PİRHA – Demokratik Alevi Derneği (DAD) Ankara Şube/Ana Fatma Cemevi Eş Başkanı Mustafa Karabudak, 30 Temmuz’da saldırıya uğrayan Alevi kurumlarıyla ilgili halen bir dava dosyasının oluşturulmadığını belirtti. Karabudak “Sürece yayma, zaman aşımına uğratma olayı tüm Alevi katliamlarında da olmuştur. Bu saldırının arkasında mutlaka birileri var. Konunun takipçisi olacağız” dedi.
Ankara’daki 4 Alevi kurumuna yönelik 30 Temmuz 2022’de yapılan saldırının ardından fail hakkında henüz bir iddianame oluşturulmuş değil.
Saldırgan Ahmet Ozan K. hakkında, en son akıl sağlığının yerinde olup olmadığını öğrenmek için Kasım 2022’de hastaneye kaldırıldığı bilgisi alınmıştı.
“BELKİ DE SERBEST BIRAKILMIŞTIR!”
Ana Fatma Cemevi Demokratik Alevi Derneği Ankara Şube Eş Başkanı Mustafa Karabudak, konuya ilişkin PİRHA’ya değerlendirme yaptı. Karabudak, “Yaklaşık 5 ay geçti ama herhangi bir iddianame hazırlanmamış. Dosya bomboş” diyerek şunları söyledi:
“En son saldırganın hastanede yatırıldığı, akıl sağlığının yerinde olmadığına dair bir rapor almaya çalıştığını öğrendik. Belki de serbest bırakılmıştır, bilmiyoruz. Kamuoyunun bu konuda bilgilendirilmesi gerekir. Bu tutumlarını kınıyoruz. Bunu sürece yayma, zaman aşımına uğratma durumu tüm Alevi katliamları sonrasında olmuştur. Bugün hala Madımak davası 30 yıldır kapanmamıştır. Diğer Alevi katliamlarındaki davalar sönümlendirilmiştir. Bizler bu olayın bir an önce aydınlatılmasını istiyoruz. Son süreç nedir? Ne zaman bu saldırgan adalet önünde hesap vermeye çıkacaktır? Arkasında kimler vardır? Niçin yapmıştır? Bunların bir an önce kamuoyu ile paylaşılmasını istiyoruz. Şu ana kadar bizler herhangi bir bilgi alamadık.”
“BİR TEK KİŞİNİN YAPMADIĞI SALDIRI!”
Mustafa Karabudak, yapılan saldırının üstünün örtülmeye çalışıldığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir insanın İzmir’den gelip Ankara’daki 4 kuruma saldırması düşündürücü. Ankara’da yaşayan bir insan dahi bu kurumların nerede olduklarını bilemez. Çünkü çok kısa bir zaman diliminde bu saldırıyı yapması mümkün değil. Muhakkak bunu mobilize eden, planlayan, arkasında kişi ya da kişiler vardır. Bunların hepsinin açığa çıkması lazım. Evet şimdiye kadar ki saldırılarda, kapı işaretlenmelerinde hep ‘çocuklar yapmıştır, sarhoştur, meczuptur’ diyerek geçiştirildi. Bu olayın zamana yayılmasında da herhalde öyle bir yöne doğru gidiliyor. Belki de bu saldırgana ‘akli dengesi bozuktu, ne yaptığını bilmiyordu’ denilerek hastaneden rapor alıp geçiştirecekler. Ama biz bunun öyle olmadığını biliyoruz. Tüm saldırıların arkasında devletin olduğunu biliyoruz. Çünkü aynı kişi, bir başka inanç grubuna; tabii ki istemeyiz böyle bir şeyi ama örneğin bir camiye saldırmış olsaydı olayın akıbeti daha farklı olurdu. İş Aleviler olunca hep ötelenir, zamana yayıp üzerini örterler.
Gerçekten bir kişi durup dururken bunu yapmaz. İlk ifadelerinde rastladığımız şey, cemevlerine karşı olduğu, sevmediği yönünde beyanları vardı. Yani niyeti olan biri eğer cemevine saldırmak isteyecekse İzmir’de bir sürü cemevi var, oraya da saldırabilirdi. Ankara’ya gelmesine gerek yoktu. Bir kişinin yapmadığı bir saldırı, bundan eminiz. Davanın da peşindeyiz.”
“Cemevi saldırılarını Allah için yaptım” diyen failin akıbeti hakkında bilgi almak istediğimiz ilgili avukatlara ise ulaşamadık.
Eren GÜVEN/ANKARA
İLGİLİ HABERLER: Ankara’da cemevlerine saldıran şahıs hakkında yeni gelişme!
Yoruma kapalı.