Alevi Haber Ajansi

KESK’ten her iş yerine kreş talebi

PİRHA-Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) ‘Kreş ebeveyn ve çocuk hakkıdır her iş yerine kreş’ talebi ile kreş kampanyası başlattı.

Kamu Emekçileri Konfederasyonu (KESK) ‘Kreş ebeveyn ve çocuk hakkıdır her iş yerine kreş’ talebiyle bir kampanya başlattı. Malatya Eğitim-Sen binasında sendika yöneticileri ile açıklama gerçekleştiren, Eğitim Sen Malatya Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü Tarık Kaya, yapılacak uygulama ve kampanya hakkında değerlendirmelerde bulundu.

“HİÇBİR ADIM ATILMAMIŞTIR”

16 yıllık AKP hükümetlerinin emekçilerin taleplerini görmezden geldiklerini ve geçiştirdiklerini vurgulayan Kaya, “Geçtiğimiz yıl taraflarca büyük kazanımların müjdesi olarak sunulan toplu iş sözleşmesinde yandaş konfederasyon ile imzalanan mutabakatın 41. maddesinde; ‘kamu kurumlarında olanaklar dahilinde kreş açılmalı’ denilerek havada bırakılan bir tartışma başlatılmıştır. ‘Olanaklar nedir? Nasıl sağlanacaktır? Kim bu sürecin takipçisi olacaktır?’ gibi sorular hala cevabını beklemektedir. Benzer şekilde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya 1 yıl önce yaptığı açıklamada Tüm kamu ve kuruluşlarda kreşlerin açılmasının takipçisi olacaklarını belirtmiş, ancak o günden bugüne hiçbir adım atılmamıştır” dedi.

“İHTİYACA YANIT OLMAKTAN ÇOK GÖSTERMELİK”

Türkiye’de kreş ve diğer çocuk bakım olanaklarının sınırlı olduğunu kaydeden Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ücretler yükseliyor, nitelik düşüyor, dinselleştirme yaygınlaşıyor. Türkiye’de 0-6 yaş döneminde bulunan çocukların yüzde 86,7’sine anneleri bakmaktadır. İş gücü piyasasına hiç girememiş ya da çocuk olduktan sonra ayrılmış kadınlar sosyal hizmetlerin ucuz ikamesi olarak değerlendirilmektedir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı kreşlerde ise durum daha vahimdir. Her bin çocuktan sadece ikisi 0-3 yaş arasında kreşe gitmektedir. Var olan kreşlerin yüzde 47’si İstanbul, İzmir ve Ankara’da bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Yasası kadın işçilerin çocukları için kreş açılmasını öngören cinsiyetçi ve gerçeklikten uzak bir düzenlemedir. Türkiye’de 150 ve üzeri kadın çalışan sayısına sahip iş yerlerinin son derece sınırlı olduğu düşünülürse bu yasanın bir ihtiyaca yanıt olmaktan çok göstermelik olduğu anlaşılmaktadır.”

“PİYASA KOŞULLARINA TERK EDİLMİŞ İŞLETMELER”

Hükümetin izlediği neoliberal iktisadi politikalar nedeniyle kamu kurumları ve yerel yönetimlere ait kreşlerin ya kapatıldığını ya da özel sektöre devredildiğini söyleyen Kaya, özel sektöre ait kreşlerin piyasa koşullarına terk edilmiş işletmeler gibi ele alındığını böylece çocuk bakım hizmetlerinin niteliğinin düşük ancak ücretlerinin yüksek olduğunu vurguladı.

“657 sayılı Devlet Memurları Kanun’un 191. maddesinde devlet memurları için lüzum ve ihtiyaç görülen yerlerde çocuk bakımevi ve sosyal tesisler kurulabilir” ibaresinin yer aldığını hatırlatan Kaya, “Buna rağmen, maliyet politikasıyla kreşler sosyal tesis kapsamına alınıp ödenek ayrılması yasaklanmıştır. 2004 yılında 419 olan kamu kreşi sayısı 2016 yılı itibariyle 56 ya gerilemiştir. Konfederasyonumuz KESK’ in bilgi edinme hakkı çerçevesinde yaptığı başvurulara rağmen kamu kreşleri sayısının güncel bilgisi açıklanmamaktadır. 2017 yılından başlatılan ve özel kreşlere 5 yıl boyunca vergi muafiyeti sağlayan düzenleme ile kamusal bir hak olan kreş hizmeti tümüyle özel sektöre devredilmek istenmektedir” dedi.

“KREŞLERDEKİ EĞİTİMLER GİDEREK DİNSELLEŞİYOR”

Kreşlerde verilen eğitimin de giderek dinselleştirildiğine dikkat çeken Kaya, “Soyutla somutun farkını anlamayan çocuklara din eğitimi verilmektedir. MEB tarafından imzalanan protokollerle kreş çağındaki çocukların dini eğitim alması sağlanmaktadır. Ayrıca Diyanetin başlattığı dini eğitim projesi kapsamında 4-6 yaş arası çocuklara yönelik başlatılan Kuran kurslarında yüz bine yakın çocuk eğitim almaktadır. Bu durumun ileride yaratacağı travmalar çok büyük olacaktır” şeklinde konuştu.

“EKONOMİYE GETİRİSİ YÜKSEK OLACAK”

Kaya, çocukların doğumdan itibaren bakımı ve eğitimi için başta ebeveynler olmak üzer devletin tüm kurumlarının ortak sorumluluk alması gerektiğini ifade etti. Çocuk bakımının kreşlerde ücretsiz olarak sağlanması halinde ekonomiye getirisinin yüksek olacağını belirten Kaya, “Hem kadınlar çalışma yaşamına daha rahat katılacak, hem çalışan kadınlar daha üretken olacak hem de kreş eğitimi alan çocuklar daha donanımlı büyüyecektir” dedi.

“TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

KESK olarak yıllardır toplu sözleşme başlıklarından birisi olan kreş taleplerinin takipçisi olacaklarına işaret eden Kaya, şunları kaydetti: “Her hafta perşembe günü kampanya sloganıyla sosyal medya etkinliği yapılacak, 7 Mayıs – 18 Mayıs 2018 tarihleri arasında yerel örgütlerle birlikte belediyelerle kreş talepli görüşmeler yapılarak bu taleplerin yerel kamuoyuyla paylaşılması sağlanacak, 14 Mayıs-25 Mayıs 2018 tarihleri arasında iş yerlerinde kokart takılacak, 14 Mayıs- 15 Haziran 2018 tarihleri arasında çalıştığımız kurumlara kreşle ilgili taleplerimizin olduğu dilekçeler verilecektir. 30 Mayıs 2018′ de Mecliste grubu olan muhalefet partileri CHP ve HDP’ ye hazırlanan dosyalarımızı sunacağız. TBMM ‘de bu konuda çalışma yürütülmesi için destek isteyerek 24 Haziran genel seçimlerine giderken siyasal partilere seçim programlarında çocuk bakımına dair vaatlerini kamuoyuyla paylaşılması çağrısında bulunacağız. 3 Haziran 2018′ de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Çalışma Bakanlığı’ na fax çekme eylemi gerçekleştireceğiz. 4-8 Haziran 2018 tarihleri arasında çocuklarımızla birlikte iş yerlerimize gideceğiz. 12 Haziran 2018 tarihinde tüm illerde kitlesel açıklamalarla kampanyamızın değerlendirmesini sizlerle paylaşarak kreş talebimizde ve mücadelemizdeki kararlılığı dile getirmeye devam edeceğiz.”

Mehmet YALMAN/MALATYA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak