PİRHA- Alevilikte yürütülen cemlerdeki 12 hizmetten biri olan zakirlik görevini sürdüren kadın sayısı yok denecek kadar az. 14 yaşından bu yana zakirlik yapan Yaprak Dengiz de bunlardan biri. Garipdede Dergahı’nda Alevi deyişlerini seslendiren Dengiz, “İnanca olan teslimiyet ve maneviyat bir olduktan sonra kadın ne hissediyorsa erkek de aynı şeyi hissedebilir veya erkek ne hissediyorsa kadın da saz çalarken onu hissedebilir” diyor.
Haberin Videosu
“Erkek dişi sorulmaz muhabbetin dilinde. Hakk’ın yarattığı her şey yerli yerinde. Bizim nazarımızda kadın erkek farkı yok. Noksanlık eksiklik senin görüşlerinde.”
Alevilik inancında her ne kadar kadın erkek eşitliği söz konusu olsa da bazı noktalarda eksiklikler olabiliyor. Cemevleri yönetimlerinde ve cem ibadetinde kadınların sayıca az olması eksiklilerin başında geliyor.
Özellikle de cem ibadetindeki on iki hizmetten biri olan zakirlik görevindeki kadın sayısı az. Ama yine de zakirlik yapan kadınlara rastlamak mümkün.
Aslen Ardahan Damallı olan ve 14 yaşında bağlamayla tanışan Yaprak Dengiz de zakirlik yapan kadınlardan biri. Dengiz, bağlama kursuna gittiği cemevinde zakirliğe başlamış.
Biraz da tesadüf sonucu oluşan bu süreci şöyle anlatıyor Dengiz:
“Bağlama kursuna gittiğim cemevinde Antalya Abdal Musa ziyaretlerine gidilecekti. Zakir yoktu. Öyle hasbelkader bir şekilde zakir olarak posta oturttular. O gün bugündür de hala zakirim.”
“KADIN OLARAK ZAKİRLİK YAPMANIN AYRICALIĞI YOK”
Bir kadın zakir olmanın kendisine hiçbir ayrıcalık hissettirmediğini söyleyen Dengiz, “Ben kadın zakirim çok farklıyım’ diyemiyorum. Kadın olarak zakirlik yapmanın ayrıcalığı yok. Kadın ne hissediyorsa erkek de aynı şeyi hissedebilir veya erkek ne hissediyorsa kadın da çalarken onu hissedebilir. İnanca olan teslimiyet ve maneviyat bir olduktan sonra” şeklinde ifade ediyor.
MERHAMET VE VİCDAN YOĞUNLUĞU
Alevi inancını yoğun bir şekilde yaşayan Dengiz, inancın kendisine çok şey kattığını söyleyerek duygularını şöyle anlatıyor:
“İnanılmaz bir merhamet ve vicdan yoğunluğu yaşıyor insan. Yolda yürürken bastığın taşa teşekkür ediyorsun seni taşıdığı için. Gölgesinde oturduğun ağaca teşekkür ediyorsun seni koruduğu için. Canlı cansız her nesneye her şeye teşekkür ediyorsun ve ‘hepsi iyi ki varlar’ diyebiliyorsun.”
“İŞİN İÇİNE GİRİNCE O AŞK BAŞLIYOR”
Gençlerin inanca olan ilgisinin ‘Ben Aleviyim burada bunu yapıyorlar. Ben de gideyim bir bakayım ne yapıyorlar, nasıl yapıyorlar’ şeklinde merakla başladığını belirten Dengiz, “İşin içine girdikleri zaman ister istemez bir dürtü hissediyorlar içlerinde ve sanırım o aşk, o sırada başlıyor. Daha sonrasında devamı geliyor. İki sene sonra olsun beş sene sonra olsun yani bir zaman sonra illaki o aşkı, o teslimiyeti hissedebiliyorlar kendilerinde” diyor.
“BİR DEĞİL ÇOK BİR ÇAĞRIM VAR”
Gençler için “Bir çağrım değil çok bir çağrım var” diyen Dengiz, gençlerin sosyal hayatlarından zaman ayırmaları gerektiğini ve Alevi toplumu olarak ancak böyle daha güçlü hale gelebileceklerini söylüyor.
Suay ABAK/İSTANBUL
Yoruma kapalı.