PİRHA-İstanbul Gazi Mahallesi’nde yaşayan kadınlar, mahalledeki yozlaşmayı ve gençlerin uyuşturucuya nasıl yönlendirildiğini anlattılar.
Haberin videosu
İstanbul Gazi Mahallesi’nde yaşayan kadınlar, mahallelerinde yaşanan asimilasyonu ve yozlaşmayı Can Tv’ye anlattılar.
Kadınlar, Gazi Mahallesinde yaşayan yurttaşların politik, bilinçli ve muhalif olmasından dolayı buradaki gençlerin yozlaştırıldığını, asimile edilmeye çalışıldığını söylediler.
Gençlerin çoğunun uyuşturucuya ve mafya işlerine yöneldiğini belirten kadınlar, kendilerinin ve çocuklarının artık güvenli bir şekilde yaşayamadıklarına vurgu yaptılar.
Evleri yakıldığı için köylerinden göç etmek zorunda kalan Sakine Akbaba, çok küçük yaşlarda Gazi Mahallesine yerleştiklerini söyledi.
Gazi Mahallesi’nin eskisi gibi olmadığını, sokaklarda uyuşturucu maddelerin ve silahlanmanın hakim olduğunu belirten Akbaba, bunun sebebinin toplumun eğitimsiz olmasından dolayı devletin bilinçli bir şekilde uyguladığı politikalardan kaynaklandığını ifade etti.
Yoksulluğun da bu yozlaşmadaki etkisine değinen Akbaba, gençlerin para kazanmak için bu tür yollara bulaştığını belirtti.
Eskiden mahallelerinde birlik ve beraberliğin hakim olduğunu, sokaklarda özgürce dolaşabildiklerini söyleyen Akbaba, artık kendi çocukları için bunun mümkün olmadığını ve endişelendiğini kaydetti.
“ÖNCE ALEVİLİK-SÜNNİLİK ÜZERİNDEN AYRIŞTIRDILAR”
“Önce Alevilik-Sünnilik üzerinden ayrıştırmaya çalıştı, baktı ki olmuyor damardan (uyuşturucu) girmeye başladı” sözleriyle devletin Gazi Mahallesi’ndeki yozlaştırma politikalarına dikkat çekti.
Akbaba, “İstanbul’un eskiden taşı toprağı altındı, artık o toprağı zehirlediler” diyerek bahsettiği altının maddi menfaatler olmadığını, sevginin, birlik ve beraberliğin artık kalmadığını vurguladı.
“Biz Alevi-Sünni olayını bilmiyorduk, 1993’te Sivas ve sonrasında Gazi olayları yaşanana kadar” diyen Akbaba, Lazların, Kürtlerin, Sünnilerin ve Alevilerin ayrım yapılmadan bir arada yaşadıklarını belirtti.
Günümüzde Alevi inancının yok sayıldığını söyleyen Sakine Akbaba, Aleviliğin var olduğuna ve Alevilerin bu toplumun en duyarlı insanları olmasına vurgu yaptı.
Gazi Mahallesi’nde bir ekmekçide çalışan Melek Derici ise köylerde geçimini sağlayamadıkları için ailesiyle İstanbul’a göç etmek zorunda kaldıklarını söyledi.
“İSTANBUL’UN ALTININI GÖRMEDİK AMA SAVAŞINI ÇOK GÖRDÜK”
Derici, artık sokaklarda yürüyemez hale geldiklerini, çocukların sokaklarda oynayamaz hale getirildiğini söyleyerek uyuşturucunun her yere yayıldığını ve mafyacılığın arttığını belirtti.
Alevi oldukları için bilinçli bir şekilde, devletin kendi eliyle Gazi Mahallesi’ni bu hale getirdiğini söyleyen Derici her gün sokaklarda 16 -17 yaşlarında çocukların vurulduğunu, tutuklandığını ifade ederek, “İstanbul’un altınını görmedik ama savaşını çok gördük” dedi.
Eskiden Gazi Mahallesi’nde dayanışmanın hakim olduğunu söyleyen Derici, artık insanların birbirlerine selam vermediğini belirtti. Devletin ayrıştırıcı politikası yüzünden insanların kimliklerini ve inançlarını saklamak zorunda kaldığına işaret etti.
Alevilerin yoğun yaşadığı mahallelerde her geçen gün cinsel saldırıların arttığını, çocukların kaçırıldığını belirterek bunların yetkililerin denetiminde yapıldığını iddia etti. Derici, Gazi Mahallesi’ne hizmet verilmediğini de kaydetti.
22 yaşında öldürülen gencin annesi ise Gazi Mahallesi’nde yaşam koşullarının çok kötü olduğunu söyleyerek diğer çocukları için de endişelendiğini ifade etti.
Oğlunun hırsızlık, uyuşturucu gibi illegal işlere bulaştığını ve Sivas’ta da birtakım olaylara karıştığı için vurularak yaşamını yitirdiğini söyledi. Oğlunu vuran zanlının üç yıldır tutuklu olduğunu ama hala ceza almadığını belirtti.
“GENÇLERİMİZİN BEYNİNİ YIKADILAR, GENÇLERİMİZİ BİTİRDİLER”
Alevi gençlerinin, halk çok sevdiği için devlet tarafından bilinçli bir şekilde bu tür olaylara karıştırıldığını söyleyen anne, “Gençlerimizin beynini yıkadılar, gençlerimizi bitirdiler” dedi.
Artık sokakta gördüğü gençleri birbirine benzettiğini söyleyen anne, “Onları görünce kendi oğlumu görüyorum” diyerek onların da başına bir şey gelmesini istemediğini ifade etti.
Eylem BABAYİĞİT-Önder ÖZDEMİR
İSTANBUL
Yoruma kapalı.