Maraş katliamının 38.yıl dönümü yaklaşırken, Maraş valiliğinin anma ve basın açıklamalarına yasak kararı getirilmesine tepki gösteren, PSAKD Adıyaman şube başkanı Mahmut Yapıcı “24 Aralık günü Maraş’ta olacağız. Katliamda yitirdiğimiz canlarımız anmak için basın açıklaması yapacağız” dedi.
19–24 Aralık 1978 yılında Maraş’ta yapılan katliam’da resmi rakamlara göre 111 kişi katledildi. Başta Aleviler olmak üzere sol düşünceli insanların yüzde sekseni Maraş’ı terk etmek zorunda bırakıldı.800 civarında ev ve işyeri yakılıp yıkıldı. Bütün bunların yaşandığı 78 Maraş katliamı üzerinde 38 yıl geçti. 38 yılında yapılacak olan anmaya ve basın açıklamalarına Maraş valiliği tarafından yasak getirildi.
38 yıl önce yaşananları ve bu gün Maraş valiliği tarafından anma ve basın açıklamalarına getirilen yasağı, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Adıyaman(PSAKD) şube başkanı Mahmut Yapıcı PİRHA’ya değerlendirdi.
PROVAKASYON İÇİN DEĞİL, ANMA İÇİN MARAŞTA OLACAĞIZ
38 yıl önce katledilen canlarımızı anmak için Maraş’ta olacağız. Yapacağımız basın açıklamasıyla katliamda yitirdiğimiz canlarımızı anacağız, diyen Yapıcı, “Başta Maraş olmak üzere Dersim, Çorum, Sivas ve Roboski katliamında yaşamını yitirenleri anıyorum. Maraş’a intikam almak için sağa sola saldırmak için gitmediklerini” söyleyen Yapıcı “Biz 38 yıl önce katledilen canlarımızı unutmadığımızı ve onlara olan bağlılığımız göstermek için Maraşa’ta olacağız. Yapacağımız basın açıklamasıyla da canlarımızı anıp katliamın tanıklarının yanında olduğumuzu ve ailelerin acısını paylaştığımızı ifade etmek için orada olacağız. Bu da bizim en demokratik hakkımızdır. Her yıl Sivas anmalarına on binlerce kişi katılıyoruz. En küçük bir olay ve provokasyon yaşanmıyor. Neden Maraş’ta yaşansın? O yüzden Maraş valiliği aldığı kararı tekrar gözden geçirerek, Maraş’ta yapacağımız anmaya izin vermelidir” dedi.
FAİLER YARGI ÖNÜNE ÇIKARTILSIN
Bu ülkede yapılan katliamlara toplum olarak sessiz kalındığını belirten Yapıcı, “Biz sustukça yeni katliamlarla uyanıyoruz. Onun için Maraş katliamıyla yüzleşilmelidir. O gün 111 kişinin hayatını kaybettiği katliamın içinde yer alanlar bu gün ellini kolunu sallayarak geziyor. Biz buna karşı çıkıyoruz. Faillerin yargı önüne çıkartılıp cezalandırılmasını istiyoruz. Eğer bunlar cezalandırılmasa karşımıza başka katliamlar çıkar. Bunun en açık örneğini Sivas’ta, Roboski’de, Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da yaşadık ve hala yaşıyoruz.
Maraş katliamında katledilenlerin yanı sıra en büyük travmayı kırsal bölgelerde yaşayan Alevi halkının yaşadığını söyleyen Yapıcı, “Yaşanan katliamın ardından doğup büyüdüğü emek verdiği yaşadığı topraklardan göç etmek zorunda bırakılan binlerce kişi Avrupa kentlerine göç etmek zorunda bırakıldı. Yıllarca doğdukları topraklara geri dönmediler. Kültürlerinden inancından uzak yaşadılar” dedi.
KATLİAMDA TOPRAKLARINI TERK ETMEYENLER GÖÇE ZORLANIYOR
Katliamda yaşanan her türlü şiddete ve zorbalığa rağmen yaşadığı topraklarını terk etmeyen Aleviler ise bu gün Terolar’da yapılan konteynır kentte yerleştirilen binlerce mülteci içinde kimin yaşadığı ne olduğu belli olmayan insanlar ile yaşam alanları daraltılarak göçe zorlanıyor. Yaşama hakkı tanınmıyor. Bu insanlar kendi topraklarında kültürüyle inancıyla yaşamak istiyor.” Dedi
Gündeme ilişkin açıklamalarda da bulunan Yapıcı, “Bu gün baktığımızda da ülkemizde patlama haberleri ile uyanıyoruz. Bu yaşananları da asla kabul etmiyor ve kınıyoruz. Çatışma şiddet asla çözüm olamaz biz aleviler barış ve çözümden yanayız. Bu çatışmalı sürecin ve şiddetin sona ermesi için bizlere ve kurumlarımıza ne görev düşüyorsa da bunu yapmaya hazırız. Artık bu ülkede mahsum insanların ölmesini istemiyoruz.” dedi.
Mustafa YÜKSEL – ADIYAMAN
Yoruma kapalı.