Alevi Haber Ajansi

KESK’ten Sansür Yasası’na tepki: Faşizan zihniyetin ürünü düzenleme geri çekilmeli-VİDEO

PİRHA-Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) görüşmeleri süren Sansür Yasası’na ilişkin açıklama yaparak “Düşünce ve ifade özgürlüğüne dair ne varsa, hangi kanal kullanılıyorsa susturulmak, ortadan kaldırılmak istenmektedir” vurgusunu yaptı.

Meclis Genel Kurulu’nda görüşmeleri süren Dezenformasyonla Mücadele Yasası’na dair bir tepki de KESK’ten geldi.
Kamuoyunda ‘Sansür yasası’ olarak adlandırılan yasa teklifin 16’dan 28’e kadar olan maddeleri kabul edildi. Yasanın 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngören 29. maddenin görüşmesi ise bugün devam edecek. KESK Genel Merkezinde yapılan basın açıklamasında da yasanın, halkın haber alma, ifade ve düşünce özgürlüğüne ağır bir darbe vurmayı hedeflediği ifade edildi.

“İKTİDAR GOEBBLES TAKTİĞİNE BAŞVURUYOR”

KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, “İktidar bir kez daha Goebbles taktiğine başvuruyor” diyerek şu açıklamayı yaptı:

“AKP+MHP bloğu otoriter, dikta rejimlerin iktidar ömürlerini uzatmak için kullandığı tüm yol ve yöntemleri hayata geçirmeye devam ediyor.
20 Temmuz sivil darbesi sonrası onlarca muhalif basın kurumu kapatılmış, yüzlerce basın emekçisi tutuklanmış, yandaş medya iktidarın Resmi Gazetesi işlevi ile görevlendirilmiş, günlük haber başlıkları dahi tek merkezden belirlenir olmuştur.

Basının %90’ından fazlası kontrol altına alınmasına rağmen geriye kalan birkaç muhalif gazete, TV ve sosyal medya kanalı iktidarın hışmından, baskılarından kurtulamamaktadır. Ardı arkası kesilmeyen davalarla, tutuklamalarla, RTÜK üzerinden sansür ve kapatma cezalarıyla, ilan cezalarıyla vb. her türlü baskı ile susturulmaya, sesi kesilmeye çalışılmaktadır.
Halkın medyaya güveni diplerde seyretmeye başlayıp da yandaş/havuz medyası takip edilmez olmaya başlayınca sosyal medya öne çıkmıştır. İnsanlar seslerini ve taleplerini sosyal medya üzerinden duyurmaya çalışmaktadırlar. Öyle ki, emniyet ve yargı çoğu vakada sosyal medyanın baskısı ve tepkisi sonrası harekete geçmek zorunda kalmaktadır.
Sosyal medya çizilen pembe tabloları dağıttıkça, halkın, emekçilerin gerçek sorunları ve talepleri bu tür platformlarda seslendirildikçe, geçmişte birlikte yol aldıkları kimi kişilerin kanıtlı, delilli ifşalarını on milyonlar takip ettikçe, yargının sessizliğine isyan büyüdükçe AKP+MHP iktidar bloğu çılgına dönmüş, sosyal medyayı hedefine koymuştur.

“KOYU BİR KORKU İKLİMİ YARATMAYI HEDEFLEMEKTEDİRLER”

“Çareyi Goebbels’in SS’inde Buldular!”

Mecliste görüşmeleri devam eden ve 28 maddesi kabul edilen düzenleme hangi gerekçe ile sunulursa sunulsun iktidarın niyeti ve hedefi bellidir; düşünce ve ifade özgürlüğüne dair ne varsa, hangi kanal kullanılıyorsa susturulmak, ortadan kaldırılmak istenmektedir. Sosyal medyada iktidara yakın kesimlerin muhalif kesimlere yönelik yaptığı hakaretler, tehditler yargılama konusu yapılmazken ya da göstermelik tedbirler alınırken iktidara yönelik en ufak eleştirinin dahi “terör” propagandası kapsamına alınması, sulh ceza hâkimlikleri üzerinden cezalar verilmesi, muhalif hesaplara erişimin engellenmesi, trol ordusuyla algı oluşturma vb. baskı ve yöntemler iktidara yetmemiş olacak ki, bu kez sosyal medyanın tümüyle denetime alınması istenmektedir.
İktidarın sosyal medya düzenlemesi genel yönelimin parçası olup düşünce ve ifade özgürlüğü hakkımıza pranga vurmayı hedeflemektedir. İktidardan gidici olduklarına dair işaretlerin artmasıyla korku ikliminin hızla dağılmaya başlaması iktidarın adeta ödünü kopartmıştır. Düzenleme ve diğer polis devleti vb uygulamalarla koyu bir korku iklimi yaratmayı hedeflemektedirler.

AKP+MHP bloğu susturulmuş, kıskaca alınmış muhalif basın ve bu düzenleme sonrası kontrol altına alınacak sosyal medya zemini üzerinden tek yanlı kirli propaganda ile seçimi kazanarak iktidarlarını sürdürmeyi istemektedir.  Ülkemizin ihtiyacı sansür yasası değil; tam aksine basın ve ifade özgürlüğünün, halkın haber alma hakkının en geniş anlamda yaşama geçeceği; demokratik standartları yüksek, çağdaş hukuk normlarına uygun, dünyada hızla değişen ve gelişen iletişim ve haberleşme süreciyle uyumlu, düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırı davalar, tutuklamalar gibi mağduriyetleri giderecek bir yasal düzenleme ve bu paralelde fiili uygulamalardır.

“DÜZENLEME TÜMDEN GERİ ÇEKİLMELİDİR”

Buradan iktidar bloğu partilere sesleniyoruz; toplumun özgürlük talebini hiçbir güç yasalarla, baskılarla engelleyemez. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Bunun en somut ve yakın örneği bugün İran’da yaşanmaktadır. Unutmamalı ki, 21. Yüzyılda ne tür baskı yöntemi uygulanırsa uygulansın özgür ve bilimsel düşünce kendi yolunu bulur ya da kendisine yeni yollar açar.
Geç kalınmış değildir. Tekçi, faşizan zihniyetin ürünü olan düzenleme tümden geri çekilmeli, anti demokratik uygulamalardan medet umulmamalıdır. Konfederasyonumuz düşünce ve ifade özgürlüğü başta olmak üzere ülkemizde ve dünyada emekçilerin, ezilenlerin, kadınların bedeller ödeyerek kazandıkları temel hak ve özgürlüklerin bu tür düzenlemelerle ortadan kaldırılmak, kısıtlanmak istenmesine karşı fiili ve meşru mücadelesini devam ettirecektir.”

“YASANIN ÇEKİLMESİ KONUSUNDA MÜCADELE ETMELİYİZ”

Haber Sen Genel Başkanı Mesut Balcı da yasanın onaylanması halinde “sürekli bir tehlike”nin söz konusu olacağını belirtti. Balcı, “Bu yasa aynı zamanda yerel basının susturulması ile ilgilidir. Bu alanda çalışan 10 bin basın çalışanın işsiz kalacağı söylenmekte. Özellikle iktidarın oy kaybettiği bir dönemde bu yasanın çıkartılması şaibelidir. Muhalif tüm kesimleri cezalandırabilecekleri bir sopa niteliğindedir. Yasanın biran önce çekilmesi konusunda mücadele etmeliyiz. Sosyal medya halkın tek nefes aldığı alandır. Eğer bu alan da daraltılırsa Hitlervari bir dönem yaşanacaktır” şeklinde konuştu.

PİRHA / ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak