Alevi Haber Ajansi

Kara: Sunni bir yurttaş olarak Alevi inancını öğrenmek için Yol’a koyuldum-VİDEO

PİRHA- Alevi inancı ve felsefesinin kendi düşüncesi ile çok örtüştüğünü  belirten Hasan Hüseyin Kara, Alevi felsefesini, erkan ve ritüellerini öğrenmek adına Türkiye’de bulunan bütün cemevlerini görmek için Yol’a koyulduğunu ifade etti.

28 yıl yurtdışında çalışıp 2005 yılında emekli olduktan sonra Türkiye’ye dönen Hasan Hüseyin Kara cemevlerini ziyaret etme projesi kapsamında nasıl bir çalışma yürüteceğini  PİRHA’ya anlattı.

“KENDİMİ AŞIK VEYSEL’İN HAVARİSİ OLARAK GÖRÜYORUM”

Burdur Hacılar köyünde 1952 yılında Sünni bir yurttaş olarak dünyaya geldiğini ilk orta ve liseyi memleketinde okuyup, Ziraat Fakültesi’ni bitirdikten sonra yurt dışına gittiğini belirten Ozan Hasan Hüseyin Kara, sözlerine söyle devam etti:

“16 yıl Fransa’da 7 yıl, Almanya’da, 7 yıl Romanya’da, İngiltere ve İsveç’te bulundum. Geniş bir ortamda çalışıp yaşayan bir insan olarak emekli olup ülkeye döndüm. Bu zaman diliminde de kitaplar yazıp türküler besteledim. 18 yaşında bağlama çalmaya başladım. Babam da bana hediye olarak bir saz aldı. Benim serüvenim böyle başladı.

Benim pirim Aşık Veysel. Ben Aşık Veysel’in havarisiyim ve onun gibi yapmak istiyorum. Davut Sulari’yi kendime örnek almakla birlikte kendisini minnetle anıyorum. Çünkü bundan 50 sene önce Davut Sulari o koşullarda at sırtında sazını sırtına sarmış Türkiye’yi, hatta Irak, İran ve  Suriye’yi dolaşmış, gittiği yerlerde kendisini tanıtmış, köy odalarında bağlama çalmış. O dönemlerde at sırtında gitmiş, şimdi imkanımız var neden ben gitmeyeyim dedim.”

“SÜNNİ BİR YURTTAŞIM ALEVİ BEKTAŞİ FELSEFESİ BENİM DÜŞÜNCEMLE ÇOK ÖRTÜŞÜYOR”

Alevi-Bektaşi felsefesinin kendi düşüncesi ile çok örtüştüğünü dile getiren Kara, “Alevi felsefesini daha iyi tanımak, canlardan feyiz almak, bir şeyler öğrenmek için bütün cemevlerini gezmek istiyorum. Memleketim Burdur’dan başladım. ilk uğrak yerim olan Antalya’dayım gece burada geçirdikten sonra Mersin, Adana, Hatay, Adıyaman, Maraş, Antep. Kars’a kadar gitmek istiyorum. Dönüşte ise Kırşehir üzerinden Sivas’ta Aşık Veysel mezarını oradan Nevşehir’e geçip Hünkâr Hacı Bektaş Veli türbesini ziyaret edeceğim” dedi.

“CEMEVLERİNİ ZİYARET ETMEMDEKİ TEK NEDEN BİR ŞEYLER ÖĞRENMEK”

Cemevlerini ziyaret etme hikayesinin kafasında 3 ay önce oluştuğunu aktaran Kara, “Cemevlerini ziyaret kararım çok eski değil 2-3 ay önce oluştu. Avrupa’da ayak basmadığım başkent yok ama, hala Türkiye’yi iyi tanımıyorum. Eğer ben bir ozansam  bağlamamı elime alıp cemevlerini ziyaret ede ede gezeyim dedim. Doğu Anadolu’yu da görebildiğim kadar yerleri görecek ondan sonra Kuzey Anadolu’yu Manisa ve çevresini İstanbul’da bulunan cemevlerini ondan sonra Trakya’ya gideceğim. Trakya’dan belki yüz kere geçmişim ama bir kere olsun uğrayıp da bir kişiye  ne yapıyorsunuz demedim” diye belirtti.

“ALEVİLİK NEDİR BİLMİYORUM ÖĞRENMEK İSTİYORUM”

Kendisinin Sünni Hanifi mezhebinden olduğunun altını çizen Hasan Hüseyin Kara, konuşmasının devamında şunları belirtti:

“Bizim orada Alevi yoktur. Sadece Yeşilova’ya bağlı bir köy var, Niyazlar köyü Alevi. Niyazlar köyünde aynı zamanda Niyazi Baba’nın Türbesi var. Oraya 2-3 yıldır gidiyor onlarla konuşuyorum. Bizim oraya en yakın Elmalı’da bulunan Abdal Musa Dergahının olduğu yer. Cemevlerini ziyaret için bugün köyden ayrıldım; Antalya ilk durağım. Manavgat ve Alanya cemevlerini ziyaret edip canlarla tanışacağım. Oradan da Gazipaşa’ya geçeceğim. Benim planım her gün 1-2 cemevi ziyaret ederek yola devam etmek.”

Cebrail ARSLAN/ANTALYA

 

 

Yoruma kapalı.