PİRHA – 57 Alevi yurttaşın öldürüldüğü Çorum Katliamı’na dair konuşan PSAKD Genel Başkanı Gani Kaplan, “Tüm katliamların altında Alevlerin şehirlere inip ekonomiye ortak olmalarından kaynaklı durum söz konusudur. O zamanki devlet, Alevileri ne merkezde ne de ekonomi ve sanayide istemiyordu” yorumunu yaptı.
Pir sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Gani Kaplan, 39 yıl önce yapılan Çorum Katliamı’na ilişkin konuşarak, “O zamanki devlet, Alevleri ne merkezde ne de ekonomi ve sanayide istemiyordu” dedi.
“O ZAMANKİ DEVLET YÖNETİCİLERİNİN İŞİNE GELMEDİ”
Alevilerin ekonomide pay almasının derin devlet tarafından hazmedilemediğini ifade eden Kaplan şöyle devam etti:
“Özelikle şunu belirteyim: Çorumlular, ‘Çorum Katliamı’ demek istemiyorlar. Özellikle ‘katliam’ kelimesinden uzak kaçıyorlar. ‘Çorum direnişi’ diyorlar. Çünkü 29 Mayıs’ta başlayıp 3 Temmuz’a kadar süren halkın direnişi var. İki tarafın da kayıpları var. Oradaki faşist yapı, örgütlü bir halkın direnişi ile karşılaştı. Maraş Katliamı’nı incelediğinizde örgütlü yapıda bulunan mahallelerde fazla kaybın olmadığını gördük. Yine 78’de Sivas olaylarını da biliyorum. Orada örgütlü yapı, gelen faşist yapıları püskürtmüştü. Bir kayıp da olsa acıdır, katliamdır. O zamanlar Anadolu’da çok şey denendi. Anadolu’da Kürt, Alevi, Sünni, o zamanki sol yapılanma, devrimci direniş Alevi-Sünni çatışmasıyla alevlendirilmeye çalışıldı. Ancak bunların hepsinin altına baktığımızda gerek Çorum’u inceleyin, gerek Malatya’yı, gerekse Maraş’ı… Hepsinin altında Alevilerin şehirlere inip ekonomiye ortak olmalarından kaynaklı bir durum söz konusu. Pastaya ortak olma hali var.
Çorum’a baktığınızda, köyden gelen insanlar şehre yerleşmiş, sanayide rol almış. Sivas’ta yine keza düne kadar hiç teması olmayan toplumlar şehir merkezi inişte komşu olmaya başladılar. Maraş için de öyle. O zamanki devlet, Alevleri ne merkezde ne de ekonomi ve sanayide istemiyordu. O zamanki devlet yöneticilerinin işine gelmedi.”
“SİVAS’TA YAKANLARIN İÇERİSİNDE KADINLAR YOKTU!”
Kaplan, “Alevler tarih boyunca mazlumdan, direnenden yana olmuştur” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Devletin derin aklı Alevi-Sünni çatışmasını körükleyerek, camilere bomba atıp yaktılar. Ama tarih boyunca hiçbir cami Anadolu Alevileri tarafından yakılmamıştır. Hatta inanç gereği camilere saygı duymuşlardır. Kişi, neye inanırsa inansın o inanılan merkezler bizim için de kutsaldır. Tıpkı bizim cemevlerimizin de kutsal olduğu gibi. Çorum’un üzerinden 39 yıl geçmesine rağmen tıpkı 26 yıl önce Sivas Katliamı’nda olduğu gibi Çubuk’ta Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılanlar da öncekilerin bir benzeridir. O gün de ‘yakın’ diye bağıranlar vardı. Sivas’ta yakanların içerisinde kadınlar yoktu. Katliamın üzerinden 26 yıl geçmesine rağmen hiçbir şeyin değişmediğini gördük.”
“ANADOLU HALKI TEMİZDİR”
Kaplan, Çorum Katliamı’nın üzerinden 39 yıl geçmesine rağmen parlamentodaki milletvekillerinin dahi halen nefret söylemi içerisinde olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Katliamın müsebibi olan partilerin bugün milletvekilleri de Dersim üzerinden kin ve nefret söylemlerine devam ediyor. Bunca yıl geçmesine rağmen hiç bir şeyin değişmediğini, nefretlerini halen koruduklarını görüyoruz. Milletvekili suç işliyor halk hedef gösteriliyor.
40 yıldır ülkede bir savaş sürüyor. Bu savaş dünyanın hangi ülkesinde yapılırsa yapılsın sonucu iç savaştır. Bizim Anadolu toplumuna bıraktığımızda barış, kardeşlik içinde yaşayan bir topluluk görürsünüz.
Evet bu ülkede bir linç kültürü hakimdir. Birilerinin vasıtasıyla, yani siyasiler ortaya girince bu gerçekleşiyor. Yoksa Anadolu’ya bakın; bugün örneğin Kürtlerle Türkler arasında 6 milyonun üzerinde evlilik gerçekleşmiş. Bunu ne Suriye’de görebilirsiniz ne İran’da, ne de Irak’ta… Dünyadaki etnik kökenleri araştırın. İngilizlerle İrlandalılar arasında böyle bir evliliği, böylesi bir ilişkiyi göremezsiniz. Hangi kesimden olursa olsun maalesef ülkeyi yönetenler, emperyalistler gelecekte çıkarı olanlar, halkları kirletmekten de kaçınmıyorlar. Ama Anadolu halkı temizdir.”
Cebrail ARSLAN – Eren GÜVEN / ANKARA
Yoruma kapalı.