PİRHA-Yazar Piri Er, Hacıbektaş Gençlik Kampı ile Kerbela gezisine tepki göstererek, “Günümüzde Alevilerin katledilmesinden çok Aleviliğin katledilmesine çalışılıyor. Devletin dedesi olmaz. Kerbela’ya götürülecek bu dedeler kimden rızalık aldılar?” diye sordu.
İçişleri, Kültür ve Turizm ile Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından finanse edilerek yapılacağı duyurulan Hacıbektaş Gençlik Kampı’na bir tepki de yazar Piri Er’den geldi. “Günümüzde Alevilerin katledilmesinden çok Aleviliğin katledilmesine çalışılıyor” diyen Er, ayrıca 300 dede için iki bakanlık tarafından planlanan Kerbela gezisine de karşı çıktı.
“ALEVİLİK, TARİHSEL SÜREÇTE ASİMİLE EDİLMEYE ÇALIŞILAN KENDİ BAŞINA BİR İNANÇTIR”
Sözlerine, “Alevilik tarihsel süreçte asimile edilmeye uğraşılan kendi başına bir inançtır” diyerek başlayan Er, şunları söyledi:
“Alevilik herhangi bir inancın alt kolu, heteroksis, heterodoksisi falan değildir. Bunu çeşitli yöntemlerle yapmaya çalışırlar. 15-16. yüzyıldan itibaren “Katli vaciptir” fetvalarıyla birlikte başladı. Günümüzde de Alevilerin katledilmesinden çok Aleviliğin katline dönüştürülmeye çalışılıyor. Bu amaçla da Alevilik üzerinde çeşitli tezgahlar kuruluyor. Yapılması planlanan bu iki program Kültür Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’nın koordinasyonunda gerçekleşen bir etkinliğin amacı “Alevilerden ne kadar şeyler koparır, farklılaştırır, dönüştürürüzün hesabıdır.”
“DEVLETİN DEDESİ OLMAZ, KERBELA’YA GİDECEKLER KİMDEN RIZALIK ALDI?”
Er, Kerbela programına dahil olacak dedelere de seslenerek, şöyle konuştu:
“Biz yıllardır özellikle Avrupa’ya götürülen gri pasaportlu dedelerle mücadele ediyoruz. Çünkü devletin dedesi olmaz. Dede toplumun dedesidir. Onun ihtiyaçlarını da toplum karşılamalı. Yani rızalık almadan yapılan her iş Aleviliğe uymaz. Kerbela’ya götürülecek bu dedeler kimden rızalık aldılar? Eğer devlet imkanlarıyla gidiyorsa; devletin imkanları bu amaç için neden kullanılıyor? Ya da Hacıbektaş’ta toplanmaya çalışılan, ki toplayamayacaklarını düşünüyorum ben. Bu konuda bir duyum da aldım. Toplayamayacaklarını düşünüyorum. Ama birçok yere yazı gitmiş. Yani Ordu’dan bir ilçeninkini gördüm ben. Davet edilmiş öğrenciler.
Niye şimdi bu yapılıyor? Bunları iyi niyetli girişimler olarak değerlendirmiyorum. Devletin Alevileri değiştirmesi, dönüştürmesi, farklılaştırması ve bir yere çekebilme çabası olarak görüyorum. Aleviler açısından çok bir şey ifade etmiyor. Oraya giden çocuklar bilmeden zaten giderse gider. Ama dedeler bu işi biliyorlar. Ya kendilerini orada hissediyorlar. Yani bu işi düzenleyenin yanında hissediyorlar. Ya da belli kaygılarla “Biz burada duralım” diye bu işi yapmaya çalışıyorlar. Baştan ayağa sakat bir düşünce diye düşünüyorum.”
Barış KOP – Berfin YILDIZ / BALIKESİR
Yoruma kapalı.