PİRHA- Mahsa Jîna Amini’nin katledilmesini saçlarını keserek protesto eden Dersimli kadınlar, devam eden eylemleri yorumladı. İran’daki itirazın Türkiye’de de sahiplenilmesi gerektiğini söyleyen yurttaşlar, “Kadınlar harekete geçtiğinde dünya yerinden oynar. Mahsa’nın yarattığı durum da aynen budur. Bugün de Türkiye’de eğer bir takım şeyler değişecekse yine kadınlar sayesinde olacaktır” dedi.
İslam Devleti’ne uygun giyinmediği için Tahran’da 13 Eylül’de gözaltına alındıktan sonra 16 Eylül’de öldürülen 22 yaşındaki Mahsa Jîna Amini için protestolar sürüyor. Kadınlar öncülüğünde birçok ülkede eylemler yapılırken İran’daki tablo ise yakıcılığını sürdürüyor.
İran İnsan Hakları Örgütü’nün açıklamalarına göre en az 83 kişi öldü, binlerce kişi gözaltına alındı, onlarca kişi ise tutuklandı.
İran’da Mahsa Amini’nin ölümü sonrasında ülke genelinde başlayan protestolar 3. haftaya girdi. İran’ın Kürt yerleşim birimlerinde çok sayıda iş yerinin ise bugün kepenk kapatma eylemi yaptığı bilgisi alındı.
“BU İSYANA, DEVRİME SES VERMEK İSTİYORUZ”
Mahsa için Türkiye’de de eylemler yapılmaya devam ediyor. Daha çok kadınlar tarafından sahiplenilen eylemlere Dersimlilerden de destek geldi.
Amini’nin öldürülmesi ardından yaşananları değerlendiren Ankara Dersimliler Derneği Başkanı Çiğdem Camkıran, “İran’da yıllardır devam eden gericiliğin karanlığına yakılmış bir kıvılcımdı” yorumunu yaptı. Camkıran, eylemlerin artacağını belirterek şunları söyledi:
“Maalesef Türkiye’de var olan gericilik, bizim de bu kıvılcımı desteklememize engel oluyor. Kadın hareketlerinin engellenmesi, basın açıklamalarına izin verilmemesi de bunun bir ispatıdır. Yanı başımızdaki bu isyana, devrime ses vermek istiyoruz. Hatta sosyalistler olarak ses de veriyoruz. İnsanlar saçlarını keserek de destek veriyor ama maalesef yeterince sahiplenilemiyor.
Bizler Gezi’de bunu yaşadık. Var olan bütün baskılara ve gericiliğe karşı itiraz ettik ve orada birçok canımızı yitirdik. İktidarların değişmesi, bu gericiliğin ortadan kalkması sosyalistler olarak bizim görevimiz. ‘Neler yapabiliriz?’ konusu sosyalist hareketler için aslında çok net. Mücadeleye devam etmeliyiz.”
“BİZLER KADIN İSYANININ TAM ORTASINDAYIZ”
Dersimli Hatice Çevik de Mahsa Amini’nin ‘bir kıvılcım’ olduğunu ifade etti. Çevik, Mahsa’nın öldürülmesini saçlarını keserek protesto ettiğini belirterek şunları söyledi:
“Uzun süredir var olan sorunların artık bir son damlası ve taşmasını gördük. Çünkü İran’da Humeyni devriminden sonra en büyük bedeli kadınlar ödedi. Ve dünyanın her yerinde de aslında bu tip devrimlerde adına, ben tırnak içerisinde ‘devrim’ diyemeyeceğim ama bu tip değişimlerde en büyük zulmü kadınlar yaşıyor. İran’da daha ağır bir şekilde, gözümüzün önünde, kadınlar ağır bedeller ödedi. Mahsa da saçının telinin görünmesi sebebiyle işkenceye tabi tutuldu ve hayatını kaybetti.
Kadınlar her zaman isyandaydı ve bu bir kıvılcım oldu. Bu kıvılcım da kadınların bütün isyanını körükledi ve onları meydanlara döktü. İran’la da sınırlı kalmadı, dünyanın her yerinde bu karşılık buldu. Çünkü kadınların ödediği bedel artık görünür, talepleri ise duyulur oldu. Birçok kere kadınların bu tip işkencelere maruz kaldığını gördük. Hatta erkeklerin de haksız ithamlarla asıldığını, katledildiğini gördük. Bu coğrafya bize yabancı değil. Hemen yanı başımızda, ortak kaderlerimizin, ilişkilerimizin olduğu bir coğrafya. Orada olan olaylar buralarda da tabii ki ses buldu. Birçok eylemler yapıldı ve canlarımız saçlarını keserek tepki koydular. Bizler kadın isyanının tam ortasındayız. Bugün Türkiye’de de aynı şekilde kadınlar isyanını ortaya koyduğunda önünde kimse duramaz. Kadınlar her zaman devrimci güçtür. Kadınlar, devrim yapmak için her zaman itici güç olmuşlardır. Yani kadınlar harekete geçtiğinde dünya yerinden oynar. Mahsa’nın yarattığı durum da aynen budur.”
“BİRİKEN BİR GAZIN PATLAMASI”
Ankara Dersimliler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aysel Ekmekçi de saçlarını keserek Mahsa’nın katledilmesini protesto eden bir diğer yurttaş oldu. Ekmekçi, erkek egemen sistemin kadınlar üzerinde baskı yarattığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Baskının örneğini biz Ortadoğu’da, İran’da, Pakistan’da, Afganistan’da fazlasıyla görüyoruz. Bu kadınların başkaldırışını İran’daki kadının öldürülmesinden sonra bir bombanın, biriken bir gazın patlaması olarak değerlendirdim. Biz de o duruma gelmemek için kadın mücadelesine sırt vermeli, birlikte olmalı ve başarmalıyız ki kadının Dünya’da başaramayacağı hiçbir şey yoktur.”
Eren GÜVEN/ANKARA
Yoruma kapalı.