PİRHA- ‘Hakk’a Yürüme Erkanı’ konulu söyleşide konuşan PSAKD İnanç Kurulu Başkanı Muharrem Erkan, “Sadece Aleviler değil diğer inançların ritüellerine müdahale var. Hakk’a yürüme erkanını ranta çevirmek istiyorlar. İnancımızın dilimizi kaybettik. Biz yolumuzun bu icraatını toplumumuzla uygulamak istiyoruz” dedi.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Bornova Şubesi Cemevi “Hakk’a Yürüme Erkanı’ konulu söyleşi gerçekleştirdi.
Atatürk Mahallesi’nde bulunan cemevi binasında gerçekleşen söyleşiye Bornova Şube Başkanı Barış Çelik, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve İnanç Kurulu Başkanı Muharrem Erkan, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Ege Bölge Sorumlusu Kemal Yıldız’ın yanı sıra Alevi kurumlarının temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
“BİR ARPA BOYU YOL ALINAMADI”
Erkan, 2011 yılında yapılan toplantılar sonucunda oluşan çalışmaların yol alamadığını belirterek, ” Yol edebiyle, erkanıyla kurulmus tarihsel bir süreçtir. Bu süreç kimi zamanlarda kesintiye uğramıştır. 2011’de Veliyettin Ulusoy’un 40 kişi ile yaptığı bir toplantı var. Bütün bölgelerdeki erkanlar incelendi. Birçok kurum bu süreç içerisinde yer aldılar. 4 yıllık arşiv ve araştırma çalışmasında Tahtacıların erkanı çok beğenildi ve ilgi gördü. Avrupa’daki Alevi kurumlarının da dahil olduğu bir erkan hazırlandı ve yola çıkıldı. Gelinen zamanda bir arpa boyu yol alamadık” dedi.
“KİMİ RİTÜELLER AŞINDI”
‘Bizim tarihimizi egemenler yazdı’ diyen Erkan, kimi ritüellerin aşındığını ifade ederek, “Yola girilir ikrar verilir, Hakk’a yürünür dardan indirilir. Bizim tarihimizi egemenler yazdı. Elimizdeki veriler üzerinden yola çıkacağız. Bekar canlar o dönem ikrarli canlarla evlenirdi. Dışardan müdahale fazla yoktu ve bozulma yaşamadı. Ama şehirlerle birlikte bu aşındı. Peki bizler Alevi miyiz? Özümüzü dara çektiğinizde bunun cevabını bulabiliriz. 1240’lı yıllarda Selçuklu Devleti döneminde Baba İshak isyanı döneminde Hacı Bektaş da vardı. Mücadelenin sonunda Hristiyanlarin yardımı ile 40 bin canı katletmişlerdir. Hacı Bektaş sonrasında Deliklitaş’ın olduğu yere gelmiştir ve ormanlık alanda saklanmıştır. Saklandığı yer bizim için ziyaret yerleri olmuştur” diye konuştu.
“TARTIŞACAĞIZ, İFADE EDECEĞİZ”
Erkan, devamında şunları dile getirdi:
“Ne yazık ki bu ülke şeriat kuralları üzerinde duran bir yapıya dönüşmüştür. Bu bunu bu yaşamın tümünde kriz haline sokmuştur. Çözüm bizim ellerimizde, bir başkası bizi kurtaramaz. İkrar verildikten sonra Hakk’a yürüyene kadar yoldan dönemezsin. Bizler insan olduğumuz birbirimizden vazgeçemeyiz. Tartışacağız, düşüncelerimizi ifade edeceğiz. Buralar demokratik bir forum.”
“İNANCIMIZIN DİLİNİ KAYBEDİYORUZ”
Yolun düsturu üzerinden hareket etmek gerektiğini vurgulayan Erkan, “Dardan indirme dejenere edildi, bozuldu. Her ağacın kurdu özünden olur. Bizler yolumuzun kuralları üzerinde hareket etmeliyiz. Ölünün namazı olur mu? Cenaze namazında secde yoktur. Peki neden namaz kılacağız? Bunu ranta çevirmek istiyorlar. İnancımızın dilimizi kaybettik. Cemevlerimiz ticarethaneye dönüştürmek isteniyor. Buraları sosyal dayanışma üzerinden götürmeliyiz” şeklinde konuştu.
“BÖYLE İNANIYORUZ, YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ”
Hakk’a yürüme erkanının bir eğitim halini alarak topluna gitmek istediklerini kaydeden Erkan, “Sadece Aleviler değil diğer inançlarda bunu müdahale ve aşınmayı yaşıyor. Biz yolumuzun bu icraatının uygulanmasını istiyoruz. Bunun toplumla birlikte bir eğitim halini alarak sistematik hale getirmek istiyoruz. Ne kadar zor olursa bizim için iyi olur. Yolumuza devam edeceğiz, konuşacağız, konuşmaya devam edeceğiz. Biz böyle inanıyoruz ve inanmaya devem edeceğiz” diye belirtti.
Söyleşi soru cevap ile son buldu.
PİRHA/İZMİR
Yoruma kapalı.