PİRHA – İstanbul Alibeyköy’de Can TV’nin mikrofon tuttuğu kargocular, normalden daha çok yoğun mesaide çalıştıklarını belirttiler. Kargocular, “Sokağa çıkmayın çağrıları ve sokağa çıkma kısıtlamaları ile insanlar mağazalar yerine internet alışverişine yöneliyorlar. Böyle olunca da bizler daha çok çalışmaya başladık” dediler. Bir kağıt toplayıcısı da, çok az para kazandıklarını belirterek, sağlıklarının bozulmasından endişe ettiklerini kaydetti.
11 Mart’tan bugüne Türkiye’de koronavirüs ile mücadele kapsamında adım adım sosyal alanlar kısıtlandı, alışveriş merkezlerinden birçok işyerine kadar insanların bir araya gelebileceği birçok mesken kapatıldı.
“Evde kal” çağrıları ve sokağa çıkma yasaklarının uygulanması ile birlikte insanlar evlerinden internet üzerinden alışverişe başladılar. Sokağa çıkma yasaklarından muaf tutulan kargo şirketleri çalışanları ise risk altında çalışıyor.
Can TV mikrofonuna konuşan Kargocular, “Bu süreçte bizler de risk altındayız. Ama işimizi yapmak zorundayız. İnternet alışverişleri ile yoğun mesailere başladık. Sürekli görev başında ve dağıtımda oluyoruz. Ev ev, kapı kapı dolanıyoruz. Kendimizce önlemlerimizi alıyoruz ama ne kadar etkili ne kadar koruyucu bilemiyoruz” dediler.
KAĞIT TOPLAYICISI: SOSYAL GÜVENCEMİZ YOK
Alibeyköy’de bir kağıt toplayıcısı da yaşadığı sorunları şöyle dile getirdi:
“Gün boyu 40-50 lira için çalışıyoruz. Derdimiz evimize aş götürebilmek, günü tok bitirebilmek. Herhangi bir sosyal güvencemiz olmadan çalışıyoruz. Bazen şanslı oluyoruz ve gün bitmeden işimizi bitirerek bir miktar kazançla rahat bir şekilde evimize gidebiliyoruz. Ama bazen hele hele bu süreçte günde 2-3 sefer yapmam gerekirken öğle vaktine kadar bir seferin yarısına bile erişemiyorum. İnsanların sokakta olmaması bizi de etkiliyor. Topladığımız kağıt plastik atıklarla kazanç sağlamak istiyoruz, hasta olmamaya da ayrıca dikkat ediyoruz. Sosyal güvencemiz yok çok kötü olmadığı sürece hastaneye gidemiyoruz. Eğer paramız varsa ağrı kesiciler ile idare edip iyi olmaya çalışıyoruz ama durum kötü olduğunda da hastaneye gidiyoruz. Alabildiğimiz ilaçları alıp hızlı bir şekilde toparlamaya çalışıyoruz. Hasta olmamak için özen gösteriyoruz ama bu işte hasta olmamak elde değil. Hasta olduğumuzda Allah büyük diyoruz ve inşallah kısa sürede atlatırız diyoruz.”
“İNTERNET ALIŞVERİŞLERİ ÇOK ARTTI”
Kargocular ise “İnanılmaz bir yoğunluk yaşanıyor. İnsanlar evlerinde oturdukları halde alışverişlerine devam ediyorlar. Bu bizim için ekstra bir risk ama mecburuz. İşimizi yapmak zorundayız. İnternet alışverişleri bu süreç içerisinde çok fazla arttı. İnsanlar evde can sıkıntısından da olsa internetten bir şeylere bakıyor ve alışveriş yapıyor. Bizler de onları alıcılara ulaştırmak durumundayız. Ev ev, kapı kapı dolanarak insanlara istediklerini ulaştırıyoruz” diye konuştular.
“ARAMIZDAKİ MESAFEYİ KORUMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Virüsün taşıyıcılığını yapabilme potansiyeline sahip olan kargo şirketlerinin aldıkları önlemler hakkında görüş belirtmeyen kargocular, kendi önlemlerini aldıklarını ve bu önlemler ile kendilerini koruduklarını belirterek, “Kendi iş arkadaşlarımızla dahi sosyal mesafeyi korumaya çalışıyoruz. Aramızda bir metre kuralı hakim. Maskelerimiz, eldivenlerimiz ve sürekli kullandığımız kolonya ve dezenfektelerle korunmaya çalışıyoruz. Kendi önlemlerimizi alarak bir nebze kendimizi rahatlatıyoruz” dediler. Virüsün taşıyıcısı olma riski karşısında da konuşan kargocular “Teslimat yapılırken kesinlikle mesafeli duruyoruz. Kargo dışında herhangi bir temastan kaçınıyoruz. Biz kapıyı çalmadan teslim alacak kişiye giden 4 haneli rakamı alıp kargonun sistemden düşüşünü sağlıyoruz. Amacımız sıfır temas ve kendimizi ve karşımızdakini korumak” şeklinde ifade ettiler.
“İHTİYACIN DIŞINDA BİR SİRKÜLASYON VAR”
Sokağa çıkma kısıtlamaları ve yasaklamalarından muaf tutulan kargocular ve kuryeler yaşanan durumu şöyle özetlediler:
“İhtiyacın dışında inanılmaz bir sirkülasyon var. Yetkililerin bunu incelemesi ve bir değerlendirmede bulunmaları gerekiyor. Dağıtıma çıktığımızda çok fazla ürünle gün boyu gezmek durumunda kalıyoruz. Kime ne götürdüğümüzü bilmiyoruz. Kimin hasta olup olmadığını bilmiyoruz. Aynı şekilde bazı insanların bizlere bakışları da o şekilde, hastalık dağıttığımızı düşünüyorlar kimisi de insancıl düşünerek çok iyi karşılıyorlar bizi. İnsanlardan sadece bir beklentimiz var. Biz bu hizmeti veriyorsak, hatta en iyisini vermeye çalışıyorsak bize olumlu yaklaşmalarını bekliyoruz.”
“ASANSÖR YOKKEN 4-5 KAT ÇIKMAK EZİYET OLUYOR”
Koronavirüs sürecinde evlerinde kalan vatandaşların inanılmaz bir kargo trafiği başlattığını belirten kargo çalışanları “En büyük zorluğumuz bu kadar fazla kargoyla ev ev sokak sokak mahalle mahalle dolaşmak. Gün boyu geziyoruz sonra bir apartmana gittiğimizde asansör yoksa ve 4-5 kat yukarı çıkacaksak hele bir de kargomuz ağırsa bu bizim için çok zorlu bir süreç oluyor. İnsanlara da olabildiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz ama duyarlılıkta bizi güçlendirir, 4-5 kat yukarı çıkmak eziyet oluyor. Bazen yığılıp kalacağımızı düşünüyoruz ama sonra bunu yapmak zorunda olduğumuz aklımıza geliyor ve dayanmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandılar.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.