PİRHA- Kürt siyasetçilerin yargılandığı Kobani davasının duruşması devam ederken, HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu, CAN TV’de, Kobani davasını takip etmeleri için Alevi kurumlarına çağrıda bulundu. Kenanoğlu, “Örneğin Alevi kurumlarının bir haftayı Kobani haftası yapıp, IŞİD’i lanetlemeleri, IŞİD’e karşı mücadele edenleri, IŞİD’i yenilgiye uğratanları desteklediği için yargılanan insanlara destek olmaları çok anlamlı olur” dedi.
IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski eş genel başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de bulunduğu 20’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobani Davası’nın 17’nci duruşma periyodu, 5’inci oturumuyla Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görüldü.
Sincan Cezaevi’nde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davanın duruşmasına HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, parlamento grubunun tamamı ile katıldı.
Gizli tanık Atlas’ın kendisi hakkında beyanlarda bulunduğunu hatırlatan siyasetçi Mesut Bağcık, “Diyarbakır’da 20 Ekim 2008’de gözaltında kaldım ve tutuklandım. Aralıksız 14 Aralık 2010 tarihine kadar tutukluydum. Aynı anda hem cezaevinde, hem de dışarıda olmak eşyanın tabiatına aykırı” dedi.
Bağcık’ın savunmasının ardından duruşmaya yarın saat 10.00’da devam edilmek üzere ara verildi.
Kobani duruşmasının da konuşulduğu CAN TV’de her hafta pazartesi günü Veli Haydar Güleç, Çilem Küçükkeleş ve Ali Kenanoğlu’nun katılımıyla yapılan ‘CAN’DAN BAKIŞ’ programında önemli mesajlar verildi.
“ALEVİ ÖRGÜTLERİNİN DUYARLILIK GÖSTERMELERİNİ ARZU EDERİM”
HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu, Alevi kurumlarının Kobani davasını takip etmeleri çağrısında bulundu.
“IŞİD’in Türkiye’deki önemli hedeflerinden bir tanesi de Alevi kurumları olduğunu biliyoruz” diyen Kenanoğlu, “IŞİD’în listesinde Alevi inanç kurumlarına yönelik saldırı planları olduğunu daha önce kamuoyunda konuşmuştuk. Kobani davasına Alevi kurumlarının ilgisizliğini ifade etmek isterim. Avrupa’dan heyetler, uluslarası temsilcilikler, parlamenterler, büyükelçiliklerden katılımcılar oldu. Türkiye’den kısmen demokratik kitle örgütlerinin takibi zaman zaman oldu. Şöyle bir şeyi arzu ederim. Örneğin Alevi kurumlarının bir haftayı Kobani haftası yapıp, 4 gün süren dava (duruşma) var. IŞİD’i lanetlemeleri, IŞİD’e karşı mücadele edenleri, IŞİD’i yenilgiye uğratanları desteklediği için ya da buna karşı protesto oluşturduğu için yargılanan insanlara destek olmalarını, davayı izlemek açısından yapmalarını beklerim. Çok anlamlı olur. Çünkü IŞİD’in tehdit ettiği toplumların başında da hem yaşamsal hem de inançsal anlamda Alevi toplumu geliyor. Alevi örgütlerinin böyle bir duyarlılık göstermesini arzu ederim” dedi.
GÜLEÇ: SINIRDA LOKMA DAĞITAN ALEVİLERE HATIRLATMAK LAZIM
Programda Veli Haydar Güleç de Kenanoğlu’nun Alevi kurumlarına yaptığı bu çağrının önemli olduğunu vurgulayarak, “Alevi kamuoyuna, kurumlarına önemli bir mesaj. Bugüne kadar sessiz kalındı. Dileriz duymuşlardır. Bugüne kadar sessiz kalmaları kabul edilebilir bir şey değil. Tabi demokratik kamuoyuna, Türkiye sol hareketine de aynı şeyi söylemek lazım. Kobani düşseydi IŞİD sizin komşunuz olacaktı. Bu ülkenin komşusu olacaktı. Belki de o coğrafyada çok geniş bir alanı tutmuş olacaktı. O alan belki de hala ellerinde kalmış olacaktı. IŞİD’in sınırdan elini kolunu sallayarak nasıl gelip geçtiklerine defalarca tanık olundu.
Özellikle geçmişte sınırda lokma dağıtan Alevilere bir kez daha hatırlatmak lazım. Evet o gün doğru bir şey yaptınız. Gelip o sınırda insanlık için lokma dağıttınız. İnsanlığın kazanması içindi. Çünkü orada barbarlık olacaktı. Barbarlığa karşı insanlığın mücadelesiydi. Bugün de Alevilerin aynı şeyi yapmaları çok doğru olur.
KÜÇÜKKELEŞ: KOBANİ DAVASINI SAHİPLENMEK GEREKİR
Çilem Küçükkeleş ise “IŞİD’in yenilmesi halkların murat ettiği bir şeydi. Kobani davasını daha görünür kılmak, daha fazla cümlesini kurmak gerekir. Nasıl ki Gezi için nöbet tuttuysa halk, Kobani davası için de nöbet tutmak, daha yaygın sahiplenmek gerekir” ifadelerini kullandı.
PİRHA/ İSTANBUL
Yoruma kapalı.