Alevi Haber Ajansi

‘Kayıpların yaşları kadar süre geçmesine rağmen adaletsizlik devam ediyor’-VİDEO

PİRHA- Cumartesi Anneleri eyleminin 743. haftasında bir araya gelen kayıp yakınları Cizre’de gözaltında kaybedilen Ahmet Üstün’ün akıbetinin açıklanması ve faillerinin cezalandırılmasını talep etti.

Kayıplarının akıbetini soran ve adalet arayan Cumartesi Anneleri eylemlerinin 743’üncü haftasında İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin bulunduğu Beyoğlu Çukurluçeşme Sokak’ta bir araya geldi. Polis ablukası altında eylemlerini gerçekleştiren kayıp yakınları, bu hafta 1994 yılının Nisan ayında evinden gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan Ahmet Üstün’ün akıbetinin açıklanmasını istedi.

Bu haftaki eyleme kayıp yakınlarının yanı sıra CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile HDP milletvekilleri Hüda Kaya ve Zeynel Özen destek verdi.

Haftanın basın metnini gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak okudu. Ocak, Ahmet Üstün ile ilgili şu bilgileri paylaştı:

EVİNDEN GÖZALTINA ALINDI BİR DAHA EVİNE GELEMEDİ

“25 yaşındaki Ahmet Üstün Cizre’de yaşıyordu. 1994 yılının Nisan ayında gece saat 23.00 sularında, silahlı kişiler üç araçla Üstün Ailesi’nin Cudi Mahallesindeki evine geldi, ‘İfade verip serbest bırakılacak’ diyerek Ahmet Üstün’ü gözaltına aldı. Ertesi gün baba Mehmet Üstün tabura gidip oğlunu sordu. Taburdaki görevliler Ahmet’in ifadesinin alındığını, daha sonra mahkemeye çıkartılacağım söyledi. Bunun üzerine Mehmet Üstün ikinci gün savcılığa gitti. Orada da oğlunun serbest bırakıldığı, evine gidip beklemesi söylendi. Ancak Ahmet Üstün bir daha evine gelemedi.

3 GÜN GÖZALTINDA TUTULDUKTAN SONRA ÖLDÜRÜLDÜĞÜ BİLGİSİ VERİLDİ

Baba Mehmet Üstün oğlundan haber almak için bölgede JİTEM’le birlikte çalışan birine ulaştı ve para karşılığında oğluyla ilgili bilgi almak istedi. Ödeme yaptığı kişi 10 gün sonra kendisine; Ahmet’in üç gün gözaltında tutulduktan sonra öldürüldüğü bilgisini verdi.

TANIK A.P. YAŞANANLARI ANLATTI

Ahmet Üstün’ün kayın pederi gözaltı işlemini gerçekleştiren ekipte yer alan JİTEM mensubu Abdulhakim Güven’e ulaştı. Güven ona damadından umudunu kesmesini ve onu beklememesini söyledi. A.P isimli tanık; ‘Üstün’ü Cizre Garnizon Komutanlığı’nda işkencede gördüm, onu işkenceye götürdüklerinde adını defalarca duydum. Ben yaşanan vahşete tanık oldum.’ diyerek yaşananları kamuoyu ile paylaştı.”

Üstün ailesinin 2000 yılında avukatları Tahir Elçi aracılığıyla tekrar savcılığa şikayette bulunup JİTEM davası kapsamında ifade verdiğini kaydeden Ocak, “Bugüne kadar maddi gerçeği açığa çıkartacak, failleri cezalandıracak bir yargısal faaliyet gerçekleşmedi. 25 yıldır Fadile Üstün’ün ‘Oğlumun öldüğünü biliyorum. Bir anne olarak oğluma kavuşmak, mezarının başımda dua etmek istiyorum’ talebi karşılıksız bırakıldı.” dedi.

“KAYIPLARIN YAŞLARI KADAR SÜRE GEÇTİ”

Ocak’ın ardından 1992 yılında gözaltında kaybedilen Hüsamettin Yamanın ağabeyi Feyyaz Yaman, söz aldı. Yaman, “Ahmet’in kaybı 1994, kardeşimin kaybı 1992 daha üzerinden kayıpların yaşları kadar süre geçmesine rağmen adalet ve hukuk konusundaki aymazlık ve görevsizlik hala aynı şekilde devam etmektedir. Bugün siyaseten etnik ve siyasi ayrımlar üzerinden diyalog kuruyormuş görüntüsü vermeye çalışan siyasi söylem halen daha komplo teorilerle ortalıkta bir boşluğu doldurabileceği ve toplumu aynı şekilde manipüle edebileceği inancında. Ama buradaki insanlar ve kayıpların takipçisi yürekler hala da 743 haftadır haykırıyor ki adalet ve hukuktaki bir boşluk bu adaletsizlik ve hukuksuzluk arayışı kapatılmadığı sürece hiçbir şekilde bu sorun askıda olmaktan öteye, toplumu oyalamaktan öteye bir yalan olarak gelişemez.” diye konuştu.

“FIRAT’IN DOĞUSUNDA 25 YILDIR DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK”

Gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkayanın Oğlu Şerif Taşkaya da şunları belirtti:

“Babam 1993’te asker, polis, JİTEM tarafından gözaltına alındı. Biz o günden sonra haber alamadık. Savcılığa gittiğimiz zaman savcının dediği ise ‘Aşiret lideri izin verirse ya da kontur gerilla denilen yapının lideri izin verirse soruşturma açabilirim.’ Devletin, savcısının durumu bu.”

Siverek Katliamı’nı hatırlatan Taşkaya, “Kendilerinin arazi anlaşmazlıkları vardı. 17 yıldır davaları var, düşünün 17 yıl mahkeme diyor ki ‘düşman olun birbirinize bizden bir sonuç çıkmaz.’” dedi. Fırat’ın doğusunda 25 yıldır değişen bir şey olmadığını vurgulayan Taşkaya, devletin kendini sürekli katliamlar ve baskılarla hatırlattığını ifade etti.

PİRHA/İSTANBUL

    

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak