ‘tek din-tek mezhep’ öncelenerek oluşturuldu. Öğrencilerin ve velilerin tercihleri görmezden gelinerek, dini eğitimin ağırlığı hemen her yıl katlanarak arttı.
AKP iktidarı, zorunlu din dersleri, ÇEDES projesi ve “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adlı yeni müfredatla Alevilerin, velilerin ve eğitim sendikalarının tepkilerine rağmen eğitim sistemini dincileştirmeyi sürdürüyor.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eş Genel Başkanı Zeynel Kete, 2024-2025 eğitim öğretim yılına ilişkin PİRHA‘ya konuştu.
“SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMLERİ YAPILMASI LAZIM”
Eğitim öğretim yılı her açıldığında Türkiye’deki sendikalar ve Alevi kurumlarının basın açıklamaları yaparak taleplerini dile getirdiklerini ifade eden Zeynel Kete, “Alevi kurumsal hattı bu konuda basın açıklaması yapmanın ötesine geçemiyor. Mekân ve iktidar arasında bir ilişki vardır o nedenle egemen kesimler mekâna sahip olduklarında iktidarı kendi eline geçirebiliyorlar. Alevi kurumları, net bir şekilde birden çok dil, resmi dil olsun diyemiyorlar. Birden çok resmi dil olduğunda ülkede demokrasi kültürü gelişecek ve Alevilerde kendi taleplerini gerçekleştirecek. ÇEDES ve yeni müfredata ilişkin sadece basın açıklamaları değil Alevilerin sokak gücünü harekete geçirmeleri lazım. Alevilerin Türkiye’deki demokrasi güçleri, veli dernekleri, sendikalar ile alanda ciddi mücadele etmeleri lazım. Eğitim öğretim döneminin başından itibaren bir hafta boyunca okulların önünde demokratik haklarını çeşitli eylemlerle dile getirerek sokak eylemleri ya da sivil itaatsizlik eylemleri yapmaları lazım” dedi.
“MİLYONLARCA KÜRT’ÜN ANA DİLİNİN RESMİ DİL OLMAMASI SADECE KÜRTLERİN SORUNU OLMAMALI”
Bütün Alevi kurumlarının halka hesap vermeleri gerektiğini vurgulayan Kete, “Mevcut Alevi dernek hattı sistemin ret ve kabul ölçüleri içerisinde kendisini örgütlediğinden dolayı üçüncü bir yolla ilgili söylem üretmekten çekiniyorlar. Bu ciddi bir sorundur. Aksi halde sistem de Alevilerin sorununu ciddiye almaz ve Aleviler de sistem içerisinde bir çözüm üretemezler” diye belirtti.
Kete, Alevi dernek hattının öncelikle kendi talepleri konusunda kendi arasında birleşmesi gerektiğini belirterek, “Eğer Aleviler demokratik siyasetin bir öznesi olabilselerdi ülkenin daha demokratik olmasında yol açıcı olabilirlerdi. ÇEDES ve yeni müfredat gibi projeler siyasi partilerin programları değil devlet projeleridir. Bu çerçevede Alevi demokratik hattı cumhuriyet modernitesinin tekçi zihniyetiyle ciddi boyutuyla hesaplaşmalıdır. Yeni eğitim-öğretim döneminde sorunlarını dile getirebilmesi için taleplerini uzun süre öncesinden bir araya gelerek konferanslar, paneller yaparak bunu örgütleyebilir. Kendi arasında birlik sağlamayan yapıların talepleri de karşılanmaz. Milyonlarca Kürt’ün ana dilinin resmi dil olmaması sadece Kürtlerin sorunu olmamalıdır. Böyle talepler öncelikler Aleviler tarafından gündeme getirilmelidir” ifadelerini kullandı.
“ALEVİLER TÜRKİYE’DEKİ VELİLER VE DERNEKLERLE BİR ARAYA GELMELİ”
Alevilere çok önemli işler düştüğünü söyleyen Zeynel Kete, sözlerinin devamında şunları dile getirdi:
“Aleviler artık basın açıklamalarından kurtulup Türkiye’deki veliler ve derneklerle bir araya gelmeli. Aleviler öncelikle kendileriyle ilgili taleplerini güçlü bir şekilde alanda görünür kılmaları lazım. Resmi ideolojiyle hesaplaşmayan bir Alevi dernek hattının söylemlerinin kabul göreceğini düşünmüyorum. Alevilerin, cumhuriyetin daha demokratik bir zemine taşınmasının yolunu açabilecek bütün kesimlerle bir araya gelmeleri gerekiyor. Alevilerin talepleri de retleri de net olması gerekiyor.”
PİRHA/DERSİM
Yoruma kapalı.